²⁴

118 14 27
                                    

Yılbaşının üzerinden bir kaç hafta geçmişti. Her şey gayet güzeldi. Dersler dahil sosyal hayatımız da. Şimdi de okul bahçesine girip hızlı bir şekilde binaya girmiştim. Sınıfa girip yerime oturduğumda Hyunjin yoktu. Bizimkilerle selamlaşıp Hyunjin için sınıftan çıkmıştım. Karşı tarafta olan rehberlik odasına baktığımda bi kızla yanyanalardı. Odaya girip konuştuğumda da ikisi de bana dönmüştü.

"Günaydın"

"Günaydın Jeongin" derken güzel gülüşünü sunmuştu bana Hyunjin. Diğer kız bir şey demeden yanımızdan gittiğinde Hyunjin tekrar konuşmuştu.

"Alt sınıflardanmış okul başkanlığı için gelmiş yanıma."

"Tamam zaten sormamışım ne olduğunu" derken kollarımı bağlayıp camdan dışarıya bakmaya başlamıştım.

"Ben yine de açıklamak istedim" derken yanıma gelip tek elini belime atmıştı.

"Çek"

"Neyi"

"Elini"

"O nedenmiş"

"Huylanıyorum" dememin ardından daha çok belimi sıktırmasına karşın belli belirsiz gülüyordum. O da gülmeye başlarken odaya rehberlikçi girmişti. Hyunjin de elini çekmişti.

"Günaydın gençler"

"Günaydın hocam" derken selamlayıp çıkmıştık odadan.

"Beni kıskanman çok saçma olur. Ben senden başkasına bakmıyorum bakamam" demişti kulağıma eğilip. Cevabımı beklemeden de sekerek sınıfa girmişti. Ondan sonra ben de yavaş adımlarla sınıfa geçmiştim. Sırama oturduğumda da yanıma Haewon gelmişti.

"Günaydın Jeongin"

"Günaydın?"

"Nasılsın"

"İyi"

"Ben de iyiyim"

"Pek merak ettiğim bi şey değildi"

"Doyun artık seninle uğaşmayacakmış. Onu söylememi istedi. Sanırım benden hoşlanıyor"

"Tamam"

"Zaten belliydi de. Sana nasıl ilgi duydu ben onu anlamadım"

"Haewon gitsene sen" demişti Hyunjin yan tarafımdan.

"Siz birbirinizi mi oyalıyorsunuz ya. Sevgili değilsiniz hâlâ"

"Haewon git dedim ya ben sana" derken ayağa kalkmıştı. Haewon da bir şey demeden gitmişti. Ben de Hyunjini elinden tutup oturmuştum.

"Şuna niye ağzının payını vermiyorsun Jeongin"

"He diyip geçiyorum"

"Git dendiğinde gidiyor ama. Bence sen de dene"

"Ya Hyunjin yapma böyle"

"Ben bi kızla normalce konuşunca kıskanıyorsun ama sen resmen eski sevgilinin aşk hayatına yorum yapmasına izin veriyorsun"

"Tamam özür dilerim dikkatli olacağım. Bu zamana kadar zaten Haewonu hiç sevmedim diye arkadaş kalmamız benim için sorun olmamıştı. Ama artık biri var ve dikkatli olmam lazım. Haklısın özür dilerim tekrar" derken sarılmıştım. Bi süre sonra o da karşılık verince sırıtıp daha da sıkılaştırmıştım kollarımı. Zaten en arkada olduğumuz için pek dikkat de çekmiyorduk.

~öğle arasında

Yedi kişi beraber uzun masaya oturduğumuzda Hyunjinle yan yana oturuyorduk. Karşı masada Shuhua vardı ve bakışları hiç çekici değildi. Öldürecek gibi bakıyordu. Hyunjinin pek umrunda olmasa da ben kendimi kötü hissediyordum.

üç kılıç | hyuninWhere stories live. Discover now