60 #29

4.9K 273 58
                                    

CUMA

"Afiyet olsun," diyerek Barış ve Ege'nin masasına sandalye çekti Elya.

"Gel beraber olsun," dedi Ege.

Elya, Ege'nin cümlesine güldüğünde Barış normal bir hareketmiş gibi yemeğine devam ederken, Ege'nin kaşları şaşkınlıkla havalandı.

Yaklaşık on dakikalık sessizlikten sonra herkes yemeğini bitirmiş, sandalyesinde arkasına yaslanmış bir biçimde oturuyordu.

Elya, Barış'ı dürterek kaş göz yapmaya başladı gitmesi için. Ege'yle yalnız konuşması gerekiyordu.

Barış uzun uğraşlar sonucu Elya'nın ne demek istediğini anladığında, Ege garipçe onları izliyordu.

"Ee, ben tuvalete gideyim bari," diyerek ayaklandı Barış.

"Ben de geleyim," deyip ayağa kalkmaya yeltendiğinde, Barış omuzlarından tutarak Ege'yi geri oturttu.

"Kankacım," diyerek suratını astı. "İnan bu kokuya dayanamazsın."

Ege gülerek ensesini kaşıdı ve kafasını salladı. Bu hareketinden sonra Barış seri adımlarla yanlarından uzaklaşmış, kantini terk etmişti.

"Evet," dedi uzatarak Elya ve oturuşunu dikleştirdi. "Konuşabilir miyiz?"

"Konuşuyoruz ya zaten." deyip sırıttı.

Elya, Ege'nin bu hareketine göz devirerek konuşmaya başladı.

"Bendeki yerin," dedi kafasını eğerek. "Çok farklı. Hm, sanırım günlerdir aklımdan geçen sözleri sana söyleyemeyeceğim, utandım."

Ege sırıtarak sandalyede arkasına yaslanmaya devam etti.

"Tamam, konuya gelelim. Her ne kadar sonrasını düşünmeden çekip gitmiş de olsan," diyerek derin bir nefes aldı ve kafasını kaldırdı Elya. "Beni de düşünmeden tabii."

Düşünür gibi yaptı ve konuşmasına devam etti.

"Kısaca şerefsizlik de yapmış olsan," dediğinde Ege güldü. "Uzatıyorum sanırım. Sonuçta seninle konuşmuyor olmam, seni hala sevdiğim gerçeğini değiştirmiyor."

"Pekala, affettiğini söylemeye çalışıyorsun sanırım?"

"Hah, ondan."

"Hm," diyerek ayağa kalkıp Elya'nın yanına ulaştı hızlı adımlarla. "O halde, affetmeni kabul ediyorum."

"Kabul bekleyen vardı da?"

Omuz silkti ve "Sen bilirsin," diyerek sandalyede önüne döndü Ege.

On saniye ya geçti ya geçmedi, Ege'nin boynuna kollarını doladı Elya ve fısıldadı kulağına. "Eğer bir daha gidersen, olacaklardan ben sorumlu değilim."

Söylenecek Sözler //texting. {2017}Where stories live. Discover now