Kahvaltıdan sonra içeride oturuyorduk, birlikte film izliyorduk.
Ben, kediyken yaptığım gibi istemsizce elimi ağzıma götürüp yalamaya başlıyordum ve bu insanlar için oldukça pis bir şeydi.
Yine yapmıştım.
"Yapma Renjun." Jaemin elimi tutup çekerek aramıza aldı.
Sonra elini çekerek filme odaklandı.
Bir an için kalbim güm güm atmıştı.
Dayanamadım ve kafamı Jaemin'in kucağına gömdüm.
"Mırr~" Sev beni Jaem.
"Yapma Renjun, sen insansın artık unuttun mu?" Jaemin beni üstünden atmıştı.
"Aman, sevme beni sakın Na Jaemin, tamam mı!"
Ayağa kalkarak Jaemin'in odasına girdim ve kapıyı sertçe çarptım.
Onun yatağına uzanıp cenin pozisyonunu aldım.
Bir süre sonra kapı açıldı ve kapandı. Dönüp bakmadım.
Arkama yattı Jaemin ve ellerini belime doladı.
"Üzgünüm Renjun, isteyerek yapmadım. Sadece hala sana alışamadım. Hem 2 günde sana alışmamı bekleyemezsin değil mi?" Hızlanan kalbim ve nefeslerim arasında yutkundum.
Jaemin'in eli belimdeydi, az önce olmuş olan hiçbir şey umurumda değildi.
"Sorun değil Jaem, anlıyorum." Elimin tekini, Jaemin'in kolunun üstüne koydum.
"Üzgünüm Injunie." Jaemin, daha sıkı sarıldı.
Hiç sesimi çıkarmadım.
Bir süre sonra uyuyakalmıştım.
