GERÇEK EVREN

77 10 0
                                    

Can ciğer kuzu sarmalar ... Yine bennnnn :) . Çok geciktim fakat söz daha sık bölümlerle telefi edeceğim . Keyifli okumalar ... Emeğe saygı millet . Yorumlarınızı bekliyorum .

*****
Zexis in yayına aniden dalmasıyla tepeden baktığımız kocaman robot ve Zexis i andıran uzaylı ( kime göre neye göre ) topluluğu tüm coşkusunu yitirmişti . Her yerden dumanlar çıkıyordu. Topluluğun elinde değişik renkte ışıklı topları vardı . Havadan yeri tarayan negotium un raporlarına göre bunlar duygu toplarıydı ve kişinin duygularına göre renk değiştiriyorlardı. Retixte yöneticiye karşı gösterilen sınırsız saygı ve sadakatin sembolü olarak kabul ediliyormuş çünkü toplar duygular konusunda asla yalan söylemiyorlarmış.

Zexis konuştuğunda havada olan toplardan bazıları aşağı inmişti ve renkleri değişmişti . Evrenin ise mikrofonun başında tıpkı bir siyasetçi gibi iki yana açtığı kolları asılı kalmış ,Sırıtışı yüzünde donmuştu.
Topluluktan da yavaş yavaş gürültüler yükselmeye başlamıştı . Fakat Evren bozuntuya vermedi . Ellerini indirip suratına gevşek bir gülümseme yerleştirdi. Zekiydi . O da bunun farkındaydı . Fakat Zexis ı fazla hafife alıyordu .

"Anlaşılan birileri hala Laboratuvarı bulamamış. "

Zexisi biraz tanıyorsam buna cevap vermeyecekti tabiki . Sadece küçükken aşık olduğum, biçimli dişlerini açığa çıkarmadan oluşturduğu hafif tebessümü oluşacaktı suratında . Fakat içimden bir ses onun artık tanıdığım Zexis olmadığınıda söylüyordu. Olgunlaşmıştı. Sadece hayatını bilgiye adamış bir âlimde olabilecek bir ifade taşıyorudu suratında. Bu yaşlanma değildi . O ... sanki artık bir amaç için yaşıyordu . Mutsuzdu. Bana baktığı her seferde gözleri bana sessiz birer özür gönderiyordu. Negotium kafamdakileri okumuş olacak ki ekranımda Zexis in görüntüsü belirdi . Tıpkı hayal ettiğim gibi bir bakış atıyordu . İstemsizce gülümsedim bende . O benim ailemden kalan tek parçaydı. Onu kaybedemezdim.

Evreni ise henüz tanımıyordum. O sertti . Asiydi. Ayrıca... canlı gibi davranan bir makineydi sanki. Birşeyler arıyordu. Daha doğrusu birini... Rüyamda gördüğüm kızı. Reynayı...

Ben o değildim . O da bunu biliyordu .Fakat ısrarla onu bende arıyordu .Aslında Zexis de aynı kişiyi koruyordu. Fakat o artık benim o kız olmadığımın bilincindeydi. Bir taraf seçmem gerekse bu yüzden bu Zexis olurdu . Ailemden kalan son parçayı , Yaşadıklarımın içinde tek dayanak noktamı da kaybedemezdim . Derin bir nefes aldım . Kalabalık hala haraketsizdi . Ama yavaş yavaş uguldamalar yükselmişti . Evrenin ise suratı gittikçe ekşiyordu. Eline mikrofonu aldı .
Topluluk üzerindeki etkisini kaybedemezdi. Fakat konuşamıyordu . Ne diyebilirdiki zaten . Retixliler duyduğum kadarıyla bölünüyordu. Bir taraf ulu mucize kumandan Zexis ı tutarken bir taraf gücünden şüphe edilemeyecek koca önder Evreni tutuyordu . Dünyalılardan nefret edenler ,bu insandan korkuyorlardı.

Tüm bunlar olurken içinde bulunduğum swata yeni emirler yağıyordu . Ana fikir : Zexisi bul ve yok et !

Swatı haraket ettirdim . Gördüğüm herşeyi ( zexisin içinde bulunduğu swat dışında) tarayıp raporları ana veri hattına yüklemeye başladım .
Son olarak Evren robotların halka karışmasını ve içlerinde aramalarını emretti. Zexis in şekil değiştirdiğini düşünüyordu anlaşılan. Yere emirle beraber iniş yaptım ve siyah beyaz askerlerle birlikte korkmuş halkı yaş grubu ayırmaksızın taramaya başladım . Hepsinin gözünde büyük bir korku okunuyordu. Evrenden nefret etmeye başlıyordum. Küçük ve hızlanan bip sesleriyle durdum .bu Zexis ti. Bir swat onu taramak üzereydi . Ne yapabilirdim ! Ağlamak üzereydim .Kendimi tutamadım . Hızlı bir şekilde Zexisin enkaz gemisinin arkasına geçtim . Swat tan negotium sayesinde kurtuldum ve onunla iletişim ağına bağlanarak konuşmaya başladım .

DENEY : BEYİNWhere stories live. Discover now