BENİMSİN

BEBEĞİM

    Uyanmaktan nefret ediyorum. Neden 7/24 uyumuyoruz ki anlamıyorum. Yataktan mızmızlanarak kalktım lavaboya gittim. Elimi yüzümü yıkadıktan sonra saçımın ne kadar dağıldığı fark ettim. Tarakla saçıma şekil verdikten sonra aşağı indim. Annem yoktu kesin hala uyuyordur. Mutfağa girdim kahvaltı hazırlamak için. Aslında yemek yapmakla aram iyi değildir hemde hiç iyi değildir ama mecbur annem canı istediğinde yapardı sadece o yüzden her gün kahvaltıyı hazırlamak zorunda kalıyorum.

    Kahvaltıyı hazırlamıştım. Tam annemi çağırmaya gidicekken annem merdivenden indi. Birbirimize günaydın dedikten sonra masaya oturduk. Kahvaltı çok sessiz geçmişti. Sanki tıp oynamış gibiydik.  Kahvaltıdan sonra annem içeri gitmişti bende tabakları makineye dizdikten sonra içeri geçtim. Annem düşünceli görünüyordu. "Anne" dedim düşüncelerinden ayrılıp bana baktı " efendim Simay" seside garipti. " Bir sorun mu var" annem bana tamamen dönüp ellerini birbirine bağladı " Yağız bana hep soğuk davranıyo"  annemin  bunu demesiyle kafamda zafer işaretleri gözüktü. Şuan anneme belli etmemek için üzüntülü bir ses çıkarıp "sen öyle zannediyosundur" dedim. Annem başını hayır anlamında salladı " beni öpmüyor bile " dedi. kendimi göbek atmamak için zor tutuyorum. "Peki benim sizi gördüğüm akşam. o zaman öpüyodu" dedim. annem afaladı ve "ben öptüm zorla zaten beni itti" dedi. Şuan ki mutluluğumu hiç bir şeye değişmem. Yağız annemi sevmiyordu. Ve anneme üzülmedim obunları hak ediyodu hemde fazlasıyla.

        Annem hava almak için arkadaşlarıyla buluşmaya gitti. anca akşam gelirdi bende kafa dinlemek için evde kaldım. Hala üstümü değiştirmemiştim saçımda topuzdu. ayaklarımı masaya uzattım ve elime kumandayı aldım. televizyonda ilgimi çeken hiç bir şey yoktu. bende müzik açtım. Birden kapı çaldı. Annemin akşam gelmesi lazımdı neden erken geldiki şimdi. Kapıya açmak için rahatımı bozdum. kapıyı açtım ve tam karşımda duruyordu. yutkundum ve içeri davet ettim. "Annem arkadaşlarıyla buluşmaya gitti" dedim annem için geldiğini bildiğim için. "Ne güzel" diyip çapkınca gülümsedi. anlamamıştım neden güzel demişti annemin gitmesine. Bana yaklaştı sadece yüzüme baktı. o böyle bakınca aklımdan neler geçio bir bilse acaba onu şimdi öpsem bir şey dermi. ya derse  bunu yapamam aramızdaki sessizliği bitirmek için "neden geldin" demiştim. iyikide geldi onu görmüştüm. Kirpiklerine kadar ezberleğim yüzü özlemiştim. Bana daha çok yaklaştı bu sefer burunlarımız birbirine değecek kadar yakındık. Elleri belime gitti beni kendine çekti. Bunları yapması hoşuma gidiyordu. O yüzden itiraz etmiyordum. Gözlerine baktığımda dudaklarıma bakıyordu bu benk gülümsetmişti. Gözünü bana çevirdi. Bu sefer ben onun dudaklarına bakıyordum ve daha fazla dayanamayacağımı anlayıp dudaklarını benim dudaklqrımla birleştirdim. Beni duvara sert bir şekilde yapıştırdı. Canım acısada dudaklarımızı ayırmadım eli aşağı inmeye başlamıştı. Bende elimi Yağız'ın saçlarına daldırdım. Elleri kalçamı sıkıyordu. Ağzımdan inleme çıktı. Yağız bunu duymuş olacakki dudaklarımızı ayırdı ve boynumu emmeye başladı cidden bu adam her sekilde kendini aşık ediyordu. Birden zil çaldı. Hemen Yağız'ı ittim.Oda bende kendimizi toparladıktan sonra kapıyı açtım. Gelen annemdi. Yağız'ı görünce gülmeye başladı. Ve yağıza sarıldı. Yağız anneme sarılmıyordu. Annem sarılmasına son verip "ne zaman geldin"dedi. Hemen lafa atladım "yeni geldi annem yok dedim yam gidicekken sen geldin" dedim. Ah ne güzel uydurdum demi. Yağız bana bakıp sinsice güldü. Bende sadece gülümsedim. "Sen geldiğine göre ben gidiyorum" yağız'ın bunu söylemesine annem afaladı. Kapıdan uğurlarken annemin içerde oluşuna baktı ve kulağıma yaklaşıp "devamını en kısa zamanda yapıcaz bebeğim" dedi ve gitti. Tanrım ölüyorum. Sözleri kafamda çınlıyordu. En kısa zamanda devamını yapmak istemişti. Ve bana bebeğim demişti.Galiba hayallerim gerçeklesiyordu.