İnsanı oluşturan iki temel özellik beden ve ruhtur. İnsan hem bedenî hem ruhî ihtiyaçlarını karşılamak mecburiyetindedir. İnsan yapısı gereği bir yaratıcıya ihtiyaç duyar. İnsanın ruhunun isteklerini yerine getirecek ve sıkıntılarını giderecek olan şey, kişinin Allah’a ve sonsuz hayata inanmasıdır. Bundan dolayı Allah’a ve ahiret inancına inanmayan fertlerin; büyük sorunlar karşısında çaresiz kalması ve çağımızın en yaygın hastalığı olan depresyona yakalanması kaçınılmazdır.
Allah’ın ipine sımsıkı sarılmış kullar için depresyon yoktur. Biz biliriz ki Rabbimiz bu dünyada bizlere birtakım imtihanlar verecektir. Bunun üstesinden ancak Allah’ın emirlerine uyarak ve onun yasaklarından kaçınarak gelebiliriz. Yüce Rabbimiz Ra’d Suresi’nde “Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah’ı anmakla huzur bulur.” buyurmuştur. Nitekim Allah’ı anmayan bir kalp zamanla kara bir taşa dönecek ve kötü ameller yapmaya meyledecektir. Allah’ı daima zikreden bir kalp ise nefsini kontrol edebilecek ve haramlardan uzak duracaktır.
Bakara Suresi’nde Rabbimiz “Beni zikredin ki bende sizi zikredeyim. Ve bana şükredin, beni inkâr etmeyin.” buyurmuştur. Yerde ve gökte canlı-cansız her varlık Allah’ı her an zikretmektedir. Eşrefi mahlukât sayılmış insan ise ne yazık ki tüm varlıklar içinde yaratıcısını en az zikreder. Bazen öyle bedbaht bir ana düşer ki günlük telaşı içinde Allah’ı unutacak vaziyete gelir. Seven sürekli sevdiğini anar ve onu başkalarına anlatır. Allah’ı seven onu sürekli anmalı ve bulunduğu toplumlarda anlatmalıdır. Yaptığımız her işe Allah’ın adı ile başlamalı ve yaptıklarımızın onun razı olacağı amellerden olmasına dikkat etmeliyiz.
Unutulmamalıdır ki sonsuz kudret sahibi Yüce Allah’ın bizlere ihtiyacı yoktur. Bizim ona ihtiyacımız vardır. .
Selametle...
