Bölüm 40 - Kulüp

33.9K 2.1K 302
                                    

"Yapabilirsin değil mi?"

"Evet elbette."

"Haydi göster kendini koçum."

Kesik bir nefes aldım ve arabanın kapısını tek çırpıda açtım. Yağmurun altında, hızlı ama dikkat çekmeyen adımlarla benzinliğin marketine yürüdüm.

Havanın soğukluğuna rağmen belimdeki silah alev almış gibi hissediyordum. Ama odaklanmalıydım, tereddüte hataya yer yoktu bu işte.

Önce kapının sağındaki raflarda bir şey alır gibi gezindim. Kısa bir gözlemden sonra doğru zaman olduğundan emin olunca belimdeki tabancayı çıkardım ve 3 el güvenlik kamerasına ateş ettim.

"CANINI SEVİYORSAN KASAYI BOŞALT! HEMEN!"

Kasadaki orta yaşlı adam paniklemişti. Tüm bedeni gözle görülür bir biçimde titriyordu.

Buğulu camların ardından dışarıya bir göz attım. Yağmur aynı asabiyetle asfaltı dövüyordu.

"BOŞALT LAN KASAYI! ŞU POŞETE KOY!"

Adam ona fırlattığım market poşetine kasadakileri koyuyor bir yandan da "Lü-lü-lütfen çocuklarım va-var benim." diye geveliyordu.

"Anladık çocukların var! HIZLI DİYORUM SANA!"

Sanki saniyeler birer asır gibiydi. Kalbim yerinde rahat durmuyor, göğüs kafesimi yumrukluyordu.

Adam sonunda bana poşeti uzattığında bana söylendiği gibi havaya tek el daha sıktım ve koşarak benzincinin önünde beni bekleyen arabaya yöneldim.

Ama bir anda hiç beklemediğim bir şekilde ıslak yere yıkıldım. Üzerimde deri ceketli biri vardı.

"Ali!"

Gözlerimi inanmaya çalışırcasına kırptım, beni yere deviren kişi Soner Abiydi. Deniz'i dövüşlere çalıştıran hocası!

 Deniz'i dövüşlere çalıştıran hocası!

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Soner abi!"

Birbirimizin yakalarını sımsıkı tutuyorduk. Ama donakalmıştık.

Arabadan duyduğum korna sesi beni tekrar kendime getirdi.

Sadece "Kusura bakma." dedim ve orta yaşlı adamı beklemediği bir yumrukla kendimden uzaklaştırdım. Sert bir yumruktu çünkü başka şansım yoktu. Onun için de benim için de en iyisi bu olacaktı.

Ben kendimi arabaya attığım anda hatta henüz tam olarak atmadan araba çalıştı ve tekerleklerden çıkan kulak tırmalayıcı sesle her şeyi arkamızda bırakarak uzaklaştık. Nefes nefese bir halde elimdeki poşeti Vale'ye uzattım.

Sokak DövüşüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin