32

493 81 33
                                    

Hoş geldiniz aşklarımm, iyi okumalar 🤍

Taehyung

"Geldim, evet seni dinliyorum Taehyung'um."

Jimin hızlıca yanıma oturduğunda derin bir nefes verdim, çok gergin ve değişik hissediyordum.

"Jimin."

"Söyle canım."

"Ben nasıl hissetmem gerektiğini bilmiyorum."

Ellerimi tuttuğunda gözlerimi yumdum, kalbim hızlı hızlı atıyordu.

"Bana ne olduğunu anlat, seni rahatlatmak için çabalayacağım."

"Jimin, şey..."

"Evet?"

"Ben, şey."

"Sen, ney?"

"Ben artık bakir değilim."

"Ya Taehyung..."

Beni kendine çekip sarıldığında derin bir nefes verip ben de sarıldım ona.

"İyi geçmedi mi? Neden kötü görünüyorsun?"

"Ya iyiydi, ama bilmiyorum ben değişik hissediyorum." Geri çekilip ellerimle oynamaya başladım, "Namjoon çok kibar ve her anlamda çok nazikti, i-iyi de hissettim ama uyanınca..."

"Ne oldu uyanınca? Namjoon soğuk mu yaptı?"

"Hayır. Ben hava daha karanlıkken uyandım ve bir daha da uyuyamadım, Namjoon uyanana kadar da öyle yattım bekledim. Sonra Namjoon uyandı, yine çok nazikti zaten uyanır uyanmaz bir sürü soru sordu; yok canın yanıyor mu, ağrın var mı, bir sürü tatlı hitaplar, öpücükler... Kahvaltı hazırlayayım diye ısrar etti ama ben garip hissedince apar topar buraya geldim. Alınmış mıdır sence?"

"Belki, ama eminim anlayışla karşılayacaktır. Sen de garip hissetme, mutlu olman gerekiyor ve ben de seni öyle görmek istiyorum."

Ellerimi yüzüme kapatıp birkaç saniye soluklandım,

"Jimin ben bu sefer buldum galiba."

Jimin bana yeniden sıkıca sarıldı,

"Bu yüzden mutlu olmanı istiyorum işte."

"Yani kendimi rahat bırakmalıyım değil mi?"

"Evet."

Haklıydı, kendimi gereksiz yere çok kasmıştım. Tamam belki Namjoon ile sevgili olmamızın üstünden çok uzun süre geçmemişti ama yine de aramızdaki bağ çok güzeldi, en azından benim gözümde.

"Ah, Taehyung gelmiş. Biraz fazla uyudum galiba."

"Daha öğlen bile olmadı hyung, daha uyusaydın keşke."

"Hayır hayır, gerek yok." Seokjin hyung yanımıza gelip yere oturdu, "Şimdi, beraber kahvaltı ederken bana ben yokken neler olduğunu anlatıyorsunuz. Jungkook'u, Namjoon'u olan biten ne varsa."

Jungkook

"Hyung vur vur."

"Tamam sık iyice, kusmanı temizleyemem."

Dediği gibi karın kaslarımı sıktım, birkaç güne bile isteye maç kaybedeceğim için Namu hyunga kendimi dövdürerek alıştırma yapıyordum.

Eh, sonuçta kaybetmek kitabımda yoktu.

"Beş kere vuracağım."

Dediği anda sertçe yaklaşık bir-iki saniye arayla karnıma vurmaya başladığında dudaklarımı birbirine bastırdım.

Bu Mahalle Jungkook'u İyi Tanır |Kookmin|Donde viven las historias. Descúbrelo ahora