十五

1.3K 113 92
                                    

Eğer direkt yeni bölümü okumak isterseniz direkt aşağıya kaydırmanız yeterli!

İşte sorularınız ve cevapları!

Baekhyun'un kocası Chanyeol sen misin cnm?

Canım? Nerden canın oluyorum?

Kim olduğumu öğreneceksiniz zaten.

Baekhyun'a soruyorum, neden boyun kadar davranmadın benim Unicorn'uma?

Gençlik hatası, kendini baba olmaya hazır hissetmemek desem inanır mısın? Başka açıklaması yok çünkü.

Yazara soruyorum smutlar ne zaman?

Belki yarın, belki yarından da yakın mflsösşs Gelecek, merak etmeyin

Hunhan kötü bitecek mi, feci meraklıyım

Her şey Luhan'a bağlı.

İkna olursa hayır, ikna olmazsa evet.

Yifan böyle makaron yapmayı nerden öğrendi?

Şimdi Shang 3 yaşındayken makaron istedi tutturdu. O zamanlar daha böyle şeyleri almak için çok param olmuyordu ve bende kendim yapmaya başladım. Shang tadı iğrenç olanları bile severek yedi, ben de zamanla kendimi geliştirdim.

Shang sana kızıyorum ama kızamıyorum, bunun sebebini bana açıklar mısın?

Babam Wu Yifan, ondan olabilir mi?

Yifan neden hala Yixing'i yatağa atmadın? Sence de zamanı gelmedi mi?!!!

Bunlar ayıp şeyler, lütfen terbiyeli ol. Ayrıca daha Yixing'le ilerki levele geçmek için çok çalışmam gerek. İşe çocukları postalamakla başlayalım;)


15. Bölüm

Edebiyatta bir roman için en önemli unsurlardan biri, çatışmadır. Zengiz-fakir, haklı-haksız, güzel-çirkin, mutlu-mutsuz hep okuduğumuz hikayelerin ana temasını oluşturan düşünce değil midir zaten? Yoksa çatışma sadece edebiyatta mıydı? Bir yazarın romanında, bir çocuğun hikaye kitabında, aşk acısı çeken birinin yazdığı şiirlerde miydi? Hayat da bir çatışma değil miydi? Doğru ve Yanlış, hep karar vermek zorunda olduğumuz, sonuçlarını her zaman göremediğimiz şıklar değiller miydi? Neden Baekhyun hep yanlışı seçiyordu? Neden gecenin sonunda hep yastığı ıslak, gözü yaşlı kalıyordu?

Vicdan azabı onun yakasını bir türlü bırakmıyordu. Kurtulamıyordu, mutlu olamıyordu. Kocasının onun için yazdığı şiirler, aldığı papatyalar ona anlamsız geliyordu. Eskisi gibi limonlu çay içmiyordu, zift gibi kahveler içmek tercihiydi. Saçlarını rengarenk boyamıyordu, siyah onun için yaratılmış gibiydi. Geri alamayacağını bildiği kararlar, onun bütün doğrularını silmişti. Yanlışlarla dolu bir hayat sürdürüyordu.

Kendisini bunaltan bir evlilik, bunaltan kayınvalide, bunaltan anne, bunaltan işsizlik sorunu, vicdan azabı, vicdan azabı ve vicdan azabı.

Dışarıya bakıp kahvesini yudumlarken, komedi filmi izlerken, bir taksinin arka koltuğunda evine giderken, müzik dinlerken, kocasının şiirlerini okurken yüreğine çöken acıyla daha çok vicdan azabı çekiyordu.

Kötü bir insan olmak, geçmişte kötü bir insan olmanın verdiği ağır yükü taşımak, pişman olmak en zoruydu. Özür dilese bile hala ağırlığını yitirmeyen yanlışlar yapmıştı.

macarons // kray Where stories live. Discover now