ELEMENT

16. Tek Umut

Bu bölümün şarkısı Feist - Fire In The Water ( dinle, dinlet ), multimedyada...

NOT: Aklımda Chris' i öldürüp Cassia' nın bakış açısından devam etmek vardı ama Veronica Roth gibi kitabı batırmak istemedim. Sizce yapmalı mıydım?

Bulutların bile üstündeyim çok özgür hissediyorum.

Uçmanın bir yolunu bulduğuma göre, hangi taraftan gitmeliyim geceye? Kanatlarım beyaz ya da tüylü değil; mavi renkte ve ipekten. Rüzgarda uçuşuyor, hareket ettiğimde bükülüyorlar; önce bir daire çiziyor, ardından dümdüz açılıyor, en sonunda kendi istediğim şekle bürünüyorlar. Ne arkamdaki karanlık ne de önümdeki yıldızlar korkutuyor beni... ( Alıntı / Ally Condie - EŞLEŞME )

Sonra her şey bulanıklaşıyor, kontrolümü kaybediyorum, kanatlarım toza dönüşüp hava boşluğunda yayılıyor. Düşmeyi yada ölümü düşünmüyorum, aklımda sadece Cassia' nın yeşil gözleri var, onlara baktığım son anlarda daha parlak ve berrak görünüyorlar. Kollarımı iki yana açıp sonu beklemeye başlıyorum. Ve bir anda yeşil gözler de kayboluyor.

-----

Hızlı nefesler ve titreyen bir bedenle uyandım, kendime hakim olmaya çalışıyordum. Biraz bekledim ve nefesimi toparladım, hastanedeydim. Mavi duvarları ve sol koluma mor bir sıvı enjekte eden serumu süzdüm, neredeydim ben? Birkaç saniyelik sessizlikten sonra odaya maskeli bir doktor ve yeşil gözlerini yeniden görmemin içime bir huzur yaymasını sağlayan Cassia girdi. Yatakta elimden geldiğince hızlı bir şekilde doğruldum ve kollarımı ona uzattım, daha önce sarılmak hiç bu kadar rahatlatıcı ve güzel olmamıştı. Hiçbir şey söylemedik, sadece birbirimizin gözlerinde kaybolduk. Cassia çok endişelenmiş görünüyordu, konuşurken gözlerinden istemsiz yaşlar süzüldü:

" Chris, çok korktum. Komutan Ares patlamadan fırlayan bir parçanın alnını yardığını söyledi. "

Sağ elimi alnıma götürdüm ve bandajın yıpranmış dokusunu hissettim, canım acımıştı.

" Komutan Ares de kim? Daha önemlisi neredeyiz? "

" Şuan Argon' dayız, Firex' in en küçük şehirlerinden birinde. Komutan Ares bizi hapishaneden kurtaran adam, eğer ilk yardım bilmeseydi şuanda konuşuyor olamazdık. "

Anında kapıdan kırmızı saçları asker tıraşı şeklinde kesilmiş, kaslı bir adam girdi; bu Komutan Ares olmalıydı. Adam kollarını dirseklerine kadar kıvırdı ve rahatlamış bir şekilde konuştu:

" Evlat bizi çok korkuttun, eğer yarık birkaç santim daha derin olsaydı doktorlar bile bir şey yapamayacaktı. "

Yatakta doğruldum ve olabilecek en samimi şekilde teşekkür ettim ama hala neden Firex' de olduğumuzu anlayamıyordum. Komutan soru sormamı beklemeden anlatmaya başladı:

" Parça başına isabet ettikten sonra Beyaz Çember askerleri geldi, bizi sen ve arkadaşlarınla birlikte " suça ortaklık" nedeniyle tutuklamak istediklerini söylediler. Tam çatışma çıkacaktı ki bir hava aracı belirdi ve ateş açmaya başladı, oradaki tüm nötr askerler öldü. Araçtakiler ekip arkadaşlarımızdı, parçayı araçtaki steril odada çıkardım ve bandajı geçirdim, şuan Firex' de bir askeri hastanedeyiz. Seni hemen uyandırmak tehlikeli olabilirdi, bu nedenle doktorlar uyutucu serumun dozunu yavaşça azaltmanın daha güvenli ve mantıklı olduğunu söylediler, üç haftanın sonunda uyanmayı başardın! Doktorlar ilacı kesseler de uyanamayabileceğini söylemişlerdi ama sen güçlüsün evlat. "

Aradan üç hafta mı geçmişti?!

" Ben uyurken neler oldu? "

Komutan yutkundu ve derin bir nefes aldı.