8. Bölüm

2 1 0
                                    

Merhaba arkadaşlar bu bölümde başka biri tarafından olsun istedim . İyi okumalar....

Multi medya'da Çağın'ın kardeşi Dolunay...

Çağın'nın ağzından**

Sabah alarmın sesiyle uyandım.Hemen apar topar kalkarak üzerimi giyinmek için dolabıma yöneldim.Üzerimi giyinip banyoya girdim saçlarımı elimle düzeltip aşağa indim.Kız kardeşim Dolunay kahvaltı yapıyordu.Yanına gidip yanağından öptüm."Günaydın Dolunay"dedim gülümseyerek.O ise benim aksime somurtuyordu.

"Neyin var dolunay " diye sordum."Abi babamdan barbie bebek istedim kızdı.İşe gitti"dedi.Bu adamı anlamıyorum.Sadece küçük bir şey istemişti.Babam hem okulun müdür olmakla birlikte bir de şirketi yönettiyordu.Babam okuldaki gülümseyen adam değildi.O sadece dışarıdaki kişilere karşıydı.

Annemin ölmesinden sonra sadece zorunlu kalmadıkça gülümsemiyor.Aksine daha agrasif bağırıyor çağırıyor.Hatta bir kere Dolunay'a tokat attığana şait oldum.Ne hakla vurdu.Halla sinirliydim o olay yüzünden.

Kahvaltımı yapıp hızlıca evden çıktım.Spor arabama binip okula doğru sürmeye başladım.Okulumuz 2 gruptan oluşuyor Zenginler yani bizimkiler oluyor bu grupta Fakirler bunlarda diğerleri bu grupları ben kurmadım kendi aralarına oluştu.

Okula geldiğimde herkes bahçedeydi.Arabamı park edip bizim grubun çardağına doğru yürümeye başladım."Selam  gençlik!" dedim . Bütün grup beni fark edip aynı anda "Selam " deyip geri birbirleri ile konuşmaya devam ettiler.

Bahçeye baktığımda Güneş'in gelmediğini fark ettim.Nedenini bilmediğim bir şekilde alışmıştım sınıf arkadaşıma. Güneş'e alıştım ama o yanındaki çocuğa alışamadım. Arda mıydı ismi ne ?

Her zaman ki gibi buse bana yılışıklıklarını yapmaya başladı.Öpmeye çalışıyo felan filan işte.Buse'yi görmemezlikten gelerek bahçeyi incelemeye devam ettim.Girişte Güneş ve o çocuk vardı.Birbirlerine bir şeyler anlatıyolardı.Ve bir yandan gülüyolardı.Eminim sevgilidiler .Bizim grupdaki bütün erkeklerin Güneş'e baktıklarını fark ettim.Bu benim sinirlenmeme sebep olmuştu.

Neden sinirleniyorum ki ?

Güneş ve o yanındaki okulun binasına girdiler.Ardından zil çaldı.Hemen çardakta ayrılıp binaya girdim.Sınıfa girip sırama oturdum.Sınıfta birkaç tane kız ve güneş vardı.Güneş'in yanına gidip"Selam güneş " dedim.O ise beni duymamıştı çünkü kulağında kulaklık vardı.Yanına gidip oturdum ve kulağınki kulaklığın birini aldığımda irkildi.

Kulaklığı taktığımda yabancı bir müzik dinliyordu.Müzik zevkine bayılmıştım.güneş bana 'sen ne yapıyorsun' dermişcesine bir bakış atıyordu."Müzik zevkin çok güzelmiş"dedim pişkin pişkin sırıtarak.O bir şey söyleyeceken sözü kesip"Okulda telefonu açık tutmak yasak bende söylemeyeceğim"dedim ve göz kırptım.Kulağına yaklaşarak sessizce"Çünkü benim telefonumda açık"dedim.Ve gülümsedim.Sınıftaki diğer kızlar bizi izliyordu.Eminim 5 dakika sonra buse'nin kulağına gidecekti.

Sınıfın girişine baktığında arda'nın geldiğini gördüm.Suratı bir karıştı.Acaba dövdülerde o yüzden böylemiydi.İnşallah dövmüşlerdi.O dövenin de ellerine sağlık... :)

yanımıza geldi ve ilk bana baktı ardından güneşe dönüp."Güneş bi gelsene konuşalım " dedi.Güneş ayağa kalktı ve birlikte sınıftan çıktılar.

Güneş'in ağzından**

Arda'nın beni yanına çağırmasıyla birlikte sınıftan çıktık.Arda'nın suratı beş karıştı eminim yine bir şey olmuştu veya olacaktı.

Güneş'in Hikayesi (ARA VERİLDİ)जहाँ कहानियाँ रहती हैं। अभी खोजें