Kanlı iktidar (TAMAMLANDI)

Evlat katili 🔥

"Her yerde o sesler var. Kardeşlerimin çığlığını duyuyorum evvela,sonra osmanımın ağlayışı.. en çok canımı yakan evladım,Muradım oluyor her seferinde. Sende duymuyor musun kiraz ? Evlat katili diyorlar bana.. eli evladının kanına bulaşmış bir evlat katili. Gerçeği bir yüce rabbim biliyor. Ben bununla nasıl yaşarım kiraz,nasıl dayanırım bu acıya.." Devletşah sultan evladının ölümünden sonra,3 gün boyunca dairesinden çıkamamıştı. Halk,endişeliydi. Sevdikleri,minnetle bağlı oldukları devletlü sultanları,şimdi kötü çok kötü bir vaziyetteydi. Herkes o rus yılanını konuşuyordu. Ağızlarından düşmeyen tek isim "rus yılanı MİHRİŞAH" olmuştu. Mihrişah sultanın seveni yoktu. Herkes onun Devletşah sultana hıyanet ettiğini öğrenmişti ve o yüzden rus yılanının canını istiyorlardı. Bunun için ilk evvela devletlü sultanlarının kendine gelmesi gerekiyordu..
🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥
"Hazırlanın kiraz ağa. Yas bitti. Bize ihanet eden,evladımın ölümüne sebep olan kim varsa canını istiyorum. En başta da o rus yılanının canını !" Devletşah sultan aylar sonra anca kendini toparlamıştı. Üzüntüsü hâlâ yüzünde okunuyordu. Ama ona göre sultanların yas tutması yanlıştı. "İlk önce vakfımıza gidicez. Halkımız,kullarımız bize muhtaç kalmışlardır. Ardından rus yılanının yanına gideriz." Dedi Devletşah sultan kendinden emin bir şekilde haremden binbir desturla geçtikten sonra.
Kendisi halka yemek doldurduktan sonra gözünü bir kadın kesmişti. Yemek servisini bırakıp kadının olduğu yere gitti. "Hayır ola hatun. Sen neden gelip yemek almazsın. Yoksa o rus yılanına mı biat edersin ?!" Devletşah kadının derdini bilmiyordu ama rus yılanına biat ettiğini düşünmek bile sinirlendirmişti onu. "Hayır,asla sultanım. Bizim sizden başka kimsemiz yok. Bir ben varım bir de kızım.. ikimizde size biat ederiz." Kadının hasta olduğu belliydi zar zor konuşuyordu. Devletşah küçük kıza yaklaştı. En fazla 3 yaşındaydı. "Adın ne senin güzel kız ?" Devletşah tüm sevecenliğiyle sormuştu bu soruyu.. "sultanım sizin isminizi bahşettik. Atike..." kadın bunu söylerken gözlerinin içi gülüyordu adeta. O da diğerleri gibi devletlü sultanına kurban olmaya hazırdı. "Ya öyle mi... ne hoş. Hatun,sen hasta görünürsün. Eviniz de yok belli ki. Seni vakfıma aldıracağım. Kızın Atike de benim yanımda kalacak bundan sonra,o da diğer kullarım gibi benim en yakınımda olacak. Sen iyi olduktan sonra yanına göndereceğim Atikeyi.." dedi Devletşah kadına gülümseyerek baktıktan sonra.
🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥🔥
"Kiraz söyle hatunlara atikeyi hamama götürsünler,ardından karnı doyurulup daireme yerleştirsinler." Haremin ortasında bunları söylerken Devletşah,birden o rus yılanının cariyesi geldi. "Sultanım valide sultanımız sizi bekliyorlar." Hatun kendinden pek emindi. Devletşah sultandan korkmuyordu. Zira o,rus yılanına güveniyordu.
🔥🔥🔥
"Ne var mihrişah ?!" Devletşah sinirden titreyen ellerini yumruk yapmış ona bakıyordu. "Sizi burada görmek ne hoş sultanım... sonunda yasınız bitti,pek sevindim doğrusu.." sırıtarak konuşan Mihrişah,Devletşah'tan korkmadığını ispatlamak için onun gözlerine bakarken. "Onca vakittir yanımızda,eteğimizin dibindeydin Mihrişah. Doğrusu çok aptal hatun gördük lakin senin gibisini ilk defa görüyoruz. Bizim yasımızın bitmesi en çok senin ve köpeklerinin zararına olur." Derin bir nefes aldıktan sonra tekrar konuşmaya başladı devletşah "bizden korktuğun için,bizi bu daireye çağırdığını biliyoruz. Zira bu dairenin her ucunda bir köpeğin var. Lakin sen bizi fazla hafife almışsın." Devletşah bunu söyledikten hemen sonra Mihrişah sultanın adamları bir bir yere yığıldı.. "sultanım siz ne yaptınız ?!" Mihrişah şimdi korkmaya başlamıştı. Lakin belli ederse,küçük düşerdi. Başını dik tuttu ve Devletşah'a baktı. Devletşah rus yılanına yaklaştı. "Ne söyleyeceksen çabuk söyle hatun ! İşimiz var." Devletşah bunları söylerken Mihrişah'ın kolunu sıkıca kavramıştı. "Söyleyecek bir şey yok aslında,görmeniz gerek" bunu söyledikten sonra "sultanım" diye seslendi Mihrişah... hemen ardından Şahbanu sultan, İskender paşa ve genç yaşlarda olan bir kız çocuğu içeri girdi... Devletşah şok olmuş bir vaziyette onlara baktı,olanları çanlayamıyordu. Yıllarca ölü diye bildiği,aşkı kalbinin tek sahibi iskender buradaydı... NELER OLUYORDU !