31

16.4K 802 227
                                    

Kan verme alanında başımdaki felaket ağrıya rağmen ayakta dikilmeye çalıştım. Bu bize yapılır mıydı gerçekten?

Yanımda gözleri kıpkırmızı olan Doruk, Onun hemen arkasında iki kolu da delik deşik olan Murat bey, Ve birazcık ilerimizde yere çöküp sessizce ağlayan Sevilay hanım var, Tabii ne kadar var denirse. Üçü de sadece bedenen burada.

Az biraz ilerimizde de Acilinden ameliyata alınmış Lizge var. Kemoterapilerin hiçbirinin yanıt vermemesinin üzerine başlattıkları ilaç tedavisi de yan etki yapmış olduğundan acil ameliyata alınan Lizge.

Zaten Lizge, İkinci evre karaciğer kanseriydi, Bir de doktorun Dikkatsizliği üzerine yanlış ilaç almıştı.

Hepatoblastom, Küçük çocuklar ve ergenlerde sık sık görülen bir karaciğer tümörü. Kanser de denilebilir. Lizge'de de çıkmıştı. Ben bir hastalığı olduğunu biliyordum ama Cesaret edip Doruk'a hiç Ne kanseri olduğunu soramamıştım, Bugün de en kötü şekilde öğrendim.

Doruk, Yaklaşık yarım saat önce hiç tanımadığım bir adama dönüşmüştü. Doktorun yanlış ilacı vermesi Doruk'u delirtmişti.

Şimdi de fazla stresten kan şekeri düşmüş, Bulduğumuz bir yere oturtmuştum zorla. Murat bey de kızı için önceden kan veriyordu. Anladığım kadarıyla buna zaten alışmışlardı.

Hayatımın en mutsuz diğer günündeymiş gibiyim bugün. Küçücük, Minicik bir çocuk, Boyundan büyük bir tümör ile mücadele ediyor, Ve devamlı Başarısız oluyordu. Normalde olsa da bu duruma üzülürdüm ama Bu çocuk Lizge olunca, Üzüntüm 10 katına çıkıyordu.

En çok da elimden hiçbirşeyin gelmemesine üzülüyordum. Doruk yanımda kan çanağı gözlerle etrafa boş boş bakınırken ona çare olamadığıma, İçeride ameliyat masasında yatan Lizge'yi çekip çıkartamadığıma üzülüyordum.

Yanımdan birşeyin hareket etmesiyle odaklandığım çöp kutusundan gözlerimi aldım ve Ameliyat odasından birisinin çıkıp buraya geldiğini gördüm. İçimden bildiğim tüm duaları sıralarken korkuyla Doruk'un yanına gidip doktoru dinlemeye başladım.

"Ne oldu Serdar bey? Nasıl Lizge?" Doruk'un ses tonu tüm vücudumun titremesine neden oldu. Böylesine deli dolu, Enerjik bir adam şuan yanımda ruhsuz gibi çıkan sesiyle konuşuyordu.

"Doktor değişikliği yapacağız, Acil bir durum olmasaydı yapmazdık zaten Doruk bey, Lütfen sakin olun."
Çene kaslarının kasıldığını gördüm ve elimi eline kenetleyerek varlığımı, yanında olduğumu hatırlattım.

"Doktor değişikliği yasak benim bildiğim kadarıyla?"

Doruktan beklediğim soru Murat beyden gelince karşımızdaki doktor tek kaşını kaldırıp elindeki eldiveni attı ve başıyla onayladı. "Yasak"

Doruk bir hışımla elini elimden çekip doktorun üzerine yürüdü. "O zaman ne diye değişiklik yapıyorsunuz? Tek hatanız kardeşimin hayatını bitirecek Hayatını! Farkında mısınız?"

Yanına adımlayıp omuzlarından tutarak geriye doğru itmeye çalıştım, Olmadı.

"Acil olmasa yapmazdık zaten Doruk bey, Anlıyorum Endiş-" Sözünü Dayanamayıp kestim.

"Doktor bey tamam. Anladık acil durumunuz var fakat içerideki Kardeşimize Ne olacak? Buradaki tek güvendikleri doktor sizsiniz" Doruk'u ve Babasını işaret ettim. "Onlar sadece size güveniyor. Doğal olarak da sizin girmenizi istiyorlar." Kafasını salladı. "Ama sizde hiç alttan almayı bilmiyorsunuz canım! Adamın lafıyla üzerine gidiyorsunuz resmen" Serdar doktor güldü.

Ölçü | TextingWhere stories live. Discover now