FİNALL

9.9K 140 91
                                    

    Sabah bir telaşla yataktan fırladım direk banyoya koştum. kısa bir aldıktan sonra saçımı kuruttum ve düzleştirdim. Bugün güzel olucaktım çok güzel. Dolabımdaki düzenli bir şekilde astığım elbisemi giydim ve aynanın karşısına geçtim. Evet işte buydu tüm güzelliğim tamamen ortadaydı. Makyaj masama geçtim ve çok aşırıyı kaçmayacak şekilde makyajımıda yaptıktan sonra Çağrı'ya beni alması için mesaj attım ve aşağı indim. 

   Elbisemin kırışmaması için ayakta bekliyordum Çağrı'yı ama şuan ağaç olmuştum bu çocuk ne zaman gelicek. Zilin çalmasını duydum ve kapıya doğru yürüdüm kapıyı açtığımda Çağrı yerine Yağız'ı gördüğümde büyük bir oha oldum. 

  Yağız yüzüme değilde elbiseme bakıyordu. Kaşları çatık ve adeta kulaklarından ateş saçıyordu

"Bune lan" diyip üstüme üstüme gelmeye başladı. Korkudan ayaklarım arka arka gidiyordu. 

"Neden güzel olmamış mı?" ben cidden kaşınıyordum. Bu sözüm Yağız'ı daha çok öfkelendirmişti.  

"Siktirme şimdi elbiseni git değiştir onu" diyip beni kolumdan çekip beni yukarı çıkarmaya çalıştı ama buna izin veremezdim bugün parti var ve benim güzel olmam lazım.

"Hayır bugün güzel olmam lazım Yağız lütfen sadece bir gün" yalvarmaktan başka şansım yoktu. 

Yağız'ı biraz daha ikna etmek için yaklaştım ve kollarımı boynuna doladım dudaklarına yaklaştım küçük bir öpücük kondurdum ve geri çekildim. Tabi Yağız daha fazla beklediği için 

"Bu kadarcıkla ikna olmayacağım demi" dedi sinsi bir gülüşle. Bu sefer daha çok yaklaştım ve  tam öpücekken geri çekildim Yağız bu hareketime afaladı ve ters ters bakmaya başladı 

Şirin görünmeye çalışarak "Sadece bir gün" dedim elbisemi kasdederek 

Yağız bir of çekip "Sadece bir gün" diyip dudaklarıma yapıştı ama zilin çalmasıyla birbirimizden ayrıldık kapıyı açtığımda koskoca sırıtan bir Çağrı vardı karşımda. Bu çocuğun zamanlaması cidden berbat.

"Hadi çıkalım" diyen Çağrı'ya ölümcül bakışları attım ve Yağız'a döndüm "Sen de gelsene" dedim onsuz 1-2 saat bile geçirmek istemiyordum. Eliyle yüzümü avuçladı "İşim olmazsa belki bebeğim" diyip dudağıma öpücük kondurup gitti. Neyse sonuçta tan olumsuz bir şey demedi demi hem bugün eğlence günü diyip moralimi bozmıyacağım. 

                                                                                    ***

     Sonunda gelmiştik. Açık alan felan değildi. Normal bir bardı ama lüks barlardan. Çağrı'nın koluna girdim ve içeri girdik. İçerdeki atmosfer gayet güzeldi. Düzenliydi her yer normal bar gibi dağınık ve havasız değildi bura. 

"Ben gidiyorum bugün kendime kesinlikle manita yapmam lazım" diyen Çağrı'ya güldüm. 

Tek kalmıştım. Gözlerimi tanıdığım insanlar varmı diye gezdirdim ama o kadar kalabalıktıki kimseyi seçemiyordum. En iyi içki alıp insanları izlemek. Yanımdan geçen garsonun elindeki içkiyi alıp boş bir köşeye oturdum. içkimi yavaş şekilde yudumlarken gözlerimi biri elleriyle kapattı ve yanağıma bir öpücük bıraktı direk kafamı arkaya çevirdim ve Sarp'ı gördüm. Siktir ya. 

"Ne oldu sevgilim beni gördüğüne sevinmedinmi" Sarp'ın sözünün üstüne gözlerimi devirdim ve ayağa kalktım onunla ayrılmam lazım. 

"Sarp dışarı çıkıp konuşalımmı" dedim 

Sarp sırıttı "Tamam" diyip elimden tutarak beni çıkaşa doğru götürdü ve tabi elimi tutmasından rahatsız olmuştum çekmeye çalıştım alma sımsıkı tutuyordu gücüm yetmiyordu.

BENİMSİNDonde viven las historias. Descúbrelo ahora