Hacker | Minsung

88》betelgeuse söndü (alternatif bölüm-f)

• Minho'nun yokluğunun üstünden geçen zaman: 4 ay. (Bu bölüm 70. bölümün ve o bölümün sonrasının alternatif versiyonudu-keskin timeskipler içermektedir)

• Bu bölümde Betelgeuse, Minsung'un ilişkisi olarak tasvir edilmiştir.

• 70'in kısa özeti: Seo ailesine görücüler geliyor ancak bu Hanji'den gizleniyor. Üstelik misafirler (görücüler) Hanji hakkında saygısızca konuşuyor. Buna dayanamayan Hanji onlara karşılık veriyor. Babası bu duruma sinirleniyor ve misafirler gittikten sonra Hanji'ye şiddet uygulamaya başlıyor. Bu olay sürerken Changbin eve geliyor ve babasıyla kavga etmeye başlıyor. Hanji de o karışıklıktan faydalanarak kendisini evden dışarıya atıyor.

༻ 𓆩 HACKER | MINSUNG - ANGST 𓆪 ༺

Hanji evdeki karışıklığı fırsat bilerek dış kapıya doğru sürünmeye başladı. Aralık kapıdan sessizce çıktığında kapının önünde bulunan demir parmaklıklara tutunarak güçlükle ayağa kalktı.

Çıplak ayaklarıyla birlikte boş sokakta yürümeye başladı, nereye gideceğini bilmeden dümdüz ilerliyordu.

Bacakları titriyor, her nefesinde kemikleri ciğerine batıyor, darbe alan gözü görüş kalitesini düşürüyordu. Sızlayan boynu başını dik tutmasını engelliyor bu yüzden de yalnızca yamalı asfalta bakarak yürüyebiliyordu.

Burnundan akan yoğun kan başını döndürüyor ve yaşanan kan kaybı kulaklarının uğuldamasını sağlıyordu. Dizlerinin üstüne çöküp ellerini kulaklarına bastırdı. Kafasının içindeki gürültüyü susturabilmeyi amaçlıyordu.

Gözlerini sıkıca yumarak birkaç saniye boyunca bu şekilde kaldı. Kafasındaki sesleri susturamadığında gözlerini aralayıp yorgun kollarını yavaşça serbest bıraktı.

Başını kaldırıp direkt olarak karşısına baktığında yüzündeki acı dolu gülümsemeye engel olamadı.

''Minho.'' dedi kısık sesiyle, ellerini asfalta sabitleyerek ayağa kalkmak için hareketlendi. Minho hiçbir tepki vermiyor yalnızca yüzündeki korku ifadesiyle birlikte Hanji'yi izliyordu.

Hanji titreyen bacakları sebebiyle ayağa kalkamadı. Şişmiş gözlerini Minho'ya çevirip bir elini ona doğru uzattı ''Elimi tutabilir misin? Kalkamıyorum.'' Minho'nun gözleri Hanji'nin eli ve yüzü arasında turladı.

Hanji onun tepkisizliğine anlam vermeye çalıştığı sırada Minho'nun arkasında beliren aracı fark ederek panikle bağırdı ''Minho çekil!'' ancak Minho hareket etmedi.

Hanji yeniden ona bağırmaya hazırlandığı sırada araba Minho'nun durduğu yerden geçip gitti. Hanji ise sıkı sıkı yumduğu gözleriyle birlikte avazı çıktığı kadar bağırdı.

Ardından gözlerini açıp korkuyla etrafına bakındı, yoktu. ''Minho?'' yutkundu ve savrulmuş bir beden bulabilmek amacıyla gözlerini asfaltın üstünde gezdirdi. Her yer temizdi, sokakta tek bir kişi dahi yoktu.

Büyük bir umutla birlikte seslendi ''Minho, nereye gittin?'' sessizlik... O anda fark etti her şeyin bir hayalden ibaret olduğunu.

Gözyaşları hızlı bir şekilde akmaya başlarken tırnaklarını asfalta sürttü. Burnundan akan birkaç damla kan kıyafetlerini daha da kirli bir hale getiriyorken ağrılarını unutmuş gibiydi.

''Hanji?'' duyduğu endişeli sese doğru dönmek istese de bunu yapamadı. ''Ne oldu?'' aldığı ikinci soruyu da yanıtlamak için dudakları aralansa da cümlelerini toparlayamadı.

Omzuna yerleşen el onu şiddetlice sarstığında biraz da olsa kendine gelebildi ve nihayet yanıtlamak için güç edindi. Gözlerini kapatıp dağınık zihnini çevreden kısıtlama kararı aldı.