10. Ne oluyor burda?

3.3K 212 29
                                    

Bir elimde kısır kasesi diğer elimde sigara böreği ateş saçan gözlerimle Meyra'ya bakıyorum o kızı parçalamak istiyorum ama ortam pek müsayit değil o ise bana en masum yani yılışık bir gülümseme sunuyordu.

"Çay alırmısın Zeynep?"

Gözlerimi meyra'dan ayırıp selma Abla'ya baktım. Boş olan bardaklara çay yoluyordu. Benim bardağımda boş olduğu için

"Evet alırım"Dedim.

Selma Abla bardağıma çayımı koyup "Kısır istersen mutfaktan koy kendine "Dedi.

Büyük bir mutlulukla mutfağa ilerledim. Kasemi ağızına kadar koldurdum . üstüne pul biber ve nar ekşiseni koyup yemeye başladım. Mutfağa Meyra girdiğinde bana umutsuz vakamışım gibi bakıyordu. Ben ise elimde kısır dolu kaşık ile senide böyle yiyecem gibi bakıyordum.

"Çok yeme kilo alırsın'Dedi. Sanki beni düşünüyormuş gibi

"Ben kilo almam canım sen beni dert etmede kendi kilolarınla ilgilen"Dedim. Hafif çıkmış göbeğine göstererek

Meyra sırıtan suratı sinirli bir hal aldı. "Sen bana kilolumu diyorsun'Dedi. Bana doğru bir iki adım attı.

Gayet sakin bir şekilde "Evet "Dedim.

Yanından geçip salona ilerledim. Kadınlar buse ve selin ablayı sorguya çekmişler buse abla benim arkadaşım rolünü iyi beceriyordu. Ama Selin bu durumdan sıkılmış ve her an patlak verebilir ve annem hem beni hem onu öldürürdü.

Bu duruma bir el atmam lazımdı ve bunu yapmak çok kolaydı. Nasıl mı? İşte böyle. Bir anda kadınları tam ortasına oturdum yani ortadaki halının üstüne

"Nejla Abla Ağsu bir çocukla görüşüyormuş doğru mu?"Dedim . Mahalenin en meraklı ve gizli kutu olan kadınına

Nejla Abla'nın suratı gerildi. Bedenini dikleştirdi. "Yooo yok öyle bir şey nerden çıkardın sen şimdi bunu,"Dedi. Bana merak dolu bakışlar atarak

İşte gizli olan bir aşkı ortaya çıkardım. Nejla Abla kendi ailesi ve çocukları hakkında sır küpü idi. Ama başkasının içinde karabasan gibiydi. Ailevi meselelerini dinler ve laf taşırdı.

Ben cevap vermeden Ayşe Teyze atıldı hemen

"Ben onları geçen gün parkta gördüm ‚o oğlanla oturuyorlardı."Dedi.

Nejla Ablanın suratı sinirle kasılırken sonrası aynı idi. Herkes ailevi meselerini anlatıp duruyordu.

Buse Abla ben ve Selin Can sıkıntısı içinde boğuluyorduk. Ta ki benim telefonuma gelen bir mesaja kadar yine tanımadığım bir numaradandı.

Gelen: kayıtsız numara
O okuldan gitmezsen başına geleceklerden ben sorumlu değilim

Meyra 'nın arkadaşlarından biri yada Meyra'nın ta kendisi idi. Çünkü o kızdan ve çevresinden başka bir düşmanım yoktu.

Eve geldiğimizde annemden güzel bir şekilde azar yemiştim. Ve şuan odamda hiçbir şey olmamış gibi kendi kendime resim çiziyordum. Canım ne zaman sıkılsa bana lazım olan tek şek kağıt ve kalemdi. Zaten küçüklüğümden beri kendi başıma bir şeyler yapmayı seven bir kişiydim. Herkes aşağıda akşam yemeği yerken ben odamdaydım. Aşağıda bir güzel karnımı doyurduğum için canım hiçbir şey istemiyordu.

Zaten istesem de benim yiyebileceğim bir şey yoktu. Yemekte annem ayda bir yada iki kere tarhana çorbası yapardı‚ ve bunun sağlıklı bir şey olduğunu söyler dururdu‚ zorla yedirmeye çalışırdı. Neyse ki artık öyle bir şey yapmıyordu. Bir tere gözlerini önünde kustuğum için tarhana yerken beni yanlarında istemiyorlardı . Sanki ben bayılıyordum yemeye

Resim yapmaktan sıkılmış aşağıya inmiştim‚ ama indiğime bin pişma. Olmuştum. Semih abim yediği tabağı  alıp yanıma gelmişti. Zorla yedirmeye çalışıyordu. Kokusuna bile tahalüm edemediğim şey benden yememi  istiyordu.  Burnumu tıkayıp ona gitmesini işaret ediyordum. Ama beni pek takmıyordu.

Neyse ki kurtarıcım yetişmişti. Samet Abim Semih abimi masaya geri yollayıp kendi oturdu yanıma  “Ödevin var mı?"Dedi.

Bizim okulda hiç ödev vermiyorlardı ki doğru dürüst ders işlenmiyordu. Olumsuz anlamda başımı salladım.

“Hım demek ödevin yok o zaman gel bana yardım et bakalım "Dedi. Kendi ayağa kalkıp benimde kalkmam için elini uzattı.

Elini tutup  “Hangi konuda"Dedim. Soran gözlerimi ona diktim.

“Seninle beraber bir bebek odası tasarlıcaz"Dedi.

“Bunu Buse Abla ile tas-"

“Zeynep!"Dedi. Uyarıcı bir sesle

Buse abla öksürmeye başlayınca

“Şey özür dilerim tamam kabul ediyorum ama bir şartla çikolata"Dedim.

“Tamam gel benimle"Dedi.

“Nereye gidiyorsunuz siz bakıyım "Dedi. Annem

“Bakkala "Dedim normal bir sesle

“Kız senin dersin yokmu çocuğa para harcattırıyorsun " Dedi.

“O benim için çalışıyor"Dedim.

“Gel hadi gel"Dedi. Ben önden o arkadan çıktık. Evden  apartmandan çıktığımızda  Samet Abin adım atacağı sırada onu durdurdum.

“Samet Abin serdar Abimle  çok takılma olur mu  aynı ona benziyorsun çünkü sen neden diye sormadan ben söyliyeyim sen Buse ablayı neden çağırmadın yada  bir istediğin varmı diye sormadın"Dedim. Söylediklerim kafasına dank etmiş olmalı ki

“Gelmek isteseydi. Gelirdi. Hem gezmeye gitmiyoruz ya "Dedi.

Elimi  ağnıma yokup “Deniz kenarına gitsek "Dedim.  Gözlerimi tırp kalpli gözlerle ona bakıyormuş gibi

“Tamam sen bakkala geç ben geliyorum "Dedi. O apartman ben bakkala doğru ilerledim .

Bakkal girdiğimde Mert'i görmeyi beklemiyordum. Beni görünce yanıma geldi.

“Zeynep "Dedi. Tam karşımda dikilirken

“Mert "Dedim.

Sanki yüz yıldır bu anı bekliyormuşuz gibi  birbirimize bakıyorduk. Aklıma Samet Abin gelince 

“İyi akşamlar diyip çikolata reyonunun olduğu tarafa gittim. "

Kolumdan tutup “Bir problem mi var?"Dedi

“Hayır Ben sadece -"

“İyi akşamlar Rüstem abi"Samet Abi yanında Buse Abla ile içeriye girdi. Sonra bakışları bize döndü. 

Kaşları bir anda çatıldı “Zeynep ne oluyor burda"Dedi. Yanımıza gelip

Kolumu tutan Mert bakıyordu.  Ve hiç de iyi bakmıyordu.

“Abi bu "

“Buse Zeynep'i al ve eve"Dedi. Sert çıkan sesi ile. Buse abla dediğini yapıp beni dişarıya çıkarttı.

Yorum yapıp beğenmeyi unutmayın Bay

ÇILGIN   LİSEWhere stories live. Discover now