Sert acımasız herkesin korktuğu bir adam saf güzel nazik bir kız yolları kesişir aşk olup üstüne birde evlenip çoçuk yaparlarsa ve bunu ailelerinden saklarlarsa ne mi olur gelin görelim
Mirzanın ezelin hikayesi
10. Bölümden sonra geçmişe dönecek v...
Mirza ağanın hastaneden çıkması adına verilen yemekler için hazırlıklar başladı öğle yaklaşırken konak insanlarca dolup taşıyor kadınlar bi tarafa erkekler bi tarafa çekiliyor küçük mirhan ise avlun ortasından koşturuyor arabası ile oynuyordu herkes çoçuğa pür dikkat bakıp bir yandanda dedikodusun yapıyor üst katan oğluna bakan ezo üstü başı mahvolmuş diye geçirdi içinden merdivenleri hızlı hızlı inip oğlun kucağına aldı "Ah annecim mahvetmişsin üstün" "Özüy diyeyim " "Hadi gidip üstün değişelim babayı uyandıralım misafirlerimiz gelmeye başladı " "Tamam " Ezo merdivenleri çıkarken herkes kadına çoçuğa bakıyor kim güzeliğine kim kıyafetine kimde istanbul oluşun konuşuyor Odaya gelip oğulan üstün değiştirdi su yeşil tişört lacivert şortun giydir.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
"İşte hazır benim yakışıklı oğlum" Mirza ise uyanmış karısı ve oğlun izliyor "Hayatım uyanmışsın" "Uyandım gülüm" "Hadi sende kalkı hazılan aşağı kalbalıklaşıyor" "Tam gülüm " oğlum kucağına alıp dışarı çıktı ezo ne olduğun anlamaya çalışıyor mirza merdivenlerin başına gelip yezda ya seslendi "Yezdaa " "Efendim abi " "Gel mirhanı aşağı indir " "Tam abi" Herkes bi kere daha şaşkın bıraktı Odaya girinci karısın muzipçe sırıtı karısın kucağına çekti "Mirzaaa "ezo ise hala utangaç şekilde mirzaya bakıyor "Söyle yavrum "karısın saçların arkaya alıp boynun koklamaya öpmeye başladı sargıda olmayan eli bacaklarını okşamaya başladığı sırda ezo kocasın durmaya çalıştı "Sen ice edepsizleştin aşağıda bir sürü insan var" "Bişey olmaz gel azıcık koklayım dayanamaz oldum canıma tak dedi " mirza ezoya hiç bir zaman doyamadı ilk onu gördüğü gün bu ateş hiç sönmeyeceğin her dokunuşunda daha fazlasın isteyeceğin fark edi çünkü avuçlarındaki o küçücük eler bile yangını olmuştu kor alevler salmıştı bedenine "Mirza dur" Dediği sırada kapı çaldı rojdanın sesi ikisin ayırdı rojda kapıyı açtı "Ağam ağalar gelmiş seni çağırıyor dayım" "Tam rojda çık sen ve bi daha bu kata izinsiz çıkma" rojda bozulmuştu bu olanlar Mirza karısı ile aşağı ındı ezo yade buke ve berfin hanımın yanına doğru ilerledi. Mirza ise ağların yanına gideceği sırada küçük mirham koşarak kucağına tırmanmaya başladı kuçağında oğlu işe ağıların olduğu sofranın baş koşesine oturdu "Baba baba" "Söyle aslanım "tüm ağalar tür dikkat baba oğlu dinliyor "Men bişey buldum" "Ne buldun " "Ama menim olsun noyuy menim olsun " "Aslanım ne buldun" "Kuçu kuçu" "Nerde buldun " "Bahcede menim oysun adı tintin baba noyuy" "Tam aslan senin olsun" Küçük mirhan ellerin çırpıp babasın kocaman öp kucağından atladı tam gideceği sırda mirza "Nereye mirhan bey" "Oynamay baba" "Acıkmadın mı "Hayıyy " Küçük çoçuk koşarak giti mirza ise baş işareti ile bekir peşinden yoladı yemek sessiz devam ederken "Ağam maşallah ateş parçası gibi bir oğlan lakin" "Lakin ne ali ağa" Reşat ağa lafa girdi "Ağam gelin hanım pek bize uygun değil gibi eğer soyun devam edecekse aşiret uygun bir kızla evlenmelisin " "Reşat ağa senin dilin keserim bu iki eti" "Yanlış anladığın oğul" "Kimsenin haddine değil benim karıma çoçuğuma laf etmek ali ağa herkes bilsin karım ezel aşiretin gelinidir çoçuğumun anasıdır mirhan ise benim soyumun yegane varisidir" Tüm herkes sessizliğe boğuldu artık kimse konuşamazdı keza mirzanin öfkesine gazabına uğramak istemiyordu kime herkes olanları kabul etmek zorunda kaldı misafirler tek tek dağıldı akşam çöktü yezda çay demlemiş balkonda yengesi ile içiyordu o sırada mirza karısına bakarak "hayatım napıyosun" "iiim aşkım çay içiyoruz gelinsizde" "salar sen nasılsın " "iii yenge " "mirhan nerde babamla yademin yanında " Küçük mirhan ise yade ve mirhan ağaya bulduğu köpek yavrusun anlatıyor taklit yapıyor "dede bak tintin böyle kuyruk salıyor "deyip sanki kuyruğu varmış gibi popsun hareket etirip kıkır kıkır gülüyor aynı zamanda mithan ağa ve avludaki yade ona eşlik ediyor mutfaktan elinde meyve suyu bardağa ile çıkan berfin hanım bardağı küçük toruna uzatıp "evimin neşesi hadi iç nenem bak sana meyve sıktım kurban olduğum " "Teşeküy edeyim "deyip gülücükler saçıyor Oturdukları yere geri dönen ezo "Bizimkin keyfi yerinde " "Yenge " "Efendim yezda " "Abimle nasıl tanıştınız " "Çok uzun bi hikaye yezda bu Anlatsan " "Tam dinle o zaman"
