42.bölüm

54.3K 1.7K 66
                                    

Bölüm 42

Medyadaki mirza

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Medyadaki mirza

Mirza saları ve bekirle birlikte çiftlik evine geldi mirza ağır talimatlar veridi salara dönerek " hiç bir eksik istemiyorum herşey istediğim gibi olacak bekir sende hava alanında uçağı hazır bulundur olaya göre yengen ve mirhanı alıp istanbula gideceksiniz" dedi bekir başı ile onayladı salar abisin söylediği ile yutkundu
" abi bu resmen aşiret içinde savaş demek" dedi salar mirza yumruğunu masaya vurdu

" salar biliyorum aslanım karım oğlum söz konusu ölümse ölüm olacak yalnız herkes öğrenecek unutanlar hatırlayacak benim olana yaklaşmak ne demek ağzına almak ne görecekler" dedi
Saat ilerlerken mirzanın emri üzerine her tarafa adamlar yerleştirdi bekire dönüp
" gelenlerden silahlarıda almayı unutmayın kimse silahla girmeyecek"
Mirza bekire dönerek " eksik istemiyorum bekir ayşe halayı aldır birde reşat ağa ya bu gün onlar ya biz ona göre yapın hazırlığınızı sen bekir eve en iyi adamlarını koy hata sen orda ol" dedi bekir abisini ikiletmeden kalktı koyuldu işe geçen zamanla birlikte ağalara teker teker gelmeye başladı mirza baş köşede yerinde oturuyor salar abisin arkasında ayakta durup verceği komutları bekliyor zaman akıyor tüm ağalar toplandı en son reşat ağa yerin aldı
Ali ağa" evlat buraya toplanma..." diyemeden mirza
" ağalar bazı kendini bilmezler ailem kadınım çoçuğum hakında konuşmuş ve ben o konuşanın bu gün dilin keseceğim ibreti alem için" deyip ağaların yüzlerine baktı tek tek kimi korku kimi hayranlık kimi şaşkınlıkla bakıyordu
Murat ağa " mirza ağam ne dersin sen bilirsin ki kuralarımız kati ve kesindir bu koşulda gelin ağanın ölüm oylanır" dedi mirza sinirle yutkundu " hangi hadsiz karımın ölümün oylayacak ve hangi hakla " diye bağırdı reşat ağa
" duyduk ki aşiretimizin gelini; gelin ağamız aldatmış   aşiretin devam gözü ile bakılan çoçuk senden değilmiş birde söylemeye dilim varmaz eme çoçuğun olmazmış" dediğinde mirza hışımla ayağı kalktı reşat ağanın yakasına yapıştı
"Ne dedin sen ne dedin" diye kükredi reşat ağa ayşe hanımın söylediğine inanıp birde aşiretin en büyüğü olmak için ayşe hanımla iş birliği yaptı dedi kodular yaydı karacahan konağında yaşanları ortalığa döktü  ancak şuan mirza ile karşı karşıya gelmek onu ürkütü mirza ya öleceksin ya ölecek der gibi bakıyordu yaşlı ağalardan havar ağa " mirza avlat sakin " dedi  mirza reşat ağayı arkasında bırakıp üç adım attı ceketinin arkaya atarak silahın çıkardı ve reşat ağaya doğrultu " karım beni aldatmadı birin ölecek kadar çok seversen onu ancak ölerek aldatırsın reşat ağa ve evladım canım kanım aşiretimin varisi benden son olarak karım ikinci çoçuğumuza hamile " deyip reşat ağayı anının çatından vurdu tüm ağalar deşerle  bakıyor ve tekrar konuştu " bu ilk ve sondu eğer ki karım evladım hele namusun hakında konuşurken ikikere düşünün ben mirza karacahanım kimse benim soyuma hakaret edemez" dedi tüm ağalar korku ile baş eğdi bilirlerdi sonlarını ancak saların çalan telefon sesi ortalıktaki sessiz bekleyişi susturdu
" efendim dayı "
....
" ne diyorsun sen dayı"
deyip mirzaya döndü
" abi reşat ağanın büyük oğlu  yengeyi almış " dediğinde herkes ölüm sessizliğine girdi artık kimse mirzayı tutamazdı akacak kanın bekleyiş sardı dört bir yanı biraz önce heybeti ile dağları dize getiren adam şimdi acı ile kıvranıyordu...

Kısa bir bölüm ancak
Beğeni
Yorumlarınızı bekliyorum

Aşirete Gelin OlmakHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin