17 Final

976 72 19
                                    

2008

Draco'nun aralık dudaklarına dilini yavaşça geçirdi Harry. Sekiz yıldır ezbere bildiği tadı aldığında derin bir nefes alıp Draco'nun dilini emmeye başlamıştı.

Elleri eşinin bedeninde, göğsünde ve boynunda dolanırken, Draco kendisinin sırtını okşuyordu.

Islak öpüşmelerinden sesli ayrıldılar ve Harry onun çenesinden aşağıya doğru inerek göğsüne buseler dizdi. "Seni seviyorum," Göğsünün ortasında ki yara izini öptüğünde yeniden "seni seviyorum." dedi. Eğildi ve her bir öpücüğünün arkasından o iki kelimeyi hiç bıkmadan mırıldandı. En sonra sol göğsünün üstünü atan kalbinden öpmüş ve gözlerini kaldırıp Draco'nun grilerine gülümsemişti. "Her kalp atışın için canımı veririm "

"Böyle yaparak affettiremezsin kendini"

Güldü Harry. "Ne yaparak alabilirim güzel gönlünü?"

"Daha fazla uğraşman lazım."

"Binlerce kez seni sevdiğimi söylememi ister misin?"

"Binlerce kez duydum onu. Başka birşey duymak istiyorum."

"Ne gibi?"

Draco Harry'nin sırtını okşamaya devam ederken, "aldattın mı beni?" Diye sordu.

Anlık olarak şaşırdı Harry. "Hayır, nerden çıktı bu?"

"Sonuçta on sekizinde ki bedeninde özgürsün ve istediğini yapabilirsin. Yani yapmış olsan bile bu sanırım aldatmaya girmiyor. Söyleyebilirsin yani."

"Tuzak soruyla gelme bana. Açık açık aldatmaya giriyor, sonuçta zihnim senin varlığını biliyor ve ben bir kere bile senden başkasına bakmadım, bakmam da."

"Gerçekten mi?"

"Aşkım, aksi bir durum olsa şuan evli olmazdık sonuçta değil mi? Evliliğimiz ipin üstündeymiş, en ufak şeyde başka insanlar girermiş hayatımıza. Şükür ki bulduk birbirimizi."

Draco bu sözlerle nazlı nazlı güldü ve "öyle" dedi. "O zaman içim şuan daha rahat olabilir."

"Sorun değilmiş, aldatmaya girmezmiş, sana açılabilirmişim. Şeytansın şeytan."

Kıkırdadı Draco. "Aldatmış olsaydın sağlam dayak yerdin."

"Sabah ki tokatlar yetmedi mi?"

"Yok, yetmedi. Hâlâ iki tane patlatasım var suratına."

"Yada öpücüklerinle doldur yüzümü."

"İkisinin ortasını yapmak istiyorum"

"Nasıl?"

Draco uzanıp Harry'nin sol yanağını ısırdığında, kara saçlı oğlan hem güldü hemde acıyla bağırdı. "Draco! Acıyor, acıyor!"

Çekildi sarışın olan ve güldü. "Çok tatlı oldun şimdi."

"Acıyor," diye mırıldandı Harry. "Vampir."

Uzanıp öptü Harry'nin yanağını, sonrada boynunu kavrayıp yanına çekti. "Seni çok özledim."

"Bende," dedi Harry yanağını tutup Draco'nun boynuna girerek. "Sensiz, James'sız... Yaşayamazmışım."

"Bende öyle. Sarışın bir bebekle uyanmama rağmen, James'ı isteyip durdum. Ona çok bağlanmışım."

"Birşey diyeceğim,"

"Hm?"

"O sarışın bebek gördüğüm en güzel şeydi. Daphne ile ilgisi bile yoktu. Saçları sen, gözleri sen."

İn Time Journey Where stories live. Discover now