"Git burdan sevgilini duymadın mı? Bana acıyan birine ihtiyacım yok, hiç olmadıda.
"Taşkın sana acıdığım için burda değilim bunu da nerden çıkarıyorsun. Seni düşündüğüm için geldim. Hangi ahmak yağmurda ıslanacağını bile bile o kadar yolu yürüyerek gelir. Şimdi lütfen içeri girmeme izin ver hava çok soğuk ve ben üşüyorum. "
" Peki tamam ama seni içeri almıycam bunu bekleme. "
Kapıyı usulca araladı. Doğan pişman olduğunu yeteri kadar belli ediyordu bakışlarıyla.
" Neden onun peşinden gitmedin, sonuçta sevgilin? Zavallı biriyle durmak senin gibi birine ters değil mi doğan? Hem sen söylemedim mi ben acınacak biriyim"
"Nerden uyduruyorsun bunları? İkiniz de aklınızı kaçırmışsınız.Seni asla incitmek istemedim ve o kız sınırları mı aşırı derecede zorluyor. "
" Seni eve almıycam doğan küçük mızmızlanan bir çocuk gibi ağlayabilirsin. "
" Ciddi misin? "
" Evet"
"Bana böyle davranarak canımı yaktığını bişdiğin halde mi? Taşkın asla sana acıdığım için burda değilim. İlk defa benden farklı birini bulduğum için mutluyum. Şimdi lütfen, içeri girmeme izin ver."
"Tamam ama bu seni affettiğim anlamına gelmiyor"
Doğan açık kapıdan içeri girdiğin de kolu bedenine dokunmuştu genç adamın. Bu sefer hissettiği çok farklıydı. Şuan ona deli gibi sarılmak istiyordu. Onun varlığına çok ihtiyacı vardı.
" Sevgilin sadece saçmalıyor, senden hoşlanmıyorum"dedi kapıyı yavaşça tutarken
"Biliyorum"
"Biliyor musun?"
Kapıyı örterken o farketmemişti ama ilk defa sıcak gülümsemesini gördü taşkın. Ne kadar kızsada bu şapşal tavırları yüzünden onu affetmeme gibi bir şansı yoktu.Kalbi durmadan çarparken arkasını döndü. Kapıya yaslandığında doğanda çoktan ayaklanmış köşede duran meyve tezgahında yeşil bir elma almıştı kendine. Büyük bir iştahla yemeğe başladığında taşkının gözleri odaklandı sadece o iki çift dudaklara.Aslında onu bir portre gibi görüyordu ya da altından bir heykel, paha biçilemez.Asaletli duruşu, kendinden emin yürüyüşüyle. Onun gibi bir erkeğin peşinden koşan kadınlar olcaktı tabiki de.Tek sorun o bir kadın değil bir erkekti. Ve doğana gelirsek o bir hetero imkansız bir aşk üçgeni işte.
Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.
"Ne düşünüyorsun? "
" Seni öldürsem acaba nasıl bir kaza süsü verebilirim? "
