11| Merhaba arkadaşlar kanalına hoş geldiniz

6.9K 654 404
                                    

sıkılmamaya söz veriyor musunuz? c:

bir de yorum :( yorumlarınızı okumayı çok ama çok seviyorum, gerçekten

Sakin bir sabaha uyanmayı dilerdim.

Taehyung'un benim hakkımda bildiği birçok şey vardı. Tanışıp sevgili olduğumuzdan beri. Hassas olduğum noktalara özellikle dikkat eder ve ona göre davranır, rahatsız olduğum konularda bu olumsuzluğu en alt seviyeye çekmeye çalışırdı. Gerçekten böyle bir mükemmeliyete sahip olduğum için şanslıydım.

Ancak bugün ne olduysa bütün dengeler altüst olmuştu.

Dün geceki konuşmadan sonra Taehyung'la ayrı yatmak dengemi sarsmıştı. Nasıl ifade edebileceğimi bilemiyordum ancak yerini yadırgamak gibi bir şeydi sanırım. Kollarımı sarıp burnumu tenine süreceğim bir beden yoktu yanımda ve bunun eksikliğini ciddi ciddi hissetmiştim. Bütün alışkanlıklarım alaşağı olmuş gibiydi. Bu nedenle sabaha karşı uyumuş ve yine sabahın erken saatlerinde kalkmak zorunda kalmıştım.

Çünkü içeriden kahkaha sesleri geliyordu.

Kaşlarımı çatarak ayaklandım, o an zaten önümü falan göremiyordum, ayriyeten uykumu alamadığım için başım ağrıyor, gözlerim acıyordu. Hışımla bir şeylere çarpa çarpa salona ilerdim. Görüntümü netleştirmeye çalışarak ne yaptıklarını anlamaya çalışıyordum ki, anladığımda kriz geçirmeme üç saniye gibi kısa bir zaman kalmıştı.

Kafa kafaya verip telefondan izledikleri bir şeye gülüyorlardı.

"Ne yapıyorsunuz siz..." diye çıkıştım sinirle. "Ne bu gülüşmeler sabah sabah ya? Uyuyan insana da saygınız yok resmen, reziller."

Çatlamış sesim boğazımı acıtırken kafalarını ekrandan kaldırıp ikisi de aynı anda bana baktı ancak anlaşmış gibi birkaç saniyenin sonunda tekrar dikkatlerini telefona verdiler. Ben de bana kalan sinirle birlikte tekrar odama girmiş, kapıyı sertçe çarparak onları rahatsız etmek istemiştim.

Uyumak istiyordum, baş ağrım ve gözlerim yerinden çıkacakmış gibi hissettiğim bu acıdan kurtulmak. Ve Taehyung'u istiyordum. Kollarımda.

Aradan ne kadar bir vakit geçmişti bilmiyordum ancak odaya birisi girdi sessizce. O an Taehyung'un geldiğini perdeleri çekip etrafı karanlık yapmasından anlamıştım. Gözlerimi açarak onu izledim, yanıma uzandı yavaşça.

Başı yatak başlığına yaslıyken eşime döndüm. "Aşkım sarılır mısın?" Tişörtünden tutarak aşağı çektiğimde omzumdan kavrayarak sarıldı tüm sahipleniciğiyle. Boyunu öptüm usulca. Kokusu burnuma dolduğunda zihnimin ferahladığını hissediyordum, çok güzel kokuyordu. Ferah. Taze. "Uyuyamıyorum. Tüm gece neredeyse uyuyamadım. Daldığımda dördü geçiyordu."

Mırıldanışıma karşın derin bir nefes aldı. Hâlâ tam yatma pozisyonunda değildi fakat problem değildi. "Neden uyumadın bir tanem?" demişti saçlarımı öperek. "Üç saatlik uykuyla durduğuna göre ve kıyamet kopmadığına göre şanslıyız. Sanırım?"

Saçlarıma dokundurdu dudaklarını. Taehyung'la uyur uyanık ettiğimiz sohbetleri seviyordum. Genelde anlamsız oluyordu ancak hoşuma gidiyordu. "Çünkü yanımda sen yoktun ve inan bana yastığa ya da yorgana sarılmak hoş değildi."

Gülmüştü sessizce. Bu doğruydu fakat. Ona sarıldığım gecelerde yavaşça tenini okşamayı, burnumu saçlarına gömmeyi ve uyuyana kadar saçma sapan konuşmaları seviyordum. Bir gece de olsa tüm bunlar elimden alınmıştı, garip bir histi. Yerimi yadırgamış gibi hissetmiştim.

"Ben sana dedim gelmeyelim diye."

Bacağımı bacaklarının üzerine attım, bu susması için bir işaretti. "Sen uyudun herhalde?"

[✓] dietician ➸ vminOn viuen les histories. Descobreix ara