Dershane Hocam

(kesit)

'Melek Güngör,

Kapıyı sabırsızca açmasını beklerken sıkıca tuttuğu elime baktım. Şaka gibi ama gerçek bir şey söylemem lazım. Düğünüm her ne kadar aksiliklerle dolu geçse de işte...İşte şu an burada beraberdik ve evimize ilk adımı atacaktık.

Kapı küçük bir kilit sesiyle açıldığında gözlerinin içi ışıldayan erkeğim bana doğru döndü.

"Hatunum,"

Dudaklarımın arasından küçük bir kıkırtı döküldüğünde dudakları gerildi.

"Kocam?"

"Gel bakalım."

Bacaklarımın ve belimin altından giren sargılı koluyla kaşlarım çatıldı.

"Dur daha yeni sardılar. Demir kaldırma beni. Bir dur kolun-"

"Siktir et, acımıyor."

Dudakları dudaklarıma kapanırken içeri girip kapıyı ayağıyla kapattı.

Dudaklarıma küçük bir öpücük kondurup ışıkları açmak için geri çekildi.

"Hazır mısın geceye?"

Sesindeki o alayla karışık piçlik tını  gülme isteğimi kamçılıyordu. Dudaklarım kocaman gerildi ve güldüm.

"Asıl sen hazır mısın?"

Tabii ona yapacağım büyük sürprizden bihaberdi. Sanırım düğün sonu şu asıl meselenin gerçekleşeceği anı kafasında çok yanlış planlamıştı. Kıyamam bak bak hâlâ nasıl gülüyor. Ama sen çok safsın.

"Ben her zaman hazırım hatunum da," merdivenlerden çıkarken birden duraksadı.

Kaşlar hafiften çatılmış gözler çok az kısılmıştı.

"Sen sanki başka bir şey ima ediyorsun?" Göz kırpıp başını salladı.

"Yatak odasına çıkalım, görürsün o zaman," dediğimde heyecanı gözlerinden okunuyordu resmen.

"Sen nasıl istersen bebemin anası,"

Küçük bir kıkırtı döküldü dudaklarımdan. Benimle birlikte sırıtırken merdivenleri çıkarak sonunda yatak odasına girmiştik.

Aklıma direkt Ömer geldi. Aptal çocuğun tekiydi yemin ederim. Ya düğünde ortada oynarken diline  kendi bestelediği bir şarkıyı tutturmuş ikide bir sevişecek bu iki insan diyerek resmen utanmadan kardeşini rezil ediyordu.

Fırat abim bunu duymuştu da Ömerin icabından gelmişti.
Yani evet aslında şöyle düşününce haklıydı. Resmen bizim sevişeceğimizi biliyorlar ve oynuyorlardı. Bu da biraz saçmaydı. Düğünler derhal kalkmalı abicim. Bu ne terbiyesizlink, edepsizlink.

Kapıyı kapattığında gözlerim hemen yatağı buldu. Kırık yatak yerinde yoktu. Onun yerine daha geniş ve pofuduk bir yatak bizi karşılamıştı.

"Sağlam mı?" Dedim sırıtarak.

"Bilmem test edelim mi?"

Hınzırca gülümsedim. Beni yavaşça kucağından indirdiğinde saçımdaki duağı çıkarıp yere attığım gibi istekle kavrulan adamın dudaklarına sertçe abandım.

Hep merak etmiştim evlendikten sonra o malum işi yapmak için nasıl başlayacaktım, ne yapacaktım diye? Hatta çok utanırım diye düşünmüştüm ama şu an utançtan eser yoktu. Ben o utangaçlığı öncesinde çoktan aşmıştım çünkü.

Dudaklarım sivri dişleriyle ısrılıp emilirken üzerindeki damatlığın ceketini sertçe çıkarmış ve yere atıvermişti. Evet bilmem kaç dolar ödediği damatlığına bu zulmü yapmıştı.

Ellerim karın kaslarını gömlek üzerinden okşarken yavaştan aşağı ilerledi. Islak öpüşlerimizin sesi baştan çıkarıcıydı.

Pantolonun düğmesini açtım, fermuarını aşağı indirdiğimde gelinliğin fermuarı da eş zamanlı olarak aşağı inmişti.

Üzerimde bollaşan gelinlik yere boyladığında göğüslerim tüm çıplaklığıyla gözler önündeydi ama altımda tabii ki kilodum vardı.

Belinde bollaşan pantolonu sayesinde elimi rahatça hareket ettirip boxerından içeri sokmuştum.

Bir kolu belime sarıldı, diğer eli bacak aramı bulduğunda öpüşlerimizin arasından bir nefes çektim içime.

Aletini avuçladığım gibi dişlerinin arasından bir nefes çekmişti.

"Ellerin buz gibi,"

"Isınır birazdan,"

Boxerından aletini çıkardığımda dudaklarımız tekrar birleşmişti. Klitorisime yaptığı ufak baskıların hoşuma gittiğini belirten bir inleme dudakalarımdan döküldüğünde aletini çekmeye başladım.

Öpüşleri hırçınlaşmıştı. Belindeki pantolon yeri boyladığında kilodumu kenara çekip parmaklarını boydan boya kadınlığıma sürdü.

İçime sesli bir nefes çektim.

"Ellerin çok soğuk,"

Güldü. Dejavu oluyorduk.

"Isınır birazdan,"

Dedi ve bir parmağıyla kasılan deliğime baskı yaptı.

Aletini sıktım sertçe. Aynı anda inlemiştik.
Alt dudağımı ısırarak geri çekildi ve boxerını bacaklarından sıyırdı.

"Sürprizini hâlâ merak ediyorum hatunum,"

Gözlerimi zorlukla erkekliğinden çektim. Şu hamilelik hormonlarım azgınlığımı ikiye dörde beşe katlamıştı resmen.

Dudaklarımı yaladım ve gözlerim etrafı gezdi. Dilan'a görünür bir yere koy demiştim ama.

Yatağın hemen baş ucundaki çekmecelinin üzerindeki kargo paketini gördüğüm an sırıttım ve bu gecenin olmazsa olmazına doğru yürüdüm.

"Ben çok heyecanlıyım Demir. Seveceğini tahmin ediyorum."

Yarı çıplak gezmek kadar aptalca bir şey yok. Ya giyinik olacaksın tamamen ya da tamamen cıbıldak.

Kilodumu bacaklarımdan sıyırdım. Şu anda giyinik olmak olmazdı ama değil mi? Omuz üzerinden ona baktığımda kendini çektiğini görmüştüm.

"Kesin severim canım. Sen öyle diyorsan asla korkmam da."

Dudaklarımın arasından bir gülüş kaçtı. Karısını nasıl da tanıyor ama.

Kargo paketini aldım. Aaa bu birde ağır bir şey.

"O ne?" Diyerek yanıma gelmeye başladı.

O sıra kargo paketini açtım ve patpata sarılı olan şeffaf kutuyu çıkardım. Resmen gözlerim ışıldamıştı.

Karnıma kolları sarıldığı an duraksadı. "Melek hayır."

"Demir sus, evet,"

Belime sarılı kolları anında belimi terk etti. Gülmedim değil.

"Buna hayatta izin vermem,"

Kutunun içinden çıkardığım dildoyla ona döndüm. Seviştiğimiz gece bana söz vermişti ve bende onu becermek için gerdek gecesini uygun görmüştüm ne var bunda? Tarihi mi beğenmedi acaba?

"Demir söz acıtmayacağım ya lütfen,"

Kaşlarını hızla kaldırdı.
" Melek vermem,"

" Verirsin,"

"Vermem,"

"Vereceksin,"

"Vermeyeceğim,"

"Kes sesini ve yatağa geç Demir! Sana unutulmaz bir an yaşatacağım."

Aha aha aha.

D&M

Skxşwjxşejdkej neyyse ben kaçar.

Çok öpüldünüz muck