Kaybettim

1.5K 133 26
                                    

Doğan ve taşkınla devam edicem kitap çok çorba oldu iyi okumalar 💙❤️💙❤️💙❤️

Doğanı görmeyeli tam 12 hafta olmuştu. Kos koca on iki hafta.Bunun ne kadar zor ve acı verici olduğunu anlayabiliyordum. Onsuz günlerin ne kadar boş ne kadar tatsız geçtiğini görebiliyordum. Kimseyle konuşmuyor kimsenin yanında bulunmuyor kendimi her şeyden herkezden soyutluyordum. İş gereği babasıyla gittiği pariste kim bilir neler yapıyordu. En kötüsü de beni bir defa bile aramayışı olmuştu. Bunun bana ne kadar acı verdiğini biliyor muydu ki? Onun sevgisini sınıyordum. Beni ne kadar sevmişti ya da seviyormuş gibi yapmıştı? Onun için ne kadar önemliydim? Benim onda ki yerim neydi?Sorularıma bir cevap yerine yalnızlığın sessizliğinde ışık aramaya çalışıyordum fakat nereye gitsen her yer kapı duvardı. Sürekli geçmişime çarpıp duruyordum.Onunla geçirdiğimiz güzel günlere inanıyordum.Yazık olmuştu bana. Belki de ikimize de yazıktı.Evde tek başına kalan bir genç ne yapmaya çalışıyosa onu yapmaya çalışıyordum ve inan bana bu durumdan artık çok yorulmuştum.Gözlerim ağrıyor, kalbim sıkışıyor ve bu küf kokan duvarların arasında nefes almaya çalışmak canıma okuyordu. Yanımda ki telefonun çalmasıyla mutluluk ve şaşkınlık karışımı bir halde hızlıca doğrulup telefona cevap verdim.

"Merhaba taşkın!"

"Merhaba anne!"Yine sessizdi bana olan hisleri, sevgisi.

Hattın diğer ucunda ki kadının nefesini hissedebiliyordum. Bu öfkenin harmanlanmış hali gibiydi. Benden nefret eden birinin boğazımı yakacak kadar sıcak olan sözleri.

"Buraya gelmemeni söylemiştim. Kızıma hediyeler almayı bırak!" dediğini duyabiliyordum

"O benim de kardeşim sayılmaz mı anne?" desem de pek işe yarar bir durum değildi benim için

Telefon yüzüme kapandığında durumun ne kadar vahim olduğunu anlamak zor olmamıştı. Bazen düşünüyoruum da hangi anne oğlunu istemeyip yalnzılığa mahkum eder ki?Buna cevabım hiç bir zaman olmamıştı, olmayacaktıda. Hayaller kurmak güzeldi ama gerçekler burdayım derken pekte işe yaradığı söylenmiyordu. Zor da olsa ayaklarımın üzerinde durmam bile şanstı şuan.Duş almak ise ilk defa bu kadar zor gelmişti bana.Sırtım sızlıyorken  üzerimden akıp giden hayal kırıklıklarında boğuluyor gibiydim. Kalbimin kanatları kırılmıştı ve benden uçmamı istiyorlardı.İlk defa bu kadar yıpranmış hissediyordum. Üzerimi giyindiğim de sanki maskemi takıp insanların içinde dolaşıyormuş gibi bir halim vardı.Cesur değil ama mütavazi, mutlu değil sadece kırılmış,hasta değil sadece tükenmiş.Kaldırımlar beni bilinmezliğe sürüklüyor ben ise ufak bir tepki bile göstermiyordum. Eski bir oyuncak gibi. Bacağı kırık, kolu yok,parçalanmış ve dahası kalbi derinden sökülmüş.Kendimi boğazın sessiz çığlıklarına dalmış bir şekilde buldum. O kadar güzel görünüyordu ki. Dalgaların sesi müzik gibi geliyordu kulağıma. Ritim tutan taşlar.Güneşin denizi sevdiği gibi onu sardığı gibi sarıldığı gibi.O kadar huzur verici

"Oradan atlamayı düşünmüyorsun değil mi?"Bu ses

O kadar yakın mıydım?

"Seni burda görmeyi beklemiyodum"

"Seni takip ediyordum taşkın"

Ona baktığımda korkmuş birini görüyorken kendime baktığımda neden sadece yok olmuş birini görüyorum.

"Burası soğuk, tam istediğim gibi. Isınmak istemiyorum sadece üşümek istiyorum."

Bana yaklaşmasına izin verdim. Çünkü korkusu denizden bile daha büyüktü.

"Taşkın, onu unut artık."

Beni kendine çevirip sarıldığın da yine soğukluğum elimden alınmıştı.

ARADIĞIM ADAM(GAY)- Tamamlandı-Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu