-11- (Yarısı M+E.)

1.1K 32 6
                                    

Bu bölümde bayağı tezgah fantezisi var :D. 

Duruşma bittiğinde eve gitmiştim, ben evdeyken abim Erkan Hoca ile yemek yemeye gitmişlerdi. Sende gel deselerde evde oturup bir şeyler izlemek istedim sadece. Yolda kendime yiyecek bir kaç şey alıp odamda oturuyordum, film açmıştım kendime. Tam başlatacakken telefonuma gelen mesaja baktım..

Bal Gözlü: Şşt çilek çocuk.

Kerem: Efendim?

Bal Gözlü: Benim kedi, Mika özlemişte seni. Gelelim mi size?

Kerem: Emin miyiz Mika'nın özlediğine?

Bal Gözlü: Bilmem, emin miyim :) 

Kerem: //Senin özlemeni isterdim.

İyi gelin bakalım. Bende özledim.

Görüldü de bıraktığında gülümseyerek telefonu bir kenara atıp sandalyemde oturup dönerek bekliyordum onu. İçimde bir heyecan vardı nedenini bilmediğim bir şekilde.. Hızlıca yerimden kalkıp aynanın karşısına attım kendimi, saçlarım pek dağınık olmasa da düzeltmek geldi içimden. 

20 dakika sonra kapıyı çalınınca ayağa kalkıp kapıya yöneldim, elim kulptayken titriyordu. Bu genelde ya gerginlikten ya da heyecandan olurdu. Bora'dan hoşlanamazdım, sadece arkadaşımdı hem zaten sadece Doru'dan intikam almak için çıkıyorduk. Derin bir nefes bıraktıktan sonra açabildim kapıyı. Bora kucağında Mika ile bekliyordu. Beni süzüp uyarırcasına konuştu içeri geçerken. 

"Yemin ederim üşütürsen bakmam sana. Tipe bak üstte sweat altta şort anasını satayım."

Son cümleyi söylerken kıkırdıyordu Mika'yı yere bırakınca eğilip başını okşadım, ben Mika'yı severken Bora'da elini benim saçıma attı.

"İkimizde kedi seviyoruz bak."

Söylediği şeye gülerken ayağa kalkıp ceketini aldım Bora'nın. Askılığa bıraktıktan sonra su içmek için mutfağa geçtim daha doğrusu geçtik. Tezgaha yaslanıp suyu yudumladıktan sonra geri bırakmıştım. Bora tam önüme geçerek ellerini iki yanıma yerleştirip tezgaha koydu, gözleri gözlerimdeydi, kızardığımı hissetmiştim..  

Bunu fark edince gülümsedi, kaşları çatılmış olup ona bakan suratıma. Üzerime eğilerek yaklaştığında yutkundum, gözleri arada dudaklarıma gidip sırıtıyordu ve bu içimdeki öpme isteğini uyandırıyordu. Bunun yanlış olduğunu bilsem bile istiyordum. Gözlerimi kapatıp beklerken o piç gülüşüyle arkamdaki suyu aldı, sinirli ve kızarmış halde ona bakarken odamı tarif ederek yürüdüm. 

Yatağıma oturmayı tercih edip koltuğu ona bıraktım o ise koltuğa oturmak yerine başını dizime yerleştirip uzandı. Elimi saçına atıp sarı saçlarında gezdirdim.

"Dün Doru ile tartıştık."

Bu sefer sinirlenmedim ya da şaşırmadım. Kıskanmıştım.

"Hmm.. Niye?"

"Neden aramaları açmıyormuşum, Kerem'in fotoğrafı neden bendeymiş falan."

"Bora.. Sen Doru'nun bana dediklerini biliyor musun? Şu su döktüğün gün."

"Anlat, detaylıca."

Mucize.[BXB]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin