ARADIĞIM ADAM(GAY)- Tamamlandı-

🌹Smut🌹

Bazen bir küçücük umuda körü körüne bağlanırsınız. İçinizde bir yerlerde hayat bulmuş, oraya yerleşip sizinle birlikte büyümüştür. Gözlerinizden akan yaşlarla sularsınız bazen. Bazen de büyük bir aşkın varoluşuyla. Tüm nefesinizi, sevginizi, varlığınızı bu küçük umut parçasına bağlayıp sessizliğe gömersiniz kendinizi. Arada Güneş olup ısıtır, arada fırtına olup içinize işler o umut. Ama siz o kadar bağlanmışsınızdır ki ona size zarar vereceğini, sizi yok edeceğini anlamazsınız. Onu gerçek sanıp büyük bir istek, arzu ve gayretle peşinden koşarsınız. Ulaştığınızı sandığınız anda da gerçekler yüzünüze çarpar. Sizin bağlandığınız o küçük umut parçası; sadece saçma sapan iyimserlikleriniz, küçük bir olaydan büyük bir pay çıkartmanız yüzünden bu kadar büyümüş ve sizi ele geçirmiştir.

Böyle sanıyordum.

Ben Doğan'ı severken onu tüm benliğime yazmıştım. Adıyla gönlümün en harap bahçeleri hayat bulmuştu. Nefesini hissetmeyi dilediğim, beklediğim adamdı o. Aradığım Adam'dı. Her baktığımda nefesimi kesen, dokunmaya kıyamadığım, her anımı Cennete çeviren adam. Gözlerimi kapatıp saçlarında parmaklarımı gezdirdim. Kendime ihanet ediyordum şu an. Söz vermiştim onu affetmeyeceğime ama olmamıştı işte. Dudaklarımın üzerine kapanıp bana tüm lezzetiyle dudaklarını ikram eden adamı itemiyordum.

Dudakları yavaşça alt dudağımı esir almışken elim sırtında geziniyordu. Her ne kadar tişörtü üzerinde olsa daha onu hissedebiliyordum. Zaten bizim ruhlarımız buluşmuştu bedenlerimizden önce.

Nefesim kesilmeye başlarken öpücüklerine ara vermek istedim. Dur demeyi... itmeyi... yapamadım.

Bir iki saniye alnını alnıma yaslayıp bekledikten sonra tekrar buluşturdu dudaklarımızı. Önce öpüyor sonra diliyle dilimi buluşturuyordu. Sırtımı yasladığım duvarla bütünleşeceğimi hissettim. Sertçe itiyordu beni duvara doğru. Ki o beni ittikçe kendini de yaslıyordu ve gittikçe kabaran erkekliğini hissedebiliyordum.

Dudaklarımızı ikinci kez ayırdıktan sonra onay beklercesine baktı bana. Safirler gözlerimin önünde muhteşem bir tutkuyla ışıldarken hayır deme şansım yoktu.

Bir iki saniye daha baktıktan sonra itmememi fırsat bilerek boynuma uzandı. Her öpüşüne sığdırdığı bana vurduğu için özürleri, sevdiğini söylemesi çok muhteşem hissettiriyordu.

Birkaç öpücük sonra gelen özgüvenle duvara yasladığım elimi kullanarak sertçe ittim yatağa doğru. Artık başladığımız işi bitirmeliydik.

Onu belinden tutarak yönlendirdim yatağa doğru. İçeriye loş bir ışık hakimdi. Biz de birbirimize. Onu yatağa yatıracağımı anlamış olacak ki zorluk çıkartmadı. Zaten çıkarırsa gücümün yetmeyecekti. Belimden hızla elini çekip yatağın örtüsünü araladı ve oturdu. Şimdi nefes nefeseydim işte. Tutku, ihtiras, aşk ve şehvet tüm benliğimi etkisi altına alıp beni etkisiz bırakmıştı. Sevdiğim adamla sarhoş oluyordum bu gece.

Elleri hafifçe hareketlenip tişörtüme uzandığında izin verdim çıkartmasına. Sadece bir iki saniyeliğine uzaklaşan dudaklar hemen bulmuşlardı birbirlerini. Şimdi ben de yavaş yavaş havaya girmeye başladığımı kabarmaya başlayan erkekliğimden hissediyordum. Parmaklarım tişörtünün altlarına ulaştığında yaptığımı, yaptığımızı sorgulamadan çıkarıp attım. Hakimiyetin bende olduğunu sanıyordum. Tabi sadece sanıyordum.

Çıplak sırtım yatak örtüsüyle buluşunca üzerimdeki Doğan'ı da hissetmiştim haliyle. Yüzünü boynuma gömüp öpmeye başladı. Önce diliyle ıslak bir yol çiziyor, sonra da yolu öpücükleriyle süslüyordu.