The Last | y∞nmin

11

MinYoongi

Kemik iliklerime kadar hissettiğim acıyla bacağım tutuyordum. Bizi bulmuşlardı. Ayağını hissetmiyordum.

-Jimin ne yapacağız?

-Hyung aklıma bir fikir geldi ama bana güvenen gerekiyor.

-Ne yapacağız!
Sinirle soluduğum nefesim ile hemen konuya girdi.

-Hyung atlamamız gerek...Oraya doğru hızlıca yuvarlanırsak göle düşeriz ve akıntı bizi o evin büyük gölüne sürükler.  Biz uzun yoldan gideceğiz ve onlar bizi aradığında bulamayacaklar.

-Jimin sen delirdin mi!?

-Hyung yapabileceğimiz başka -hızlı- bir seçenek var mı?

Biraz düşündüm benim için en hızlı olan yol buydu.
Ve başkada çaremiz yoktu. Kafamı olumsuz yönde salladım.

-Şimdi bana tutun. Ve derin bir nefes al!  1 ve 2  şimdi!

Aşağı yuvarlanmaya başladığımızda Jimin'i daha sıkı tutmaya başladım.

Göle düştüğümüz an bileğimi giren ağrı ile biraz çırpındı.  Jimin'i sıkı tutmaya çalışarak gözlerimi açık tutmaya çalıştım. Ama nefesim tükeniyordu.

Jimin'in turuncularına son kez bakıp ciğerlerime suyun giriş yapmasına izin verdim.

Avcumun içinden kayan elleri bir daha tutmaya yeltenemedim.

》》》》

Ağzımdaki suları fışkırtarak  bedenimi yana çevirdim.  Ani bir öksürük krizine girdim. Ve ciğerlerime oksijeni doya doya çektim. Ağrıyan bedenim daha da ağrımaya başlamıştı.

Kendimi hafiften kaldırarak etrafa bakmaya başladım.
Karşımdaki yazlık ev tüm ihtişamıyla duruyordu. Islak sarı saçlarımı yana sallayarak suların akmasını sağladım.

Etrafa bakınmayı bırakıp Jimin'e bakmaya çalıştım. Ama yakınımda yoktu. Bedenim endişe dalgasıyla irkildi.

Ona bir şey olduysa ben ne yapardım?

O beni uzun olan uykumdan uyandırmıştı. Beni hayata bağlamıştı.

Yavaşça doğrulmaya çalışarak ayağa kalktım. Dolan gözlerimin önümü bulanıklaştırması ile etrafta Jimin'i arıyordum.

Gölü boylu boyunca bakmam gerekiyordu. Her yerde olabilirdi.
Onu bulmalıydım.

-Jimin! Jimin!

Öksürmeye devam ederken yeşilin üstündeki turuncularla  ona ulaşmaya çalıştım. Bedeni boylu boyunca ordaydı.

Yanına zar zor gittiğimde bedenini düzeltip göğsüne bastırmaya başladım.
Ağzından çıkan sularla burnunu kapatıp ağzına hava vermeye başladım.

-Jimin hadi Jimin!

Masaj yapmaya devam ettim.
Ve öksürmeye başladı.

-Tanrım ah Tanrım sana çok teşekkür ederim.

Derin nefes alıp olduğum yere attım kendimi.
Hala öksürmeye devam ediyordu. Yanına yaklaşıp yerde yatan bedene sarılmaya başladım.

-Seni kaybettiğimi zannettim. Çok korktum Jimin...

Gözlerimdeki yaşlar ıslak göğsünü daha da ıslattı.

Kısık sesiyle:

-Hyung hala buradayım ve her zaman yanında olacağım...

Bedenimi hafifçe kaldırıp yüzüne uzun uzun baktım.
Ve dudaklarına narin bir öpücük kondurdum.

-Hadi Jimin toparlan bu eve girmeye çalışmalıyız...

Bölüm Sonu

Y/N : Bölümler geç geliyor çünkü bir internet bir ara çöktüğünden dolayı ikincisi ise dersler yoğunlaştı sınav haftası yakın her hikayeye bir bölüm atmaya çalışıp sınav haftasına girip geri dönüceğim.  Öyle umuyorum.
Bugünlerde çok boş bıraktım burayı Üzgünüm ..