5

75.8K 3.1K 622
                                    

0551*: Gerçekten mi?

0551*: Kendime inanamıyorum ama son söylediğin aşırı zoruma gitti.

Siz: Kimdiniz?

0551*: Tanımadın mı yani?

Siz: İsminizi söylerseniz tanıyacağım🤗

0551*: İsmimi de bilmiyorsun ki amına koyayım
(Gönderilmedi)

0551*: Öyle mi Simay hanım?

Siz: Öyle bilinmeyen bey.

Siz: İsminizi söylemiyorsunuz bari adresinizi gönderin elbiseyi size geri teslim edeyim.

Siz: Ayrıca Simay hanım Derken?
Adımı nereden biliyorsunuz?

0551*: Profilinde Koskocaman "Simay Barlas" Yazıyor. Ama nereden bildiğimi ben de bilmiyorum.

"Ya gerçekten ben aptalım!"

Söylene söylene yürürken yaya geçidine geldiğimi fark ettim. Sağımı solumu kontrol edip geçiyorken solumdaki siyah arabanın birden harekete geçtiğini görünce korkuyla diğer tarafa doğru koştum ve arabanın durmasını bekledim.

"Ne oluyor be? Nereden aldın sen bu Ehliyeti kardeşim?"

"Hanımefendi yolun ortasında eşinizle mesajlaşan sizsiniz, Ama yeşil ışıkta geçtiğim için suçlu olan benim değil mi?"

"Ne eşi kardeşim! Eşimle falan konuşmuyorum ben."

"Tamam abla tamam. Hadi çekil de gideyim acelem var"

Suçlu olduğumu anladığımda daha fazla çirkeflik yapmamak için yoldan çekildim. Hem ne ablası ya? 23 yaşındayım ben daha. Abla gibi de değilim.

Telefonu elime tekrar aldığımda kaşlarımın çatıldığını hissettim. Bu bilinmeyen adam hala kim olduğunu söylememişti. Bana elbise gönderen adamın olduğunu biliyordum ama bu adamın gerçekte kim olduğunu sanırım öğrenmem biraz uzun sürecekti.

Siz: Hala bana kim olduğunu söylemedin.

Siz: Ve az önce neredeyse senin yüzünden vahşi bir şekilde ölüyordum.

0551*: Hadi ya? Ben çarpma demiştim ona ama neyse.
(Gönderilmedi)

0551*: Düz Yolda yürüyemiyor oluşun benim problemim değil.

Siz: Yolda yürüdüğümü nereden biliyorsun?

Korkuyla etrafımı inceledim ama ortalıkta kimse yoktu. Rahatlama hissi ile derin bir nefes alıp telefona tekrar baktım.

0551*: Heh. Sıç oğlum. Sıvadın zaten İyice sıç.
(Gönderilmedi)

0551*: Ufak bir tahmindi.

0551*: Ve sanırım yine yanılmadım?

Siz: Yanılmadığını söyleyen kim?

0551*: Sen.

Siz: Öyle birşey söylediğimi hatırlamıyorum.

0551*: Dolaylı yoldan söyledin zaten.

Siz: Başlarım şimdi
Dolayına yoluna.

Siz: Adres gönder adres.
Elbiseyi vereyim bari.

0551*: Sakin ol ağzı bozuk terbiyesiz kız.

Siz: Bir dakika bir dakika ne?

Siz: Sen o terbiyesiz kelimesini bana mı söyledin?

Siz: Hayatında görebileceğin en terbiyeli kıza terbiyesiz mi diyorsun?

0551*: Bedeninin ölçülerini attığın zaman gayet terbiyesizdin.

0551*: Ve aynı senin gibi, Giydiğin elbise de çok terbiyesizdi.

Siz: Birincisi O ölçüleri sana bilerek atmadığımı kaçıncıya söyleyeceğim ben?

Siz: İkincisi o elbise gayet güzeldi.

Siz: Biraz kısa olabilir ama gayet güzeldi.

0551*: Kötü Demedim.
Terbiyesizdi dedim.

Siz: Allah Allah! Nasıl bir terbiyesizmiş o anlat bakayım.

0551*: Bunu yazarken bile ne kadar terbiyesiz olduğunu gösterdin.

0551*: Yazma bana Ahlaksız kadın.

Siz: Abart ama tamam mı. Oldu olacak
"Kocam geldi yazma" da de, Tam olsun.

0551*: Karım geldi. Yazma.

Siz: Bilinmeyen bey,

Siz: Siktirin gidin🤗

Bu kişiyi engellediniz

0551* yazıyor...
0551* çevirimçi
0551* sohbetten ayrıldı.

Racon böyle kesilir bilinmeyen bey.

Ölçü | TextingWhere stories live. Discover now