28.bölüm (tekrardan ay ışığının altında)

693 45 11
                                    


Gerçekler bazen o kadar ağır gelirki insana ayakta durmakta bile güçlük çekebiliriz

O gece furkan'a tüm gerçeklerden bahsederken benim de omuzlarımda bir yük vardı ama bu yük sadece gerçeklerin yükü değildi o yük furkan'ın benim hakkımda değişeceğini düşündüğüm duygularının da yüküydü

Benden iğrenicek veya tiksinicek diye o kadar çok korkmuştum ki

Ama düşüncelerimin aksine Furkan beni sarmıştı ve beni koruyacağına dair söz vermişti ne kadardır bu haldeydik bilmiyordum ama onun kokusunda rahatladığımı hisediyordum

"İyi misin?"diye sorduğunda kafamı onun göğüsünden kaldırdım ve bu  burnumu çekerek kafamı salladım elimi uzattı ve önüme gelen bir tutam saçı kulağımın arkasına attı elleri şefkatle benim yüzümü avuçlarının içine alırken vücudum bir ateş kıvılcımı ortaya çıkarmıştı

Onun yanında mutluydum onun yanında huzurluyum o benim yuvamdı kendimi onun yanında o kadar güvende hissediyordum sanki onun yanında iken babamın pis elleri bana dokunamayacakmış gibiydi

"İyiyim"dedim gülümsemeye çalışarak ama onu bile yapamıyacak kadar halsizdim birden kendimi havalanırken bulunca dudaklarımın arasından küçük bir çığlık firar etti

"Sakin ol"dedi furkan kollarımı boynuna doladım ve ona biraz daha sokuldum furkan yürüyemeye başladığında son kez arkama annemin mezarına baktım

"Teşekkür ederim anne" diye fısıltı döküldü dudaklarımın arasından mezarlıktan çıktık ve arabasının yanına gittik kapıyı açtı ve beni dikkatlice yolcu koltuğuna otturdu

Kapımı kapattı ve arabanın etrafında dolaştı kendisi de şoför koltuğuna oturdu ama arabayı sürmedi kahverengi gözleri boş karanlık sokağı izledi

Sanki az önce öğrendiklerinin altında eziliyormuş gibiydi bakışları onunda canının yandığını gösteriyordu furkan'ın kahverengi gözleri daha da koyulaştı ve o koyu bakışları benim gözlerimle buluştu

"Aklımdan binlerce senaryo geçmişti ama asla babanın sana şiddet uygulaması veya.." sustu devamını getiremedi onun bu hali normaldi çünkü ben bile bu gerçeği kabbulenecek kadar güçlü değildim ve aslada olamıyacaktım

Kim kendi babası tarafından sevilmemeyi,şiddet görmeyi ve taciz edilmeyi kabbulene bilirdi ki?

"Kimse tahmin edemezdi furkan?" dedim sesim soğuk hatta buz gibiydi

"O adamın belasını sikicem"dedi sert bir ses tonu ile öfkeden deliriyordu kendini tuttuyordu bunu boynunda belirginleşen damardan kolayca anlamıştım önüne döndü ve arabayı çalıştırdı

"Sana dokunan o parmaklarını teker teker koparıcam"dedi artık öfkesini daha fazla dizginleştiremiyordu ve gaza basarak sürmeye başladı bakışlarımı ondan ayırdım ve önüme döndüm

Arkama yaslandım vücudumun yavaş yavaş mayıştığını hisediyordum  nefesimi verdim ve göz kapaklarında çöken ağırlığa engel olmadım uykunun kollarına düşmeden önce duyduğum son ses yine onun sesi olmuştu

"İyi geceler orkidem"demişti sonrası benim için karanlıktı artık

Gözlerimi açtığımda ilk bir beyaz tavan karşıladı beni nerdeydim ben? En son furkan'la birlikte arabadaydık sırtımı yumuşak yatakla temas ettiğini kavrayana kadar yatakta olduğumun farkında bile değildim yataktan doğruldum ve odayı incelemeye başladım küçük sade bir odaydı iyide ben neredeydim?

Yataktan kalktım ve odanın kapısını açıp kafamı dışarıya uzattım iyi de burası nilüfer teyze'nin evliydi kaşlarımı çattım mutfaktan gelen bir takım sesleri duydum odadan çıkıp yavaş ve sesiz adımlarla ilerledim koridorda ilerledim mutfağın önüne gelince göz ucu ile içeriye baktım nilüfer teyze yemek hazırlıyordu

ORKİDE  [TAMAMLANDI]Where stories live. Discover now