Stay with me.

7.9K 594 1.5K
                                    

Önceki bölümü beğenmiş miydiniz? Eğer bu bölümde bir eksiğim kusurum varsa belirtmeyi unutmayın, olur mu? Biliyorum hikayede çok mantık hatası var ama eh, yazıyorum bir şeyler galiba ya.. Neyse, iyi okumalar :)

Güneş doğumundan bir saat sonra şöminedeki ateş usul usul sönerken, közünden tüten duman camdan sızan güneş ışınlarıyla odaya siniyordu. Harry eşinin üzerinde oturmuş gözlerinde gram uyku olmayan bir halde pürüzsüz tenini mavi gözlü alfaya sergilerken, alfanın elleri yavaş yavaş üzerinde gezinip her zamanki keşiflerinden birini gerçekleştiriyordu. Bacaklarında, bellerinde, bileklerinde ve dirseklerindeydi dokunuşları.

"Bilgenin günlüğünün tamamını okudun mu?" dedi Harry kaşlarını kaldırırken.

"Hayır," dedi Louis. "Vakit bulamadım, sadece birkaç yeri okuyabildim."

Harry başını salladı. O da hepsini okumamıştı ama kesinlikle tamamlamayı düşünüyordu. "Yani eşinin öpücüğü iyileştirir, böyle bir özelliğimiz mi var?"

Alfanın elleri eşinin ellerine tutundu ve onları dudaklarına götürüp öpücükler kondurdu. "Hmm..." diye bir homurtu çıkardı, zira koltukta uzanırken ve henüz birkaç saatlik eşi muhteşem bir parıltıyla kucağında otururken konuşmak pek de mümkün değildi.

"Lou, Tanrım, parmaklarımı gıdıklıyorsun!" Harry oyuncu bir edayla kıkırdayıp ellerini çekmeye çalışırken Louis de sırıtıp ona müsaade etmiyordu.

"Bunlara dokunabilmek için yıllardır bekliyorum ben. Biraz öpüp gıdıklayayım seni, ne olur biraz sabretsen?"

Harry yumuşayıp hafifçe tebessüm etti, başını aşağı yukarı salladı ve dirseklerini alfanın göğsüne dayayıp üzerine uzandı. Louis'nin dudakları da parmak uçlarını öpmeye devam ediyordu.

"Seninle bu denli yakın olmak hâlâ inanılmaz geliyor Lou. Seninle evli olmak..."

İç çekti.

"Aileme buraya gelebilmek için hayatım boyunca ilk kez karşı çıktım. Bunu yapmam gerekliymiş gibi hissediyordum ve bir yandan da artık bazı şeyleri içime atmaktan sıkılmıştım." Louis onu ilgiyle dinleyip bir yandan öpücüklerine devam ediyor, bir yandan da saçlarını okşuyordı. "Bu... Bu hayatımda yaptığım en çılgınca şeydi. Fakat buraya geleceğim zaman bana söz verdirmek için uğraştığı şeyin tam tersini yapmak tamamen delice! Yine de ona söz vermemiştim, bu sayılmaz, değil mi?"

"Öyle mi?" Alfa az çok sözün ne olduğunu tahmin etse de eşinin içini dökmesini bekleyerek "Ne dedi?" Diye sordu.

"Tabii ki de sana yaklaşmamam gerektiğini..."

Louis içten içe sırıtsa da ona bunu belli etmek istemedi, çünkü Harry az çok ailesine sormadan iş çevirdiğini düşünüp çoktan kendini suçlu hissediyordu bile, fakat onda asla pişmanlık sezememişti. Pişman olmazdı da.

"Gelenekçi bir yapım olsa da şu an buna uymadığım için kendimi iyi hissediyorum," diyerek, eskiden babasına sormadan mühürlenmeyeceğini söylediği zamana değinmişti.

Harry moral bozukluğunu bırakıp istemeden kıkırdadı ve yeniden yerinde doğruldu. Alfanın elleri arasından ellerini kurtardıktan sonra, alt dudağını ısırıp baş parmağını alfanın dudaklarına götürdü. Sıcak dudaklar hemen kabul etmişti onu, Harry inlememek için alt dudağına iyice geçirmişti dişlerini. Fakat biliyordu, Louis o inlemeyi duyabilmek için sınırları zorlayacaktı.

"Biz omegalar güçlü müyüz Louis?"

Alfa bu soruyu beklemese de dudaklarındaki parmağı ıslatmaya devam ediyordu. En sonunda omega parmağını çekmek istedi ama alfa acıtmayacak şekilde onu ısırıp buna mani oldu. Harry inatla parmağını çekmek istediğinde alfa sırıtarak sonunda onu serbest bıraktı.

hum-ega | Larry ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin