4| Felaket vurgunum size

8.4K 745 211
                                    

Jungkook'un aşk acısını dinlediğimiz ve onunla birlikte bizim de efkarlanmak zorunda kaldığımız akşam, Taehyung geç saate kaldığı için burada kalmasını önermişti. Benim için hiç sorun yoktu, sadece düşündüğümüz planda değişiklikler olacaktı o kadar...

Tamam, üzücüydü.

Fakat problem değildi.

Misafir odasına gidip biraz depresyona gireceğini söylediğinde kendi hâline bırakma kararı aldık. Ergen ve yaşının gereği yoğun duygular yaşayan birisiydi ve belki de bir hafta sonra Yugyeom'a olan ilgisi de son bulacaktı. Çabuk değişen ruh durumuna ve kararlarına uyum sağlamakta zorlandığımız bir gerçek vardı maalesef.

Neyse, öyle ya da böyle tekrar yalnız kaldığımızda, Jungkook'un da burada olması ve içimde kalmayan istekle yatağa tekrar kuruldum. Onun yerine instagram hesabında dolanmaya başlamıştım, çok geçmeden de Taehyung gelmişti yanıma zaten.

"Neye bakıyorsun?"

"Hiç," demiştim sayfada gezinmeye devam ederken. Yatağın kenarındaki etajerde yanan ışık ortamı aydınlatıyordu. Taehyung üzerimden uzanarak parlaklığını azaltıp kafasını omzuma koyduğunda ben de saçlarına yaslandım.

"Çok güzeldi maç." demiştim takip ettiğim takımın hesabından sonucu tekrar görerek. "Uzun zamandır böyle stres atmamıştım."

"Ha diyorsun ki illa konusunu açalım?"

"Niye?" Kafasını kaldırdığında ben de ona döndüm. Gözlerini kısmış ve memnun olmayan bir ifadeyle bana bakıyordu.

"Sen iyi biliyorsun."

"Yoo bilmiyorum." diyerek olayı üstünkörü kapatmaya çalıştım. Göz teması kurmamak için gri tişörtünün siyah yazılarında gözlerimi gezdirdim.

"Park Jimin."

"Aşkım?"

Söyleyeceği şeyleri –nutuktan farklı olacağını düşünmüyordum- beklerken telefonuma gelen bildirimle ikimizin de dikkati dağıldı. Bakışmayı keserek etiketlendiğim fotoğrafa baktım.

Maç öncesinde Sungjae toplu bir fotoğrafımızı çekmişti ve merkezde ben duruyordum. Hepsi kollarını omuzlarına atmış poz verirken ben de ayak uydurmuştum.

@sungjae123: dünya dönüyorsa canım edebiyatçımız park jimin sayesinde dönüyorjahdjajdks sizi seviyoruz hocam <3

Açıklamaya istemsizce gülerken fotoğrafı inceleyip beğenmiştim.

"Egoistin tekisin." Taehyung telefonumu alarak fotoğrafı incelerken yüzümde kendini beğenmiş bir gülümseme oluşmuştu.

"Gözde öğretmen olmak böyle bir şey hayatım. Çünkü karşılıklı bir saygı ve sevgi var aramızda."

"Geç bu lafları geç, edebiyat yapma bana. Aklından geçeni söyle sen de rahatla ben de rahatlayayım."

Yan bir gülüşle kolumu omzuna atıp simetrik yüzüne yaklaştım, anında mis gibi kokusu sarmıştı çevremi. "Kim Taehyung şu yüze bakar mısın, bu karizmatikliğe kim neden karşı gelsin?"

Elbette içimden geçen ve düşündüklerim bu yönde değildi ancak fiziğimi ve yüzümü beğenen biriydim. Taehyung sayesinde sağlığıma fazlasıyla dikkat eden birisiydim ve ortalama bir tipim vardı işte.

"Öğretmenim olsan senden nefret ederdim." Yakın olan yüzüme yan dönerek hafif bir öpücük kondurdu. "Hem sınavlarda çocukların ağzını yüzünü yamultuyorsun hem de maç izlemeye davet ediyorsun. Bir karar ver, anlayışı bir hoca mısın despot bir hoca mı?"

[✓] dietician ➸ vminWhere stories live. Discover now