Belki Yaram Kanar Da Sen Görmezsin

6K 384 162
                                    

Sıcak dudaklar, soğuk dudaklara karıştığında içi titredi genç adamın. Doğan her şeyden habersiz bir bebek gibi uyuyordu. Masum,şirin ve bir o kadar hırçın.Her dudak darbesinde daha çok çekiliyordu ona.Kayboluyordu sanki bedeni gecenin karanlığında. Onu istiyordu daha fazla. Bu çocuk sakin görüntüsünü bir çılgına dönüştüre biliyordu ve bu da genç adamın arzularını ortaya çıkarması için yeterli bir sebepti aslında. Soğuk dudaklar ıslanınca kıpırdandı yerinde. Taşkın başını geriye çekerken onu izledi.Tekrar eski haline gelince sıktığı bedeni gevşetti. Uyansa aklı çıkabilirdi ya da bir ton dayak yiyip bir köşeye atılmakta vardı işin içinde. Saçlarını okşamaya devam ederken doğanın telefonu çaldı.Birden hareket etti. Gözleri açıldığında doğrulup, titreyen telefonu cebinden çıkardı. Gözlerini ovuşturdu birkaç saniye, karşıdaki ses çok tanıdıktı.

"Doğan, sonunda açtın. Lütfen özür dilerim sana şuan çok ihtiyacım var."

Bu tuğçenin sesiydi.Garipti ki sesi çok telaşlı geliyordu. Taşkında yerinden kalkmış ola bildiği kadar duymamaya çalışıyordu iki sevgiliyi.Yine canının sıkılmasını istemezdi zaten mutluydu şuan.Mutluluğu elinden alınırsa uyuyamazdı, sabahlardı.

"Ne oldu?Önce bir sakin ol! "

" Lütfen gel telefonda anlatamam yüz yüze konuşalım. "


Doğan karşısında dikilen çocuğun rahatsız olduğunu anlamış olacak ki" tamam geliyorum " dedi ve telefonu kapattı. Taşkın ceplerine ellerini sokmuş kabarık göğsünü yavaşça indirirken, doğanda çoktan doğrulmuş karşısında uyku sersemi bir halde bakıyordu gözlerinin içine.Durakladı ve dudaklarına dokundu.

" Ne oldu" diye devam etti taşkın

Doğan dudaklarına dokunmayı kesip, ifadesiz yüze baktı.

"Çok garip, sanki yolunda gitmeyen bir şeyler var . "

" Ne gibi"


"Biriyle öpüşmüşüm gibi dudaklarım yanıyor.Belkide ben abartıyorum neyse.Kucağında yattığım için üzgünüm rahatsız ettim mi seni? "

" Hayır etmedin"

Minnet duymuş gibi gülümsedi.Halbuki az önce çocuğun dudaklarını kemiren o değilmiş gibi

"Ben gidiyorum, yarın okulda görüşürüz, her şey için teşekkür ederim. "

Önünde duran çocuğun saçlarını karıştırdı  gülümseyerek, sonra da odadan çıktı. Taşkın az önce yaşadığı hisleri bir daha asla yaşayamayacağını bildiği için arkasından baktı öylece,giderken sevdiği adamın.Üstündeki hırkayı çekiştirip üzerine sardı. Oda peşinden içeri girmiş,gizli oda macerasının böyle sona erdiği için üzgün bir bakış atmıştı kilidi kırık kirli  kapıya.Halbuki onla ne hayaller kurardı.

"Taşkın her şey için teşekkürler ,ben çıktım görüşürüz"

################################

Özlemediği tek bir şey vardı oda okuldu. Okulun bahçesinden moralsiz giriyordu bu sefer. Acaba tuğçeyle barıştılar mı? Aklında ki tek soru buydu.Hızlı adımlarla yolunu yarıladı, okul kapısını sertçe açıp içeri girdiğinde gözler üzerine çevrildi.Tek yaptığı başını eğmek ve geri kalan zamanda sınıfına ola bildiği kadar kısa sürede varmaktı. Yolunu kesen  doğanın tayfasından melih oldu

"Naber lan?Görüşmeyeli nasılsın?"

Yine o çocuk, yeni bir baş belası.Sağa adımladı görmezden gelecekti onu bu sefer. Önüne dikilen beden tökezleyip geri çekilmesini sağladı.

ARADIĞIM ADAM(GAY)- Tamamlandı-Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin