5 ay öncesi, son part

6.5K 303 76
                                    


Miraç

"Benim anlamadığım şey şu, Yılmaz beyin derdi seninleyse bu olaya neden Alara'nı dahil ediyor?" masadaki herkesin aklına takılan soruyu Zeynep söylemişti. Aslına bakarsak onları bu plan için ikna etmek epey bir zor olmuştu. Herkesin şuan nefret dolu bakışlarından da anlamak mümkündü. Zaten isteselerde, istemeselerde bu planı yapmak zorundaydık. Her ne kadar yeraltında bilinen ve güçlü isimlerden biri olsamda rakibim en az benim kadar vardı. Eğer bu plana uymazsam Alara'nı gözünü kırpmadan öldürürdü buna neredeyse emindim, ve arkasında iz bırakmadığı için bunu yeraltının yöneticilerine kanıtlayamazdım. Bu da demek oluyordu ki Yılmaz yine işin içinden sıyrılıcaktı. Ben Alara'nı korumaya alsamda bu onun için engel bile olmazdı. Yeraltında hayalet lakabıyla anılan bu adam bir hayalet misalı işini görünmeden yapıyordu.

1 hafta içerisinde sinirlerim o kadar bozulmuştu ki, Alara'nın yanına bile gidemiyordum. Onu görürsem eğer, planı siktir edip onunla uzaklara gitmem an meselesiydi. Sikeyim ki, bunu çok istiyordum.

Bi tarafımda Alara'yı hak etmediğimi söylüyordu. Onun başına bu işleri ben açmıştım. Günün sonunda ruhunda oluşucak yaraları nasıl kapata bilirdim ki? O yaraların sahibinin ben olduğumu düşündükçe kendimi parçalara ayırmak istiyordum. İlk defa bir kızın karşısına çıkarken utanıyordum.

Zeynep'in sinirli sözlerine karşı konuştum. "Onu ilgilendiren benim acı çekmemi görmesi. Eğer Alara'ya bu planı uygularsak ne halde olacağından haberiniz var mı? Onun artık hiç kimseye güveni kalmaz. Olanları er geç öğrense bile, içindeki güvensizlik her zaman onunla olucak. Yılmaz hem akıllı, hem de kurnaz. Alara'nın acı çekişi onu ilgilendirmiyor, onu asıl ilgilendiren benim Alara'dan sonra hayatımın tamamen bok yolunda olucağı! O siktiğimin puştu bizi iki seçenekde de ölüme sürüklüyor!" sinirlerimi biraz daha kontrol edemezsem Yılmaz'ın yanına gitmem an meselesiydi.

Köşede boşluğu izleyen Ahmet beye takıldı bakışlarım. Bu planda en zor onu ikna etmek olmuştu. Yılmaz'ın yanına defalarca giderek bu işten Alara'yı uzak tutmasını istemişti. Oysaki ben bunu defalarca yapmıştım. Tabiki Yılmaz kabul etmedi. En sonunda bu şeylerden bıkan Yılmaz eğer 1 hafta içerisinde toplanmazsak Alara'yı öldürmesinde hiç bir problem görmüyordu. Bu sözleri duyan Ahmet bey daha fazla israr etmedi. O da tanıyordu Yılmaz'ı. Yapardı biliyordu. Benden o kadar çok iğreniyor ve nefret ediyordu ki, yüzüme bile bakmıyordu. Ben bile kendimi aynada gördüğümde tiksiniyordum.

Karşımıza dosyaya benzer bir şey koymuştular. Ben bakmasamda tek bakan Baran'dı. Onun bu planda ki yerini anlamamıştım. Alara'yla yakın bile değildiler.

Yılmaz'ın yaptığı planı dahada merak etmiştim.

Baran'ın aniden çıkan sesiyle ona döndüm. "Hassiktir lan!" elinde ki dosyaya bakıyordu. Zeynep merak etmiş olucak ki elinden hemen aldı. Bir kaç şey okuduktan sonra göz bebekleri titredi. Kafasını kaldırmadan dosyayı masaya sertçe çarptı. "Bu ne ya? Bize bunları yaptıracağını mı sanıyor?! ölsem bile yinede bu yazılanları yapmam!" kararlı, bir kadarda ağlamaya yakın sesiyle ona döndüm.

"Ne yazıyor?"

Söze Baran atladı. "Ne yazmıyor ki abi? Resmen kızın gözünde biz orospudan farksızız. Bu plan ne kadar sahte olsada gerçekleri öğrendiği zaman bizi asla affetmez."

Merakım artarken dosyayı elime aldım. Sadece ilk cümleyi okumamla kanım dondu.

madde bir) Alara'ya Miraç'ın mafya olduğu söylenecek.

İlk başa cidden bunu mu yazmıştı? Ben zaten ona söyleyecektim. Fakat bunun plan dahilinde olduğunu bilmiyordum. Fazla zor değildi fakat onu nasıl söyleteceği muammaydı.

Mafya/yarı textingOnde as histórias ganham vida. Descobre agora