-21-

229 13 6
                                    

Sabah saat henüz 06.00'yken alarmımın cırlak sesiyle uyandım. İsteksizce yataktan kalkıp üzerimi giyinmeye başladım. Victoria'ya Amy'yi anlattığımda beni zorla psikyatri servisime göndermişti. Yüzümü yıkarken o da uyandı.

"Günaydın." Eğilip yanağıma bir öpücük bıraktı ve yanağımın 'Dünyanın En Şanslı Yanağı' olmasını sağladı.

"Günaydın." Banyodan çıkıp yatağa oturdum.

"Charlie bir şey konuşabilir miyiz?"

"Tabii." deyip yatakta yanımı gösterdim. O da oturup elimle oynamaya başladı.

"Victoria bir sorun mu var?"

"Hayır, sadece nasıl söyleyeceğimi bilmiyorum."

"Söyle bebeğim, sana her zaman destek olurum."

"Hani bana bir teklif etmiştin ya..." 'Teklif' kelimesini duymamla oturduğum yerde dikleştim.

"Evet, neden ki?"

"Sanırım artık cevap vermemin vakti geldi..."

O da dikleşip bana doğru döndü. "Evet, Charlie, seninle çıkarım."

Cevap vermeden kibarca belini sardım. "Seni seviyorum."

"Ben de seni." Boynumdaki ellerini gevşetip saçlarımın içine daldırdı. Başımı kendine doğru çekip dudaklarını dudaklarımla buluşturdu. Öpüşmemiz kısa kalmayıp devam edince, bir bacağını diğer yanıma geçirdim. Beni durdurdu. "Şimdi olmaz yaramaz çocuk." Kıkırdadı. "Doktora gitmemiz lazım."

Olası bir sinir krizine karşı -ki bu çok düşük bir ihtimaldi- Victoria da psikiyatra benimle geliyordu.

"Doğru, haklısın. Gelince ödeşiriz." Göz kırpıp odadan çıktım. Mutfağa inip ikimize de birer kase mısır gevreği koydum ve salona götürdüm.

Victoria üzerini giyip hızla merdivenleri indi ve kendini yanıma bıraktı. Ucuz kahvaltımızı etmeye başladık. Brady de kucağına kıvrıldığında küçük ailemiz tamamdı. "Siz ikiniz bana huzur veriyorsunuz."

"Sen de bize..." Kuyruğunu sallayan Brady'nin kafasını okşadı. "Oğlumuz sayende çok mutlu."

Güldüm. "Bir de gerçeği olduğunu düşünsene."

Ağzındaki lokmayı yutmayı bekleyip cevap verdi. "Hayır. Kızımız olsun."

"Neden? Erkek bebek daha tatlı oluyor. Evde benim gibi bir yakışıklı daha olsa fena mı olur?"

"Kız bebekler daha sevecen bir kere. Hem erkek olsa bile sana benzemez ki. Er dayıya kız halaya."

Soracağım sorudan pek emin değildim ama yine de konuştum. "Erkek kardeşin var mıydı?"

"Hayır, benden küçük bir kız kardeşim vardı." Yüzünden gülümsemesinin düşmemesi beni rahatlatmıştı.

"O zaman erkeğin benzeyebileceği birisi yok. Tek şık benim."

"Ama amcası var." Burnuma iki defa dokunup kıkırdadı. "Ona da benzeyebilir."

"Ha, Stephan'a benzemesi sorun değil. O da bana benziyor."

"Amma inatlaştın. Kız olsun işte."

"Kız olursa..." Farkettiğim şeyle sahte bir korkuyu yüzüme yerleştirdim. "Olamaz Victoria erkek olmak zorunda."

"Neden, ne oldu?"

"Mikaela'ya benzerse evden kaçarım. Buraya taşındığımda evde cırlayan biri olmadığı için inanılmaz boşluğa düşmüştüm."

Haunted Boy (Charlie Puth FanFic)Where stories live. Discover now