ARMAĞAN

25 8 0
                                    


Can'ı aklımdan, fikrimden, gönlümden çıkarmaya gayret gösterirken şimdi yanı başımdaydı ve sorgulamadan andan keyif almaya çalışmak niyetindeydim. Yol boyunca derslerden, yurttan, ailelerimizden konuşarak yürüdük. Kafe beklediğimden küçükçe bir şeydi. İnsanların çok bilmeyeceği ama tanıyıp görünce de müdavimi olacağı cinsten. Duvarlarda ilginç çizimler vardı. Farklı objelerle ortama sıcaklık katılmıştı. Nostaljik bir havası vardı. ilginç olan ise hayalini kurmaktan bile kaçındığım şeyi şu anda yaşıyordum. Böylesine huzur dolu bir yerde karşımda Can oturuyordu. Sessizliği bozma gereği duydum.

+Burayı nasıl keşfettin hikayesi var mı? Ben daha bu sokaktan bile ilk kez geçiyorum çok bilinen bir yer olmadığı belli.

- Canımın sıkkın olduğu bir gün Defne ile yürürken rastlantı sonucu bulmuştuk ara ara uğrarız hala bizim için anlamlıdır burası anlayacağın.

Utanmasam iyi siz Defne'yle gelin o zaman diyip gidecektim.

+Ne güzel anısı varmış. Üzüntü ardı hediyesi gibi.

Düşüncemin aksi şekilde tepki vermiş olma mecburiyetini hiç sevmezdim ki zaten gönül işlerinin akılla mantıkla pek alakası olmuyordu.

-Plansız şeylerden genelde keyif alırım, hiç hesapta yokken, beklentisizken. Umarım senin için de üzüntü ardı hediyesi gibi olur burası.

Ah bir bilseydin Can bana nasıl bir hediye olduğunu. Keşke bilebilseydin.

+Hesapsız, beklentisiz, güzel bir hediye oldu. Teşekkür ederim.

Masanın üzerinde bir kutu dikkatimi çekti. Tam incelerken Can açıklama yaptı.

-Haydi sana fal çekelim. Kutunun içerisinde yazılmış bir sürü not var. Kimisi duygusal sevgi dolu, kimisi de esprili. Yazan kişinin ruh haline göre işte anlayacağın.

Heyecanla içimden ortama uygun bir şey gelmesi için dua ettim.

+Ben çekmek istiyorum. Önce kendime sonra da izin verirsen sana.

-Çek bakalım neler çıkacak.

Gözlerimi kapattım kâğıtlara dokunarak hissetmeye çalıştım ve işte bu dediğim anda bir kağıt çektim.

"Az önce üç yıllık sevgilim beni terk etti. Oturduğum yere mıhlandım kaldım. Eğer bu notu okursan seni hiç affetmeyeceğimi bil. 17.11.2014"

Bir insan bu kadar mı şanslı olur ya? Bu ortama bu mu yakışırdı?

Can notun ardından kahkaha attı. Gülünecek halime sevgiler. Sen git koskoca kutuda en alakasız en bedbaht notu çek.

+ Gülmee bence hala senin için bir kağıt seçmedik. Kim bilir sana ne çıkacak?

-Oooo Gökçe' ye bak sen ama sevinme bence boş yere bana güzel, anlamlı bir şey çıkacak.

+ Bakıp görelim. Hazır mısın çekiyorum.

Can kendinden emin bir şekilde başıyla onayladı.

"Bir şey var aramızda,
Senin bakışından belli,
Benim yanan yüzümden.
Dalıveriyoruz arada bir,
İkimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belli,
Gülüşerek başlıyoruz söze.
Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz isteyerek,
Fakat ne kadar saklasak nafile,
Bir şey var aramızda senin gözlerinde ışıldıyor,
Benim dilimin ucunda"

Nahit Ulvi Akgün

Kağıdı çektikten sonra okumakta oldukça zorlandım boğazıma adeta bir şeyler düğümlenmiş gibi bir histi yaşadığım. Sanki o dizeleri Can'a ben söylüyormuşum gibi hissettim. Şairin dediği gibi benim yanan yüzümden belliydi ama anlayan var mıydı?

SONA GİZLENEN BAŞLANGIÇWhere stories live. Discover now