Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Bir daha asla eski Binnur olmayacaktım. Buna izin vermeyecektim. Aynı hatayı bir kez daha yapmayacaktım.
Ufuk gözlerimin içine kaşlarını çatmış bakarken hıçkırıklarımın arasından konuşmaya devam ettim.
"Seni sevmiyorum Ufuk! Hatta artık senden nefret ediyorum! Senin yüzünden Dicle'yi de kaybetmeyeceğim!"
Nefes nefese Yudum'a baktım.
"İstediğiniz kadar bana engel olun ama ben durmayacağım. Dicle'ye ihanet etmediğimi kanıtlayacağım."
Sözlerimin ardından hepsini arkamda bırakarak koşar adımlarla Dicle'nin gittiği yöne gittim.
....
Binnur'un sözleri şimşek gibi beynime çakmıştı. Nefes alamamıştım, evet suçluydum biliyordum ama duygularıma engel olamıyordum.
Ben onun için Behiç'i bile karşıma almışken onun bana böyle yapması...
"Bu zamana kadar hep yanımda oldun. Asla bana ihanet etmedin eyvallah Allah razı olsun. Ama bu saatten sonra özellikle de son söylediklerinden sonra bir daha hiçbir şey eskisi gibi olmaz Ufuk."
Bakışlarımı Behiç'e çevirdim. Zaten son duyduklarımdan ve yaptıklarımdan sonra onlar istese de ben kalamazdım.
Tek bir cevap dahi vermeden olanları sindirmeye çalışarak arkamı dönüp onlardan uzaklaştım.
.....
Koşar adımlarla Dicle'yi arıyordum. Nerede olabileceğini tahmin edemiyordum. Ama bildiğim tek şey Dicle'ye kendimi anlatmaktı.
Arazide herkes ikizlerle ilgileniyor ve onlarla konuşuyorlardı. Nefes nefese mahallelinin arasında Dicle'yi aradım ama yoktu, görünmüyordu.
Ellerimi saçlarımdan geçirip nefes nefese gözlerimle onu ararken sonunda Ezgin'i görmüş ve ona doğru koşmuştum.
İkizlerin yanında duruyordu. Kendimi onun yanına attığımda kaşlarını çatarak bana bakmıştı.
"Hayırdır? Bu halin ne?"
"D-Dicle..." dedim nefes nefese.
"Ne olmuş Dicle'ye?" dedi endişeyle.
"Nerede? Gördün mü onu?"
"Çöplüğe gidiyordu en son. Kahraman da arkasından gitti iyi görünmüyor diye de bağırışlarınız geliyordu bir sorun mu var-"