Komşu Çocuğu(Yeniden Düzenleniyor)

Şişe Çevirmece

Multimedia: Uraz

Sabah kalktığımda başucumda bir not buldum. Annemlerden di bu not. Şöyle yazıyordu. "Kızım bizim erken çıkmamız gerekti. Bi kaç gün evde olmayız. Kendine dikkat et. Gece yatarken de kapıyı üç kez kitle. :) Görüşürüz" demek evde tekimm. Hmm ne yapsam. Telefon çalıyordu.
-Efendim Deniz
-Kank yaa bugün bişiler yapalım mı?
-Olabilir. Mesela neler?
-Gidelim biraz alışveriş yapalım.
-Tamam. O zaman birazdan alırım seni. Bayyy

Gidip üzerime buz mavisi kot bir elbise giydim. Beyaz bir ayakkabı ve yine beyaz bir çanta aldım.Kırmızı ruj ve ince bir eyelenir sürdüm.Gidip bikaç şey atıştırdım. Çantamın içine telefonum cüzdanım arabamın anahtarı ve tabii ki naneli sakız aldım.
Denizlere geldiğimde Deniz beni bekliyordu.
-Naber kank
-İyi canım sen
-İyiii
-Neler yapmak istersin bugün?
-Saadeecee alışveriş. Buna ihtiyacım var.

Arabayı otopark'a park ettikten sonra alışveriş merkezinde gezinmeye başladık. Daha doğrusu başladım. Çünkü Deniz hep bir mağazaya giriyordu. Sonunda bende birkaç şey almaya karar verdim. Deniz in arkasından bende mağazaya girdim. Neler alsam acabaaaa?

Yırtık kot'un üzerine siyah salaş bir t-shirt güzel olmuştu. Sonra bir de bir şort ve kısa gömlek...

Sonra bir ayakkabı mağazasına girdik. Aslında ayakkabı almicaktım. Fakat Deniz çok ısrar edince gece mavisi bir ayakkabı denedim. Hoşuma da gitmişti hanii. Biraz daha gezdikten sonra aldığım ayakkabının aynı renginde bir tane elbise gördüm. Birden alasım geldii. Onu a aldım. Ama daha başka bişe almicaktım. Baksana hiç almicam dedim neler aldım.
-Bu gece bizde kalsana?
-Hı bilmem. Tamam aslında bizimkileri çağırırız. Bişeyler yaparız. Nasıl olur?
-Süper olur.

Eve geldiğimizde hava kararmıştı. Deniz bizimkilere haber verdi.
-kank ya şu aldığın elbiseyle ayakkabıyı bi denesene bakalım nasıl olucak.
Yukarı odama çıktım. Elbise ile ayakkabıyı giydim. Aşağı indiğimde kapıda Uraz ve Arslan vardı. Beni görünce hepsi birden  bana baktı. Uraz bana yaklaştı.
-Çok güzel görünüyorsun.
-Diyosun
-Odunsun!..
Hahaa Uraz bana "odun" dedi. Haklıydı bu cevapla tam da odundum. Tam gidecekken tuttum kolundan ve sıkıca sarıldım.
-Şimdi affettim.

-eee arkadaşlar ne yapıyoruz?
-korku filmi izleyelim. Dedi Arslan.
-Hayır. No. Nayn. Olmaz asla izlemem ben.
-off o zaman şişe çevirmece oynayalım.
Ha bak bu olurdu. Gidip bir şişe getirdim.
-Ya herkes bira şişesiyle oynar. Biz su şişesiyle. Bravo yani Güneş.
-Bu evde bira içen olmadığı için Denizcim. E haliyle bira şişesi de olmuyoo.
Oyuna başladık. Deniz ve bana denk geldi.
-EE kardeşim doğruluk mu? Cesaret mii?
-Hıı cesaret olsun.
-Git ve koca bir bardak zeytinyağı iç. Sjsjsjs.
-Şaka dimi buuu. Güneş manyak mısın? İçmem yhaa.
-İyi be git o zaman hııı Arslan'a ruj sür. Hem de kırmızı.
-olur.  Araya Arslan karıştı.
-Sende dünden razısın herhalde Deniz.
-Vallahi aşkım özür dilerim.
Hahahahha çok ta yakıştı. Hemen bir fotosunu çektim. Kenarda bulunsun.
Şişe çevrildi. Bu sefer Arslan ve bana denk geldi.
-Doğruluk mu? Cesaret mi?
- Cesarettt.
-Sen bittin arkadaşım. Korku filmi izlicez.
-olmazzzzzzzz. Uraz gülerek -aa ama aşkım korkuyordu musun yoksaaa?
İzlemek zorundaydım. Bizimkiler internetten korku filmi arıyorlardı. Bizde mısır flan patlattık. Filmi açtılar. Daha başında korkunçsa sonunda ne olucaktı. Ben ve Deniz birbirimize sarılmıştık. Tabi erkeklerde bişe yoktu hatta onlar gülüyolardı bile. Ama filme değil bizee. Bana birşey oldu. Kalbim sıkışıyordu. Çok kötü hissediyordum. Ve sonrası karanlık.

Uraz'dan

Bizim bu sevgililerimiz ne kadar da korkak çıktı. Yanlız filmde korkunç yani. Birden Deniz "Güneş " diye bağırdı. Güneş bayılmıştı. Aman Allahım! Onu aldığım gibi arabaya götürdüm. Deniz ağlıyordu.