CHAPTER 19

1.1K 95 86
                                    

"Nereden çıktı şimdi ormanda yürüyüş?"

Harry sırt çantasını kapatmaya çalışırken göz devirerek bana döndü,bu sabahtan beri kaçıncı göz devirişiydi?Yani tamam bana hazırlanmamı söylediğinden beri yaptığım tek şey kıçımı devirip yatmaktı ama bu kadar göz devirirse şaşı kalabilirdi.

"Louis eğer daha fazla yatmaya devam edersen en sonunda gelip kıçını tokatlayacağım"Suratımı astım ama sonra ona bir öneri sunmaya karar verdim."Bak şimdi sen istediğin kadar benim kıçımı tokatla ondan sonra şu orman işinden vazgeçelim,ikimizde karlı çıkarız"Bütün nefesini vererek üfleyince saçlarım havaya kalktı ve o montunu üstüne geçirip sırt çantasını aldı.Sanırım beni bırakıp gidecekti.Ben onu izlemeye devam ederken bana iyice yaklaştı ve sinsice sırıttıktan sonra bir anda beni omzunun üstüne alarak dış kapıya yürümeye başladı.

"Harry dur ne yapıyorsun,bu halde dışarı çıkarsam donarım!"

"Kıçını devirip yatacağına hazırlansaydın,hem birazdan gelip bizi alacaklar o yüzden senin hazırlanmanı bekleyip riske atamam,ben sana çantaya koyduğum kıyafetlerden veririm"

Aşağıdan duyulan korna sesiyle ben hala onun omzunun üstünde tepinmeye devam ederken o Gio'nun geçmesi için yolu açtı ardından kapıyı kapatıp sürücü koltuğunda Ed'in olduğu arabaya ilerlemeye başladı.Arka kapıyı açtığında Liam ve Zayn'i gördüm ön tarafta ise Niall oturuyordu,hepsi garip bakışlarla bizi izlerken Harry oturdu ve kucağına da beni çekti.Zayn alaylı bakışlarla baştan aşağıya beni süzdü.

"Dostum yürüyüş için hepimizden daha iyi bir kıyafet seçmişsin cidden"

Somurtup Harry'nin kucağında rahat bir pozisyona geçmeye çalışırken Ed konuştu."Gideceğimiz orman biraz uzak,orada bildiğim bir kulübe var orada kalırız diye düşünmüştüm ki o yüzden size büyük bir sırt çantası hazırlayın dedim,her şeyiniz tamamdır umarım"

Bir dakika,benim niye bundan haberim yoktu?"Kulübede falan kalamam ben,fare falan vardır orada,delirdiniz mi siz,rahat mı battı size?"Zayn kucağına yerleşen Gio'nun tüylerini okşamaya başlarken Harry'nin de kahkaha atmasını sağlayacak ama benim çok sinirimi bozacak bir cümle kurdu."İşte zaten bizde fare ihtimalini düşünerek seni de aldık ya yanımıza,biz fareden korkarsak sen bizi korursun,fare kaçar kedi kovalar gibi,anladın?"

"Anlamadım!"diye bağırdım ve yarıda kalan uykumu tamamlamak için Harry'nin kucağında cenin pozisyonu almaya çalışarak kıvrıldım,sonra böyle rahat edemeyeceğimi anlayınca sağa döndüm sonra vazgeçip sol tarafa geçiş yaptım,tekrar sağa dönmeye karar verdiğimde Harry elini göbeğimin üstüne koyarak bir harekette bulunmama engel oldu."Artık uyur musun,sen hareket ettikçe farkında olmadan bir şeyleri uyandırıyorsun"

"Ha?"

Ben hala anlamayarak ona bakarken ön taraftan Niall gülerek konuştu."Onun tahrik olmasına sebep oluyorsun yani gerizekalı"

Bende hafif gülerek yüzümü Harry'nin yüzüyle aynı hizaya getirdim ve gözlerinin içine baktım."Eee"dedim ellerimi iki yana açıp."Eğer beni dinleyip evde kalsaydık,bu sıkış tıkış arabada değilde yatağımızda olurduk"

Harry'nin çene kasları gerilirken kafamdan bastırıp yüzümü boynuna gömdü ve bağırdı."Uyu artık!"


Duyduğum seslerle gözlerimi aralarken daracık bir alanda olduğumu fark etmemle kaşlarımı çattım,etrafıma iyice bakındığımda bir süt rafıyla karşı karşıya geldim.Bir market arabasının içine konulmuştum.Harry beni terk etti!

Bir anda market arabasının içine atılan cips paketiyle yerimde sıçradım ve arkama dönerek rahat bir nefes verdim."Uyuyan güzel uyanmış bakıyorum"Arabanın içinde hafif ayağa kalkıp Harry'nin omuzlarına tutundum."Yoksa biz seninle markete geldiğimizde arabanın içinde uyuyakaldım ve o ormanda yürüyüş saçmalıkları falan rüya mıydı?"

Who is going to proposal first?Where stories live. Discover now