Korel Karahanlı'dan
Yarım saatlik yolculuğun ardından eve varmıştık.
Sidelya hala yan koltukta uyumaya devam ederken kemerimi yavaşça açıp arabadan inmiştim.
Onun kapısının olduğu tarafa yürüyüp kapısını aralarken uyumaya devam etmek isterse ne yapmam gerektiğini düşünüyordum.
Yine de onun kemerini de çıkartıp ardından bir nefes alıp Sidelya'yı dürtmüştüm.
Tepki vermeyince bir kez daha dürtüp " Güzelim geldik, hadi. "
Sonunda yavaşça gözlerini aralayınca doğruldum.
" Geldik mi? "
" Evet, in hadi hazırlanmamız gerekiyor. "
Gözleri hafif aralık bir şekilde kaşlarını çattı.
" Niye hazırlanıyoruz ki? "
" Oğlumuzu alacağız, sonra da benim bir iş yemeğim var ona gideceğiz bebeğim. "
Dudaklarını büzerek arabada bana sırtını döndü.
Ne yapmaya çalıştığını anlamazken " İş yemeğine gelmek istemiyorum, oğlumu özledim. Sidar'ı alalım sen bizi eve bırak. Tek gitsen olmaz mı? "
Siktir.
Olmazdı." Sidelya, güzelim benim. Çok önemli bu. Hem iş yerindekiler de oğlumuzu görsün. Büyük bir yemek olacak bu, gelmen gerekiyor. "
Ofladı.
" Korel, Sidarla git sen o zaman. Ben gelmek istemiyorum. "
Kaşlarım daha fazla çatılabilirmiş gibi çatıldı.
Bunun böyle olmayacağını anlayarak eğilip arabada cenin pozisyonunda uzanan Sidelya'yı kucağıma aldım.
" Madem öyle zorla götürürüz biz de seni. "
Sidelya anın şokunu atlamadan ben kapıyı kapatıp arabayı kitledim.
" Korel napıyorsun ya?! "
" Sessiz olur musun lütfen sokağı başımıza toplayacaksın şimdi. "
Kollarını refleksle doladığı boynumdan çekip göğsünde bağladı.
Gözüm tripli tavrında gezinip dururken kapıyı açıp Sidel'i eve sokmuştum.
" Giyin hadi Sidelya, geç kalacağız bak. "
Giyinme odasının kapısında onu indirip kapı pervazına yaslandım.
" Korel gelmek istemiyorum diyorum yorgunum lütfen ısrar etme. "
Yanımdan geçip giderken bir şey yapamadım.
Bu ihtimali hiç düşünmemiştim çünkü Sidel bu tarz etkinliklere önem verirdi ve reddetme gibi bir şansı yoktu.
Az önceye kadar yani.
Sıkıntıyla sessiz bir küfür savurup elimle yüzümü ovuşturdum.
Eş zamanlı şekilde telefonuma art arda mesajlar gelmeye başlayınca sabırla bir nefes almıştım.
Viran: Nerdesiniz amına koyayım ya
Viran: Korel Lavinler de geldi Sidar huysuzluk çıkarıyor
Korel: Sidelya yorgunum, gelmeyeceğim Sidar'ı alıp sen git diyor
Korel: Kafayı yiyeceğim şimdi hiç bunu akıl etmemiştim
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Yıldız Çiçeği
Teen FictionGözümdeki yaşlar, elimdeki minik fotoğraf ile önümdeki denizi izliyordum. İnsan kendi canından olan birini kendinden koparmak ister miydi? Ben istiyordum. Çünkü o aynı zamanda başka birine aitti. Olmaması gereken birine... Veya olmaması gerek...