Bölüm 15 - Azim

52.1K 3.1K 277
                                    

Kapıyı yavaş yavaş araladım. Boş ve loş koridorda tüm gözlerimi gezdirdim. Kimse görünmüyordu. Hızla koridoru yürüdüm. Ve merdivenlerden elimden gelen en sessiz şekilde indim. Çıkış kapısına geldiğimde çekip araladım ve kendimi dışarı atıyorken, her şey bitiyorken arkamdan biri seslendi.

"Nasıl yardımcı olabilirim?"

Arkamı yavaşça döndüğümde Ali'yi ilk kez takip ettiğimde yanında gördüğüm tuhaf adamlardan biriyle göz gözeydim. Ortam loştu ve aramızda mesafe vardı ama tanımıştım.

Ben uyduracak bir cevap arıyordum. O ise bana doğru yürümeye başladı. Kaçasam yetişir mi diye düşündüm. Yetişirdi.

"Kime bakmıştınız?" dedi ve yeterince yaklaşıp kız olduğumu gördüğünde "...küçük hanım?" diye ekledi.

Hızla cevap verip ayrılmaya çalıştım. "Ben ben yanlış geldim sanırım. Kusura bakmayın çıkıyordum. "

Adam yarıya kadar açık tuttuğum ve loş ortamı aydınlatan kapıyı eliyle kapattığında sıçrayıp geri çekildim.

"Anladım. " dedi ve bana bakmaya devam etti.

Hiçbir şey yapmıyordu. Sessizlik sinirlerimi geriyordu. Bir yumruk atıp uzaklaşabilmeyi istiyordum. Ama yapamayacağımı bildiğim için kaşınan elime hakim olmaya çalışıyordum.

"İzin verirseniz gitmeliyim. " dedim kendimden emin bir sesle.

"Tabi. Ama önce gerçekten neden burada olduğunuzu söylemelisiniz?"

Başka çarem yoktu. Gerçeğe yakın bir yalan sallamalıydım. "Ali'nin okul arkadaşıyım ben. Ona bakmaya gelmiştim. Ama gelmemeliydim sanırım. " deyip sırıttım.

"Hımmm.." dedi dövmeli eliyle çenesini ovuştururken.

"Buraya bayan arkadaş getirmeme konusunda anlaşmıştık ama... Neyse..." deyip kapıyı açtı.

Bayan değil kadın demek istedim. Dilimi ısırdım.

Bana bayan demesinden daha kötüsü adamın kafasında kurduğu senaryoyu gözlerinden okumamdı. Muhtemelen kıpkırmızıydım şu anda.

"İyi günler!" deyip kendimi dışarı attım.

Hızlı adımlarla sokağı yürüdüm. Ve biraz uzaklaşınca koşmaya başladım.

Koşmak çok güzeldi. Özgür hissettiriyordu.

*****

Bir banka oturmuş cep telefonumu açmıştım. Ezgiden cevapsız aramalar ve mesajlar vardı. Eve uğramadım mı yoksa erken mi çıktım anlayamamıştı ve babama çaktırmadığını ama çok endişelendiğini söylüyordu. Kerem öldüyse bile polis henüz benim yaptığımı anlamamıştı demek ki. Dirseklerimi dizlerime dayadım ve çenemi ellerime yasladım. Biraz düşündüm sonra yazmaya başladım.

Erkenden çıktım ve çıkarken odamı kilitledim beni merak etme.

Tam bu sırada tanımadığım bir numaradan bir mesaj geldi.

Bir sıkıntı yok, herkes iyi durumda merak etme. -Ali

Omuzlarımdaki yük tamemen kalmıştı. Telefonumu geri kapattım ve hızlı adımlarla elimdeki adrese yürümeye başladım.

Sokak DövüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin