•열한•

5.7K 521 508
                                    

LÜTFEN YORUM VE VOTE ATALIM!..

•°•°•

ARADIĞINIZ KULLANICI BULUNMAMAKTADIR.

Elimdeki telefonun hırsla yatağa fırlattım. Bu da ne demek oluyordu? Ona ulaşacak hiçbir yerim kalmamıştı ve ben bir aptal gibi uyumadığım tüm vakitlerde onu düşünür olmuştum.

Bu çok saçmaydı. Onunla paylaştığımız hiçbir şey yokken bu kadar aklıma girmesi beni rahatsız ediyordu. Sadece o gece... O gece olanların penisimi sürekli uyarması beni rahatsız ediyordu. Liseli bir ergen olmanın hakkını verip sanal alemden, birinden hoşlanmak beni rahatsız ediyordu.

Ama özlüyordum.

Rameni ocağın üstünde unutmuştum ve aşağı inip altını kapatmam gerekiyordu. Lakin beni aşağıda karşılayacak görüntüler belliydi.

Bu yüzden yatağımın üstünden telefon alıp Jin hyungu aramaya başladım.

"Oh Jungkook-ah"

Birkaç çalışta açmıştı.

"Hyung mutfağa git ve ocağın altını kapat. Bu arada sakın o kıza fazla ses yapayım deme. Gelir, penisinin üstüne kusarım. Bye~"

Cevap vermesini beklemeden telefonu yüzüne kapattım.

Şimdi ise, yine kırık bir geceye elveda demenin vaktiydi.

...

Kızartığım soğan halkalarının kokusu dört bir yanı sarmışken ben mutfakta, sıcaktan pişmiş durumdaydım. Yoongi ve Hoseok Hyung bize gelecekti.

Jin Hyung ise babamın yanında- aile hastanemizde- bir toplantıya katılacaktı.

Babam ünlü bir beyin cerrahı ve halamda kadın doğum uzmanıydı. İkisi, onlara dedemden miras kalan ünü dünyaya ulaşmış bir hastanenin yöneticiliğini yapıyorlardı. Ve tıp okumuş Jin hyungum da babamın izinden gidecekti.

Ben ise... Ders çalışmak çok zordu.

Ne yapacağıma karar vermemiştim. Üstelik bu yıl üniversite sınavına girecektim. Üniversite sınavı deyince üzerime bir hüzün çökmüştü. Her ne kadar önceden çalışsam da şu sıralar dersi bayağı boşlamıştım.

Tam kendime kızacakken Kapı çaldı.

Üzerimdeki önlüğü çıkartıp bir kenara attım ve geniş salona geçip kapıyı açtım.

Sadece Yoongi Hyung gelmişti.

"Hoseok nerede?"

"Hoşbuldum Jungkook." Söylediğine kıkırdadım.

"Kusura bakma hyung. Öyle dalgınlığıma geldi."

İçeri geçerken poposunu geriye çıkartıp kendine bir şaplak attı. Bu onun dilinde 'götüme anlat' demek oluyordu.

"Neymiş seni daldıran Kookie-shi?"

Gülümsedim. İma ile sorması bana Jimin'i hatırlatmıştı.

"Yok hyung. Mesele o değil. Üniversite sınavını düşünüyordum."

Koskoca bir kahkaha atıp oturduğu yerde yan döndü ve yine kıçını şaplakladı.

"Aptalsın, aptal." Diye söylenip adımlarımı mutfağa çevirdim. Aklıma gelen şey ile mutfak kapısının önünden geri dönüp Yoongi Hyungun yanına gittim.

"Cidden Hoseok nerede?"

Önündeki masanın üzerinden çikolata yerken döndü ve bana baktı.

Instant Pleasure ∆ JikookWhere stories live. Discover now