Bölüm 12 - Nasıl ?

38 5 0
                                    

Natasja ?

O da burada . O iyi mi ? Lütfen iyi olsun . Kafasını kaldırmadı . Geldiğimizi duymuş olmalı ama bize bakmıyordu . Başı öndeydi . Bu iyi değil... Bu iyi değil !  Bayan Süper Başkana kaçamak bir bakış attım . Kapı eşiğinden neden dikiliyorduk ? Bilmiyordum . Kafam karman çormandı . Zihinlerden sesleri duyabiliyordum ama hepsi karmakarışıktı . Çözemiyordum . Bu sinir bozucuydu . 

Bir kaçamak bakış daha sonrası koşarak Natsja'nın yanına gittim . Yanına geldiğimde başı hala aşağıdaydı . Ellerini dizlerine koymuştu . Hiç kıpırdamadı . Korkumu umursamadan iki elini birden tuttum . Güven verecek kadar sıktım tepki vermedi .

Ben : Natasja ?

Yeniden tepki yoktu . Korkmaya başladım .

Ben : Natasja ? Cevap ver .

Sesim yalvarır gibi çıkmıştı . Neden cevap vermediğini bilmiyordum . Ağlamaya başladı . Tutamadım kendimi ve sarıldım . Sımsıkı sarıldım . Öyle ki bende ağlayacaktım . Bana kimse dokunmasın istemiyordum ama ne var ki o dokunsun . O ayrı . Natasja'm o benim . O kimse değildi .

İlk başta şaşırdı . Beni itecek zannettim ama öyle olmadı . O da bana sımsıkı sarıldı . Ağzından anlaşılmaz bir şekilde 'Violetta' kelimesi döküldü . Kıyamam ben sana... Kıyamam.. Yaşadığı korkuyu hissedebiliyorum . Halen daha korkuyordu . Ona yaşattıklarım için asla -ASLA- kendimi affetmeyeceğim . 

Ben : Geçti tamam . Geçti .

Dedim . Her ne kadar onu bırakmak istemesem de bir kol mesafesinden onu süzmek için geri çekildim . Vücudunda ufak tefek -cam kesiği gibi- kesikler harici pek bir şey yoktu . Oysa benim vücudumda ki bu ufak tefek yaralar hemen iyileşmişti . Ben böyleyken onun bu şekilde olması adil değildi . Bir elimle bir yanağını tutmak üzere , iki elimle bir yüzünü tuttum . Göz yaşlarını sildim . İnsanların zihinlerinin içinde olmanın en kötü yanı , o an o kişi ne hissediyorsa aynı anda onu hissetmektir . Şuan tam olarak onun zihninde olamasam da hissediyordum . Acıtıyordu . Ona bir daha asla aynı şeyleri yaşatmayacağım . Bir daha böyle bir aptallık yapmayacağım . 

Ben : Bitti artık . Koruyacağım seni , söz veriyorum .

Yanağını okşadım . Ağlaması yavaşladı . Ona bir mendil bulmalıyım . Ama beklemediğim bir şekilde arkadan itildim ve Natasja'nın yanındaki sandalyeye oturtuldum . Bayan Süper Başkanda karşımıza , kendi koltuğuna oturdu . Ellerini birbirine kenetledi ve çenesini ellerine yasladı . Natasja bana burada neler olduğunu bilmediğini açıkça belli eden bir bakış ile baktı . Ona gerçekten bir mendil bulmalıyım . Burnundan nefes alamadığı için ağzından nefes alıyordu . Çekinerek sormayı denedim.

Ben : Ben , Natasja için bir mendil alabilir miyim , lütfen ?

İlk önce bana sabit baktı ve sonra kafasını ellerinden kaldırdı . Bana kınar gibi baktı .

B. Süper Başkan : Bu kadar duygusallık yeter . (Duygusallık ?) Sizinle konuşmak istediklerim var . Arkadaşınla pek iyi bir sohbet edebildiğimizi söyleyemem . Bunun için hala çok küçük ama sen onun gibi değilsin değil mi Multiman'nin kızı ?

Ona şaşkınca baktım . Benden bir cevap bekliyordu . Natasja'da ne olup bittiğini anlamak için bir bana birde Bayan Süper Başkana bakıyordu .

Ben : Evet .

diye yanıtladım . Kısa ve özdü . B. Süper Başkan cevabımdan tatmin olmuş gibi bakıyordu . Natasja'nın bakışları ise üstümde sabitlenmişti . Bu konuşma nereye doğru gidecek merak ediyorum .

B. Süper Başkan : Güzel . Şimdi anlat . O depoda ne işiniz vardı ? Sizi kaçırdı mı ?

Bu soru çok doğrudan bir soruydu . Bakışlarımı ellerime indirdim . Kafamı tekrar kaldırdığımda bir çift, beni bekletme diye bağıran gözle karşı karşıya kaldım .

Ölmek İçin Başka Bir Gün SeçWhere stories live. Discover now