14:SİLAHSIZ ŞAVAŞ

139 21 117
                                    

Sevgisiz bir hayatın hiçbir anlamı yok.

(Şeker portakalı)

****

Hayatta bizi şaşırtan bir sürü olay vardı. Bazılarını atlatırız bazılarında ise takılı kalırız.

Ben bu şoku atlatırdım ama Çağan? O nasıl atlatırdı ya da atlatabilir miydi? bilmiyordum. Ama canını çok yakacaktı.
Kimsenin acısı kimseye benzemez.

Benim annem bıraktı babam istemedi bu bana o kadar büyüktü ki bir insan öz evladını bırakır mı? ona seni istemiyorum der mi? Ben bunları hep sorguladım ama Çağan'ın hayatını öğrenince buna da şükür demiştim. Benim babam beni istemezken onun babası ablasını öldürdü kardeşini sakat bıraktı. Ben bir babamın beni istemeyişine bu kadar canım yanarken Çağan kendi öz babasının yaptıklarını öğrendiğinde Çağan'ın canı benden fazla yanacaktı.

Hayat insanı hep sevdiklerinden vurur, ilk onlar yakar canımızı, güvenememeyi bize ailemiz öğretir.

10 dakikadan fazla elimdeki kağıda bakıyordum. Mazharın oyun dediği bu muydu? Çağan'a nasıl diyecektim ben bunu . Kendinden nefret edecekti öyle bir babası olduğu için. Ama söylemem lazımdı bilmeye hakkı vardı. Kendi kendimi yerken Mazharın dediği aklıma gelmişti "Bazı hikayeler sır kalmalı eğer ortaya çıkarsa felekat olur özellikle de varis için" demişti. Kapının çalınması ile olduğum yerde sıçradım.

" Meva uyudun mu?" Çağan'ın sesiydi. Hızla kağıdı çekmeceye koydum

" Gelebilirsin" dedim seslenerek içeri girdi. Gülümseyerek yanıma girdi ben ise gülümsemeye çalıştım " Nasılsın?" dedi yanıma oturarak,

" İyim dinlendikten sonra da daha iyi olurum" dedim ellerimi tutup öptü çoraplarını çıkarıp yatağın başılığına sırtını dayadı ve uzandı
" Gel dinlen" dedi kucağını açıp gülümseyerek yanına sokuldum başımı göğsüne koydum.

Özür dilerim sevgilim söyleyemediğim için, o adamın ne yapacağını bilmiyorum ama ne yapacaksa hiç iyi şeyler olmayacak gibi. Tedirgindim ama bunu anlamaması için soru yönelttim.

" Hala evdeler mi?" dedim güldü " Yok azaldılar" dedi
" Kim var aşağıda" dedim
" Defne, Annem, Aslı, Onur, Sevda, Yiğit, Zehra ve Emre " dedi tek tek sayarak. " Anladım" iyice sokuldum yanına gözlerimi kapattım aklıma Zehra'nın gelmesi ile gözlerimi tekrar açtım
"Çağan, Zehranın saçlarına ne oldu?" dedim merakla bir süre sustu tepkisi için başımı kaldırıp yüzüne baktım üzgündü " Kestiler" dedi

" Kim? niye ?" dedim üzülerek

" Operasyondaydık ya biz" başımı salladım "İşkence binevi işte önce ayağından vuruldu sonra saçlarını kesti oradaki adam" dedi kendini suçlar gibiydi

"Zehra çok üzülmüştür" gözlerime, gözlerindeki hüzünle baktı

" Kurtulduktan sonra bana dediği şey, Nazlı saçlarımı çok seviyordu, oldu" dedi gözlerim dolmuştu bir anneydi o acısını kızına göstermemiştir bile. Zehra'yıbiraz olsun tanıyorsam çok ama çok üzülmüş bunu da belli etmemiştir.

" Ben kendimi iyi hissediyorum aşağı inelim mi?" dedim yatakta oturur pozisyona geldim

"Olur" dedi kalkıp odadan çıktık. merdivenlerden aşağı inerken sesleri geliyordu.Salona girince hepsi gülümseyerek bana baktı

" Kuzum sen uyumadın mı?" dedi Defne elinde tepsi vardı diğerlerine çay veriyordu.

"Sizinle oturmak istedim" dedim gülümsediler. Nergiz hanım yoktu Aslı Onur ve Zehra bir koltukta oturuyordu Emre Yiğit ve Sevda ise birlikte. Zehra'nın yanına ilerledim. gülümseyerek yanında yer açtı bana Çağan da tekli koltuğa kurulmuştu Defne'nin uzattığı çayı alıp içmeye başladı

BİR DAMLA GÖZYAŞI Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin