Mafya'ya Bakıcı mı?

52.9K 631 155
                                    

MEDYADA:EFLİN
İLK KİTABIM. UMARIM BEĞENİRSİNİZ..

Yine yalnızım. Cebimde 50 TL. Elimde bavulum sahilde boş boş oturuyom. İş bulup, kalcak bir yer bulmam lazım kendime. Ben Eflin. Sarı saçlarım, yeşil gözlerim, var. Makyaj yapmayı çok severim tabi alabildiğim kadar.18 yaşına yeni bastım. Bu sene lise sonu okuyucam. Tabi okuyabilirsem.Şuan yaz tatilindeyiz.
Yan tarafımda bir park vardı. Çocuk sesleri buraya geliyordu. Oynayan çocukları gülerek izledim. Ben hiç çocukluğumu  yaşayamamıştım. Ama onları izlemek, vakit geçirmek, oynamak çok güzel. Bazen okuldan gelirken parkataki çocuklarlan oyun oynuyorum. Gerçekten onlar gülünce her şeyi unutuyorum. Yetimhanede büyüdüm. 18 yaşına basıncada ayrılmak zorunda kaldım. Sol tarafta kalan bakkala doğru yürüdüm. Bir tane gaste alıp 10 lirayı uzattım. Para üstünü alıp banka tekrar oturdum. İş ilanlarına bakarken bi tanesi gözüme takıldı. Bakıcılık...
Aslında olabilir zaten çocukları seviyorum. Bakalım gerekli maddeler nelermiş.
-yatılı olarak çalışılacak.
Ayy zatan bu madde varsa bende varım. Diğerlerine gerek yok. Adrese bakim, of uzakta biraz ya nasıl gidicem. Otobüs durağına doğru gittim. Ama gideceğim yere gitmiyodu. Anlaşılan tahminimdende uzakmış. Bir tane taksi durdurdum, adresi verdim anlaşılan son para da taksiye gitti. İnşallah birisini almamışlardır. Ya ben niye aramıyomki, burada numarada varmış. Numarayı tuşlayıp arama tuşuna bastım, bir kaç saniye sonra telefon da cırtlak bi ses"Buyrun"dedi. Sesten dolayı yüzümü buruşturdum sonra "Ben iş ilanı için aramıştım"dedim en sevecen halimle. Telefonun ucundan "az bekle"sesiyle şaşkına uğradım, bu kadar kaba beklemiyorum açıkçası. Bir kaç hışırtıdan sonra başka birinin sesini duydum, "alo"bi erkek sesiydi çok sert konuşuyodu. Kaşlarım istem dışı çatıldı. "Ben iş ilanı için aramıştım"dedim.
Karşıdaki kişi "gazetede yazan adrese gel"dedi ve yüzüme kapattı. Ağzım şaşkınlıkla açık kalmıştı. Ne kadarda kibar(!) bir adam. Sinirle soludum ve camdan dışarıyı izlemeye başladım. Taksi durunca son paramı da verip taksiden indim. Karşımda kocaman bi ev vardı. Efrafta ağaçlıktı, daha doğrusu evin etrafı ağaçlıktı. Yani burada da evler vardı. Ama benim liseye devam etmem gerek. Lisem buraya uzak. Ne yapacağım ya. Belki burada bir yerde okumama izin verirler. Büyük kapıyı açıp içeri girdim. Bi anda etrafımı takım elbiseli adamlar sardı. "Kimsin, neden burdasın? "Diye sorunca bi an ne diyeceğimi şaşırdım zarzor iş ilanı için geldiğimi söyleyince, kenara çekilip "beni takip et"dedi. Birlikte eve doğru gidip içeri girdik, beni salon gibi bir yere getirdi. Ve çıkıp gitti. Salona bakınırken camın kenarında dikilen adam dikkatimi çekti. Arkasından inceleyince, geniş omuzlu, kaslı, uzun boylu bi adamdı. Dikkatini çekmek için hafifçe öksürdüm. Yavaşça arkasını döndü. Ohaa baya yakışıklı lan. Neyse. Adama baktığımda ağzı açık şaşkınca bana bakıyodu. Acaba başkasına mı bakıyo diye trafı kolaçan ettim. Benden başka kimse yoktu ki. Sanki karşımda donmuş gibiydi. Yanına doğru yaklaştım, elimi kaldırıp gözünün önünde salladım"merhaba"dedim. Gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı, gözlerini açıp bana baktı. Elim havada kalmıştı. Elimi tutup beni kendine çekti. Şuan burun burunaydık. Kafasını yavaşça eğince elimi ağzıma kapatıp gözlerimi sımsıkı kapattım. Boyun girintime koyulan başla yavaşça gözlerimi açtım. Beni kendine daha çok bastırıp sımsıkı sarılıyor,  bir yandanda derince kokumu soluyordu.

İlk kitabım arkadaşlar..

BAKICI' MWhere stories live. Discover now