Merhaba ben sapık ( jerza texting )

ben senin belanım

   " hayııııııır " diye olabildiğince yüksek sesle kızıl saçlı kız acılı bir çığlık atarken... göz yaşları içinde " ne demek bütün ay boyunca tatlı yememek bu spor eğitmeni kendini ne sanıyor. " diye isyan ediyordu. Okul çıkışında evine doğru yürürken arkadaşı moral vermek istercesine omuzundan tutarak " yapma erza bunu senin iyiliğin için istedi. Gün de üç öğün tatlı yediğin için şeker oranın çok yüksek " dedi. Ağlamaklı bir şekilde arkadaşına bakarak " ama bir ay Mira cinayet gibi bir şey bu " dedi. Mira hiç itiraz istemediğini belli eden bir tavırla " hiç itiraz etme o spor salonunda bulunmak istiyorsan hocanın dediklerini yap ak sorundasın " erza ya göz atarak " yoksa amacından vazmı geçtin " dedi. Erza bunu duyduğunda yanakları kıpkırmızı kesilip tüm utangaçlığıyla " tabikide unutmadım " dedi. Mira erzanın önünde durup işaret parmağını uyarıcı bir tavırla kıza doğrultarak " bak erza artık son sınıfsın ve hakkında her şeyi bildiğin adamla daha bir dakika süresince bile konuşamadın " dedi. Erza itiraz edercesine yumruklarını önünde sıkıp sallayarak " Hayır onunla tam 1:17 saniye boyunca yüzyüze bakıp konuştum. " dedi.

   Mira şaşkın bir şekilde " hadi canım nasıl oldu " dedi.

   Erza elindeki kağıtları önündeki adama doğru uzatıp eğilerek heyecanı sesine yansıyıp yükselerek " je jellal s-san bu ka-kağ-kağıtları sensei size vermemi istedi " dedi. Jellal aniden önünde böyle bağıran kıza başta şaşkın bir şekilde baktı. Sonra kekeme olduğunu düşünüp anlayışlı bir gülümseme sergileyip  kızın ellerinden kağıtları alarak " teşekkür ederim " diyerek arkasını dönüp gitti.

   Erza mutluluktan yanakları kızarmış " bana teşekkür etti " dedi. Mira şaşkınlıktan gözlerini devirerek " umutsuz vakasın " dedi. Erza alıngan bir şekilde yanaklarını şişirip diğer tarafa bakarak " ne yaa " dedi. Mira kollarını önünde birleştirip başını yan yatırarak " sapık gibi onu takip edip fotoğraflarını çekerken ki cesaretinin onda birini onunla konuşurken göstersen çoktan tavlamıştın " biraz ima getirip sırıtarak " hatta yatmıştın bile " dedi. Bunu duyduğunda erzanın kulaklarında buharlar fışkırırken kıpkırmızı bir şekilde " yatmak " aklı tamamen gitmişti " ben onla " diye söylenirken.... Mira kızın beyninin yandığını anlayıp suratına bir tane tokat patlatıp " kendine gel " dedi. Erza ağlamaklı bir şekilde acıyan yanağını ovuştururken , Mira yol ayrımına geldiklerini anlayıp erza ya dönerek " neyse burda ayrılıyoruz  " kızı inceleyerek " bu akşam jellal sana mesaj atacakmısın " diye sordu. Erza bütün kararlılığıyla başını sallayarak " yapıcam" dedi.

Akşam olduğunda erza yatağına uzanıp derin bir nefes aldıktan sonra telefonunu açarak

Gizli numara : senin gittiğin spor salonu yüzünden bir ay boyunca tatlı yiyemeyeceğim.

  Jellal: anlamadım.

Diye cevap gelince erza sevinçten çığlıklar atıp deli gibi sıplayarak " cevap yazdı cevap yazdı " diye bağırıyordu. Alt kattan annesinin uyarıcı sesini duyunca kıpkırmızı kesilip hemen yerine oturmuştu.

Gizli numara : ne demek anlamadın birde okulun dahisi olacaksın

Jellal: ne oluyor yaa

Gizli numara:  ilk gördüğüm günden beri deli gibi sana aşığım

Jellal: ahhh tamam bu sefer ki iyiydi beyler ama daha yaratıcı olmanızı tavsiye ederim

Gizli numara : ne alaka be ben senin salak arkadaşların değilim.

Jellal: ne demek istiyorsun kimsin sen

Gizli numara: senin belanım :)