Bölüm 9 - Korkuyorum

40 6 0
                                    

Medyada hikaye için seçtiğim müzik var :) Okurken onu dinleyebilirsiniz .. İyi okumalar ....

Her kötü gecenin bir sabahı yok mudur ? Ben neden bu kötü kabustan uyanamıyorum ?
.....

Azıcık bir rüzgar sesi duyuyorum .Dışarıdan geliyor olmalı . Gözlerimi tam aralayamıyorum ama gün ışığını hissedebiliyorum . Her nefes alışımda sanki burnum kanıyormuş gibi kan kokusu alıyorum . Ama burnumun kanamadığına eminim . Ne kadar kötü bir durum bu . Sanki çok uzun zamandan beri uyuyordum ve bu yüzden beynim lapa olmuş gibi hissediyorum . Azıcık kendime gelince gözlerimi açmayı tekrar denedim . Açmayı başardığımda ışık bir anlık gözlerimi yaktı ama sonra geçti . Vücudumu kaldırmak için kendimi zorladım . Biraz kalkmamla üzerimde ki t-shirt'ü görmem bir oldu ve olanları hatırladım . Ben...nasıl ? Ne olmuştu ? Ben neden hiç bir şey hatırlamıyordum ? Gözlerimle etrafı incelerken Natasja ile göz göze geldik . Bana endişe ve merakla karışık bakıyordu . Sonra gözlerini çevirdi baktığı yöne bakınca adamın ayak ucumda dikildiğini fark ettim . Anlık bir şaşkınlıkla geri yatağa düştüm .Ne zamandan beri oradaydı ? Adam başını bana doğru çevirdi ve bir iç çekti .

Adam : Sırtının nasıl iyileştiği konusunda bir fikrim yok ama daha bunun gibi bir çok daha sürprizlerin olacak mı acaba diye düşünüyorum . Kendi iyiliğin için bu sürprizlerin fazla olmamasına dikkat et . Bu arada iki gündür uyuyorsun . Bir an seni çöp kutusuna atıp kurtulsam mı diye düşünmedim değil .

İki gün mü ? Nasıl o kadar çok uyumuştum. Bu mümkün değildi . Ve yine yaram iyileşmişti . Yeni bir güç geliştirmiş olmalıyım ama ben gerçekten bir şey anlamamıştım . Ne olduğunu anlamaya çalışırken bir şeyler daha söyledi . Bir kaç uyarı , birkaç tehdit ve bir kaç garip cümle . Sonrasında odadan ayrıldı . Natasja bu ana kadar çok sessiz durmuştu . Ona baktığımda bana küskün bir şekilde bakıyordu . Yanına gittim . Tam saçını okşayacakken elimi itip uzağa gitti. Bana arkasına döndü . Başını dizlerine kapadı . Yavaşça gözlerinden yaşlar döküldü . Anlamıyordum . Neler olmuştu ? Başımı toparlayamıyorum. Ben daha tam olarak anlamadan bir anda tüm gücüyle bana sarıldı ve ağlaması arttı . Neden ağlıyordu benim Natasjam ? Ona bende sarıldım . Ağlamasını istemiyordum . O kadar çaresiz hissediyordum ki.

Natasja : Korktum (diye fısıldadı ) korktum .

Her şey bir anda mantıklı gelmeye başladı . Onu bırakacağımdan korkmuştu . Bu yüzden bana kızdı . Ah benim minik Natasjam .
Ama neden ben bu kadar uyudum ? Sorular cehennemindeyim . Kendimi hala çok yorgun hissediyorum .

Ben : Korkma

Diye fısıldadım Natasja'nın kulağına . Bir anda kendini çekti ve ben kocaman açılmış şaşkın bakışlara maruz kaldım .

Natasja : Konuştun...Sen konuştun .

Evet anlamında kafamı salladım ve sonra yere eğdim . Konuşmak istemediğimi ona nasıl anlatabilirim. Bilmiyorum . Beni anlamazdı . Zaten bana kırgın olan bakışları iyice bir küskün ifade olarak değişti . Ama merak ediyordu . Bunu çok net bir şekilde zihninden duyabiliyordum . Ama şuan hiç zihnini okumadan bunu duymuştum . Bu imkansızdı . Annem istemeden de sesleri duyabiliyordu ama ben okumadığım sürece hiç bir kişinin zihninden geçenleri duyamazdım . Ve sadece Natasja'nın değil . Çok fazla ses vardı . Herkes aynı anda konuşuyor gibiydi . Bir anda 'Susun !' Diye bağırmak istedim ama onun yerine kulaklarımı sertçe kapatıp olduğum yerde bacaklarımı kendime çektim . Bu nasıl bu şeydi ?

Birden tüm sesler sustu . Bir anlığına her yer karardı ama hemen kendime geldim ama kendimi yatağa yığılmaktan alamadım . Derin derin nefesler almaya başladım . Bana ne oluyordu ? Natasja bir şeyler söyledi . Çoğunlukla iyi olup olmadığım hakkındaydı. Bana şuan hiç küskün değildi . Zamanla onun önemini kazanmıştım. Natasjam , benim için endişeleniyordu . Yorgun bir biçimde elimi onun solgun yanağına koydum ve iyiyim anlamında kafamı salladım . Tam olarak kendime gelince düzeldim ve oturdum . Tüm sesler olması gerektiği gibi suskundu . Başına gelmeyen kalmamıştı . Hem bedenen hemde ruhen yıkılıyordum . Ne yapmıştım ben ki başıma gelenler bitmiyor . Annem , iyi insanların başına iyi şeyler gelir kötüler ise cezalandırılır demişti. Ama ben kötü bir şey yapmamıştım ki . Düşünmeye başladım . İki gün önce bayılmıştım . Yine o pırıltı vardı . Sarı toz gibi çıkan nefesim ve vücuduma yayılan enerji . Bu parıltıyı son gördüğümde olanları hatırladım . Üç ay ve ben daha da kötü oluyorum . Annecim... Annemi istiyorum !

Ölmek İçin Başka Bir Gün SeçHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin