63. bölüm (Sonsuz güven..)

420 40 89
                                    


Merdivenlerin bittiği yere geldiğimde derin bir nefes aldım. Ayak sesleri duyuyordum. Yaklaştıkça gerginliğim artıyordu. Sapığım yerine Sehun'u görünce gerginliğim yerini paniğe bıraktı.

"Chanyeol?"

"Sehun? Neden geldin? Onunla buluşacağım. "

"Ne?"

"Hemen kaybol dostum. Yoksa yanıma gelmeyecek."

"Chanyeol.."

"Lütfen Sehun. Şimdi sırası değil. Git hadi."

"Ben.."

"Evet?"

"Chan.."

Başını eğdiğinde başımdan aşağı kaynar sular dökülmüş gibi hissettim. Şaka olmalıydı..

"Ah hayır! Bendim demeyeceksin değil mi? Tüm bunların saçma bir şaka olduğunu söylemeyeceksin!"

"Chanyeol ben.."

"Küçük bir şaka yapmak istedin ve büyüdü? Öyle mi? Bunu mu diyeceksin?"

Sessizce duruyordu. Hayatımda daha büyük bir ihanete uğramayacağımı düşünüyordum. Bana en yakın olan insan tarafından kandırılmıştım.

"Gerçekten mi? Söyleyecek tek kelimen bile yok mu Sehun! Lanet olsun!"

Yanından geçip merdivenlere yöneldiğimde zorlukla duyduğum bir ses tonuyla mırıldandı.

"Chanyeol ben.. Seni seviyorum.."

Ayaklarım olduğu yere çakıldı. Sevmek? Bu.. Gerçekten şaka gibiydi. Yoksa yaptığı şakaya devam mı ediyordu?

Yanına gidip kendime çevirdim. Gözlerinin içine bakıyordum. Şakayı daha iğrenç boyutlara getirmemesi için son bir şans veriyordum.

"Ne? Ne dedin sen? Ne söylediğinin farkında mısın?"

"İtiraf edebilmemin başka bir yolu yoktu."

"Peki tüm o yaşananlar? Bu lanet şeyin bir şaka olduğunu söyle Sehun! Hala o iğrenç şakaya devam ettiğini söyle!"

"Chanyeol.."

"Ya Jongin? Aylardır tüm olup bitenler?"

"O sadece aşkımı dinleyen bir dost."

"Dostunla mı öpüşüyordun?"

"Biz öpüşmedik Chanyeol! Dudaklarımızın birbirine değdiğini gördün mü? Sadece öpüşüyormuş gibi duruyorduk. "

"Peki ya doğum günün? Planımdan haberin vardı."

"Nasıl yani?"

"Mesajlaşırken sana yaptığım sürprizden konuşmuştuk. Bilmiyormuş gibi davranırken gerçekten iyiydin. Yalan yeteneğin çok yüksek!"

"Ben.. Bunu gerçekten bilmiyordum. Yani o mesajı görmedim."

"Cidden.. Kimle konuşuyordum o zaman?!! Birkaç kişi mi yapıyordunuz?!"

"Ben hasta olduğumda veya yanında olduğumda Jongin benim için birkaç kez mesaj atmış olabilir. Onun dışında telefonumdaki ikinci hattan yazıyordum."

"Peki ya birkaç gün olmayışın? Basket takımından biri olduğunu düşünmem için mi yaptın?"

"Aslında o sadece bir taktikti.. Yani belki özlersin diye.. Denk geldi diyelim.."

Sinirden ellerim titriyordu. Sakin kalmaya çalışarak yumruğumu sıktım ve devam ettim.

"Doğum tarihleri? Beni kandırırken hem Yifan hem Yixing'in doğum günlerini kullandın. Bunu hiç fark etmeyecek miydim?"

"Chanyeol.. Ben sadece.. O an düşünürken aklıma ilk onlar geldi. İkisiyle de doğum günlerini öğrenecek kadar yakın değildin."

"Sehun ben.. Ben gerçekten inanamıyorum."

"N-neden? Seni seviyor olamaz mıyım?"

"Ben de seni seviyorum Sehun. Ama dostum olarak.. Kardeşim olarak.."

"Acıtıyor sus!"

"Acıtıyor mu? Tanrım! Sinirden delireceğim! Aylardır benimle oynuyorsun sen! Etrafta araştırırken, sana anlatırken, Yifan olduğunu düşünürken ve sonra Jongin olduğuna kendimce emin olduğumda.. Hepsinde en yakınımdaydın Sehun! O hallerim seni eğlendirmiş olmalı!"

"Asla! Ben sadece itiraf edip rahatlamak istemiştim. Neden beni anlamaya çalışmıyorsun."

"Ben salak gibi etrafta dolanırken sen anlamaya çalıştın mı?"

"Chanyeol ben.. Ben çok üzgünüm."

Başta kendini tutmaya çalışsa da artık herhangi bir çaba sarf etmiyordu. Sehun benim için özeldi.. Ama olanları hazmedemiyordum. Aylardır içinde bulunduğum durumu izlerken susmasını kaldıramıyordum.

Ağlamasını daha fazla görmemek için tekrar merdivenlere yöneldim. Aşağı indiğimde herkesin gitmiş olduğunu gördüm. Demek hepsi bu işin içindeydi..

Sinirle yanlış bir şey yapmamak için koltuğa oturdum. Ayak seslerinden Sehun'un geldiğini anladım. Daha ciddi bir ifadeye bürünüp başımı boşluğa çevirdim.

"Chanyeol.. Beni dinler misin? Hm? Anlatmama izin ver."

"Seni dinlemeyeceğim Sehun. Şuan seni görmek bile istemiyorum."

Aylardır yaptığının aksine tek kelime etmeden arkasını dönüp gitti. Hayatımın en büyük şokuydu bu. Başlarda şakayla karışık sorsam da bir kez bile şüphelenmediğim tek kişi beni parmağında oynatmıştı. Onu karşımda gördüğüm an yalnız kalmıştım ben. Dünya üzerinde sonsuz güvenebildiğim tek insan hayatımdan silinmişti..

What's Up? 2 ✓Where stories live. Discover now