Mucize.[BXB]

-2-

Pek istediğim gibi bir model bulamadım ama siz Bora Bey ve Çilek Çocuğun, Kerem... Böyle düşünün. Helen'in modelini diğer bölüme koymak istedim o yüzden şu an koymadım.

"Kalk."

"Anlamadım?"

"Yerimden kalk diyorum, geri zekalı."

"Bakayım üstünde adın yazıyor mu hmm.. Yazmıyormuş."

Dediğime karşılık kapüşonumu tutup çekti beni sertçe kendine.

"Kalk dedim mi kalkacaksın, anladın mı?"

"Lan bir siktir git. Uğraşma benimle."

Siniri, aldığı nefesten belliydi.

Elini kapüşonumdan çekip sertçe ve bastırarak yanaklarımı tuttu, hafif uzun tırnakları camımı acıtıyordu. Bileğini sıkıca tuttum Bal gözlü'nün. Aşırı sinirlenmiştim ve bu genelde yüzümün kızarmasına neden olurdu.

"Çileğe benziyorsun, ciddi olamıyorum."

"Ya ne diyorsun amına koyayım? Çek lan elini suratımdan!"

Diyerek tuttuğum bileğini sertçe masaya vurdum Bal Gözlü'nün. Gözlerimi ondan ayırıp sınıftakilere baktım, bana şaşkınca baktıklarını fark edince onlara sorarcasına bakışlar attım. Ben onlara o şekilde bakarken onlar korkuyla yanımda olan geri zekalıya çevirdiler bakışlarını, bende tekrardan yanımda neredeyse sinirden patlayacak çocuğa döndüm. İfadesiz bakışlarımla daha da büyüyen bal rengi gözlerine bakarken istemsizce güldüm.

"Neye gülüyorsun lan puşt?!"

"Şu tipe nasıl gülmeyeyim Allah aşkına? Bundan mı korkuyorlar cidden.. Peh."

Rahat tavrıma şaşırdığı için kapüşonumdaki eli gevşedi. Bir kaç saniye öylece baktıktan sonra kapüşonumun iplerini sıkıca tutup beni sertçe kendine çekti, bunu beklemediğim için şaşırdım. Bunu fırsat bilip bir şey dememe izin vermeden sertçe çekip yere fırlattı beni. Sinirden titreyen vücudumla ayağa kalkıp sıramda sırıtarak bana bakan ibneye döndüm, elimi sıkıca omzuna koyup tam küfür edip bir tane yapıştıracak iken hoca geldi. Herkes bize baktığı için adını bilmediğim hoca da bize döndü, çakma bir gülüş yerleştirip omzunu tuttuğum ibneye döndüm.

"Bende tanıştığıma memnun oldum."

Bunu derken kulağına eğildim.

"Hoca gelmese sikerdim ebeni, dua et."

Diyip o cevap vermeden hızlıca duvar kenarında bir sıraya oturdum, hoca hafif şaşkın bir sırıtışla bana bakarak masasına yerleşti. Tam sıramda tek oturdum diye sevinirken, saçlarının bir tarafı mor, diğer tarafı siyah saçlı olan, gözleri ela gibi duran bir kız oturdu yanıma. Yanağımdaki kızarıklığa bakıp derin bir nefes aldı.

"Bir şeyin var mı? Bora hep böyledir.. Kusura bakma. İlk günün galiba değil mi?"

"Evet, yeni geldim."

"Güzel.."

Yanımda oturmaya devam edip çantasından eşyalarını çıkardı yavaşça.

"Ben Helen bu arada."

"Kerem."

"Güzel isimmiş, istersen arkadaş olabiliriz."

Yüzük dolu parmakları olan elini uzattı bana, tarzı güzeldi. Hem arkadaşsız da kalmak istemiyordum şu okulda.. Gülümseyerek elini tutup sıktım.