Bölüm 28 - Final - Küçük Hogwarts Öğrencileri

1.2K 70 24
                                    

Voldemort karşısındaki on kişiyi görünce bakışlarını değiştirdi. Ne yapmalıydı. Kaçmaktan başka çaresi yoktu. Bir adım geri attı ve anında buhar olup uçtu. Diğerleri asalarını indirdiler. Sirius kahkaha atmaya başlamıştı. Hepsi koşarak birbirine sarıldı.

"Bence bu kadar sevinmeyin" dedi Bellatrix yerden kalkmaya çalışarak. Sirius onun yere düşmüş asasını aldı ve "Asan elimde ne yapabileceğini sanıyorsun?" dedi. Bellatrix sinsice güldü ve belinden hançerini çıkardı. Hançerin soğuk sesi herkesin kanını dondurdu. Sirius tam büyü yapacekken saniyelik bir gecikme ile Bellatrix hançeri ustaca savurdu. Bir saniye... Sadece bir saniyelik bir gecikme sonucu hançer orada bulunan on kişiden birinin göğsüne saplandı. Belki de en masumu, en temiz kalplisi... Ölmesi gerek en son kişi derin bir nefes aldı ve titreyerek elini karnında duran hançere götürdü. Fred... Fred birden George'un üzerine yığıldı. Soğuk soğuk terlemeye ve rengi solmaya başlamıştı. George konuşamıyor, nefes alamıyor gibiydi. Fred'in kanı büyük bir hızla akmaya devam ediyordu. Sirius bir Fred'e bir Bellatrix'e bakıyordu. Sonra Bellatrix'i yerde asasız bırakıp Fred'e koştu. Fred konuşmaya çalışıyor gibiydi.

"Dayan, iyileştireceğiz seni" dedi Ron... George kardeşinin elini tuttu ve kulağına eğilip birşeyler fısıldadı. Fred hafifçe gülümsedi ama bu yarıda kesildi. Birden öksürdü. Şiddetle sarsılıyordu öksürürken. Ağzından kan gelmeye başladı. Ellie Fred'in yanına çömeldi. Ağızdan kan gelmenin ölmeden önceki son aşama olduğunu duymuştu çoğu kez. Fred onu gördü kısık gözlerinin arasından. Kanlı eliyle kızın elini tuttu. Charles ayaktaydı. Ellie ona baktı.

"Birşeyler yap Charles" dedi Ellie. Charles bir iksir uzmanıydı. Yapabileceği çok şey vardı. Ama kibiri, kini ve nefreti onu ele geçirmek üzereydi. Fred'i öylece ölüme terk etmek istiyor gibiydi. Ama sonra George'un mahvolmuş yüz ifadesine baktı. İçinde birden acıma duygusu belirdi. Eğer birşeyler yapmazsa Ellie'nin onu asla affetmeyeceğini biliyordu. Üstelik bu vicdan azabıyla yaşayamazdı. Bir anda ihtiyaç odasına girdi Charles. Oradaki dolabından mor bir şişe çıkardı ve koşarak oradan çıktı. Fred'in hala acı içinde can çekişmekte ve kan kusmakta olduğunu gördü.

"Hayır Fred Hayır, Lütfen" diyordu George bir yandan. Charles elini Fred'in karnındaki hançere götürdü.

"Bunu çıkarmam lazım" dedi. Herkes dikkatlice onu izliyordu. Charles derin bir nefes aldı ve parmakları ile hançeri sıkı sıkıya kavradı. Oldukça yavaş bir şekilde hançeri çekti Fred'in karnından. Fred acı içinde bağırdı. George bir elini, Ellie diğer elini sıktı Fred'in. George Fred'e eğildi ve saçlarını geri itti.

"Geçecek şimdi" dedi. Hançerin çıktığı yerden kıpkırmızı kan fışkırıyordu sanki. Fred bilincini kaybetmek üzereydi. Gözlerini hafifçe kapadı. Charles oldukça hızlı hareket ediyordu. Ve Charles anında avucunun içini kesi.

"Ne yapıyorsun?" dedi Harry.

"Bunu Voldemort'tan öğrendim. Kan nakli." dedi ve avucundan akan kanları mor şişedeki sıvıya boşalttı. Sıvı anında kırmızı bir renk oldu ve köpürmeye başladı.

"Dayan" diye yalvardı George elini Fred'in alnına götürerek.

"Bu biraz acıtacak" dedi Charles ve iksiri Fred'in yarasına döktü. Fred acı içinde bağırdı. Bu çığlık orada bulunan herkesi korkuttu. Ellie ağlamamaya çalışıyordu. Gözleri önündeki Fred'i görünce suçluluk duygusu hissediyordu. Fred ölmemeliydi.  Fred, bütün vücudunun alev alev yandığını hissetti. Başını geriye atıp sakin olmaya çalıştı. Yangının yavaş yavaş söndüğünü hissedebiliyordu. Yara yavaş yavaş kapandı. Fred gözlerini açtı hafifçe. İlk gördüğü kişi Ellie oldu sonra ise George. Charles, Fred uyanınca iksir şişesini bir kenara savurdu ve rahatlamış bir şekilde yere yayıldı. Sol elindeki kesikten yerek kan damlıyordu ama Charles'ın umrunda değildi. Sağ elini yüzüne götürdü Charles. Alnını tuttu. Vicdanını dinliyordu. Bu hissettiği şey bambaşka birşeydi. Hayat kurtarmak... Charles'ı bilirsiniz. Nefret ve öfke ile büyütülmüş, sevgi ve aşk duygularından haberi olmayan bir çocuktu. Ellie sayesinde aşkı tattı ama bunu asla aşk olarak adlandırmadı. Draco sayesinde dostluğu tattı ama buna asla dostluk demedi. Fred sayesinde ise sevgiyi tattı. Kalbinde derin bir rahatlama vardı. Charles şuan farkına varmasada değişiyordu. 

☯Nine Days☯Where stories live. Discover now