MEDYADA: EFLİN VE EFE (TEMSİLİ) AMA SADECE BAŞTAKİ YER VE UYUMUYO KIZIMIZ 😊
Üstüme atlayınca direkman korkudan sustum. Elleri dizlerinin altından baldırıma, baldırımdan kalçalarıma gitmeye başlayınca tekrar çığlık attım. Bu sefer ağır bir tokat attı. Sonra eliyle ağzımı kapattı. Acıyla ağlamaya başladım. Beyinsiz bide sus işareti yapıyo. Alt dudağını dişlerinin arasına aldı, elleri kalçamda geziyordu. Sertliğini özel bölgemde hissediyordum. Bu sefer boynuma yöneldi, ıslak öpücükler kondurmaya başladı. Şimdi hem ağlayıp hem gülüyodum. Çünkü çok fena huylanıyodum. Kıkırtılarım yükselince, elini ağzımdan çekti. Göz yaşlarım durmaksızın akıyodu. ama bi yandanda gülmemi durduramıyodum. Kapı sertçe açıldı. Kafamı zorlukla çevirdim kapıya doğru. Aras gelmişti. Ama ben gülmemi durduramıyodum. Yanlış anlamış olacakki bana iğrenirmiş gibi bakıyodu. Kurtardığım elimi zorlukla ona doğru uzatıp "yar..yardım.. Et " dedim. Sonradan ağladığımıda fark edince şaşkınca bana baktı. Hem kahkaha atıyodum hem ağlıyodum. Hızla yanımıza gelip. Efeyi omuzlarından tuttu. Sertçe üzerimden çekti. Hızla yerimden doğrulup sırtımı yatağın başlığına dayadım. Dizlerimi kendime çekip, başımı dizlerime gömdüm. Seslerden anladığım kadarıyla Aras Efeye dalıyodu. Ağlamam durmuş iç çekişlere dönmüştü. Saçlarımda bir el hissedince kafamı kaldırıp kendimi diğer tarafa çektim. Aras olduğunu dörünce hızla ellerimi boynuna doladım. Kafamı boynuna gömüp tekrar ağlamaya başladım. Aras hem saçlarımı okşuyo hemde teselli ediyordu. Bir elini dizlerimin altından geçirdi. Bir eliyle de sırtımdan tutup beni kucağına aldı. Sonra ayağı kalkıp yürümeye başladı. Ağlamam tekrar iç çekişlere dönmüştü. Kafamı boynundan hiç çekmedim. Kokusunu soluyup durdum. Oda arada bir kulak mememi ağzına alarak öpüyo ve teselli cümleleri söylüyordu. Ama onları duyamayacak kadar mayışmıştım. Birlikte bir odaya geçtik. Su sesi duyunca banyoda olduğumuzu anladım. Sanırım kuvveti dolduruyordu. Bir yere oturdu direkman bende oturmuş oldum. Belime bir eliyle sımsıkı sarılmış, bir eliyle hâlâ saçlarımı okşuyodu. Çenemden tutup beni boynundan ayırdı. Kahvelerini yeşillerimle buluşturdu. Sonra elini yavaşça tişörtümün eteklerine getirdi. Sanırım boğuşurken eteğimin içinden çıkmıştı tişörtüm. Ellerimle ellerini tutup onu durdurdum ve başımı eğdim. "Merak etme sadece tişörtünü ve eteğini çıkarıcam sonra küvete koyucam seni. Bana güven tamam mı?" diye fısıldadı. Çok sakin konuşuyordu. Yavaşça kafamı olumlu anlamda salladım. "Evet böyle, sakın korkma " dedi. Sonra tekrar ellerini tişörtüme getirip yavaşça çıkardı. Kafamı eğmiş yüzüne bakamıyodum. Eteğimin düğmesini açtı. Belimden tutup kalçalarımı havalandırdı. Eteğimi kalçalarımdan indirip, beni tekrar kucağına yerleştirdi. Bacaklarımdan eteği indirip çıkardı. Onuda tişörtle birlikte yere koydu. Beni tekrar kucağına alıp, içi su dolu küvete koydu. Sonra yere oturup suya elini soktu. Elleriyle suyu yavaşça göğsüme itekliyodu. Sonra suyu açıp başımdan dökülmesini sağladı. Saçlarımı ıslatıp tekrar suyu kapattı. Eline şampuan alıp sıktı. Sonra saçlarımı şampuanlamaya başladı. Saçlarımı şampuanladıktan sonra eline duş jelini aldı. Suya sıkıp elleriyle köpürtmek için karıştırdı. "Ben çıkıyorum sen biraz daha dur sonra çıkarsın" dedi. Tamam anlamında kafamı salladım. Çenemden tutup başımı kaldırdı. Dudağımı öpücük kondurup kalktı. Tam kapıdan çıkacakken durdu. Ben de ona bakıyodum. Hızla arkasına dönüp yanıma geldi. Yere diz çöküp dudaklarıma yumuldu. Al işte öküz bu kadar sürdü romantikliği. Sıkıca dudaklarımı birbirine bastırdım ve ellerimle onu itmeye çalıştım. Dudaklarımı ağzının içine alıyo sonrada kendine doğru çekiştiriyodu. Dudaklarım acımaya başlamıştı. Göğsüne yumruklarımı savuruyodum ama etkilenmiyordu. Bir süre sonra nefessiz kalınca tekrar itekledim yine çekilmedi. Artık nefessizlikten boğazım yanmaya başlamıştı. Sonunda bayılcak kıvama geldiğimde geri çekildi. Derin bi nefes alana kadar omzuna bi öpücük kondurdu. Derin nefesi aldığım an tekrar yapıştı dudaklarıma ama o nefes bana yetmediki. Diliyle dudaklarımı aralamaya çalışıyodu ama ben izin vermiyodum. Alt dudağımı dişlerinin arasına alıp kendine doğru çekti. Tabi direk açıldı ağzım. Ama okadar çok sıkı tutuyoduki dudağımı onun acısına inledim. Dudağımı bırakıp hafif çekildi. Tabi konuşurken dudakları dudaklarına değiyodu. "Adımı söyleyerek inle" deyip dudaklarımı dişledi. Acıyla inleyip, kafamı olumsuz anlamda salladım. Dudaklarımı ağzının içine alıp tekrar dişledi. Bu sefer hırıltılı sesler çıkarmaya başlamıştı. "Adımı söyleyerek inle yoksa bırakmam. Altımda inlersin." diye fısıldadı. Bu işin sonu kötü, ama ben bilmem ki nasıl yapıcamı. Ağzını kocaman açıp çeneme kadar ağzının içine aldı. Dili ise dudaklarımda dans ediyordu. Çekilirken yine dudaklarımı dişlerinin arasına aldı,gözlerini açıp gözlerime baktı. Fena halde koyulaşmışlardı. Dişlerini bi anda sıkınca dudağımın parçalandığını hissettim. Kan onun ağzına yayılırken o emerek kanı temizliyodu. O anki acıyla " Ahh.. Aras"diye inledim. İstediğini almış bi gülümsemeyle geri çekildi. "İşte böyle.." diye fısıldayıp anlıma uzun bi öpücük kondurdu. Sonra ayağı kalkıp gitti. Dengesiz herif nolcak. Psikopat, mankafa, pislik. Şuan sinirden ölücem hemen iç çamaşırlarımdan kurtuldum. Yıkanıp durulandım. İşim bitince de çıktım. Siyah mini bornozu giyinip odaya girdim. Boy aynasında kendime baktığımda dudağımın şiştiğini ve hafif pembeleştiğini gördüm. Kenarı da patlamıştı. Sinir şey nolcak. Efenin elinden kurtarıyo, bana güven diyor ama yaptığına bak. Hemen gardolabıma ilerleyip yeni çamaşırların olduğu çekmeceyi açtım. Oha hepside şeydi...fazla şeyy.. Seksi. Yuh yani bu adam mı seçmiş bunları. Hemen kırmızı renkli olanları alıp giydim. Bide dantelli yaa. Dolabı açıp ne gitsem diye bakındım.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Gördüğüm kırmızı, mini, pileli eteği ve beyaz, ince, içi biraz belli eden bi kazak giydim. Ayağıma da bilekte beyaz konver giydim. Şimdi oldu. Can nerde acaba. Aşağı inmeye başladım.
