the end

2.2K 165 91
                                    

Bölüm geç kaldığı için özür dilerim kendimi pek yazma havasında hissetmiyordum ama sizi daha fazla bekletemedim. Umarım beğenirsiniz ve son kez iyi okumalar

Stark, tüm duvarı kaplayan geniş penceresinden New York manzarasını izliyor ancak hiçbir şey görmüyordu. Aklında hala bu akşam eve dönerken gördüğü reklam panosu vardı. Times Meydanı'nın devasa ve parlak ekranlarından birini Poise dergisinin bu ayki kapağı kaplamıştı. En büyük etkiyi yaratacak, en sansasyonel köşe yazısı en dikkat çekici harflerle orada duruyordu. Scarlett Anderson yazdı: Bir Erkek 10 Günde Nasıl Kaybedilir?

Tony fark etmeden elindeki kadehi sıktı ve içindeki sıvıdan büyük bir yudum aldı. Düşüncelerini bu konudan uzaklaştırıp başka şeylere yoğunlaştırmaya çalışsa da bu imkansız gibiydi. Dün gece yaşananların hemen ardından bugün dışarı çıktığına lanet ediyordu şimdi. Bir toplantıya katılmak için evden kısa süreliğine ayrılmış olmasına rağmen gerçeklerden kaçamamıştı.

Hala bunu düşündüğü için kendine sinirlendi. Scarlett'in onunla oynadığı gibi Tony de kadına yalan söylemişti öyle değil mi? Şimdi her şeyi arkasında bırakıp yoluna devam etmek için önünde hiçbir engel yoktu. Tabi ki kendinden başka.

Derin bir nefes aldı ve boşalan bardağını doldurmak üzere bara ilerledi. Bu sırada asansör kapısı açılmış ve Steve Rogers neredeyse koşarak içeri dalmıştı. "Bunu görmen gerek Stark." dedi nefes nefese.

"Ne var yaşlı adam?" dedi Tony huysuz bir sesle. Ona bakmaktan özellikle kaçınıyordu çünkü Scarlett ile ilgili gerçeği öğrendikten sonra Steve'in bunu başından beri bildiğini de öğrenmişti. Hatta adam özellikle iddia için onu seçmiş ve kadının Tony'e işkence etmesine izin vermişti. Kısaca, tüm bunların sorumlusu oydu.

Steve, Tony'nin yanına ulaştığında elindeki dergiyi bar tezgahının üzerine bıraktı ve arkadaşının yüzüne baktı. "Scarlett'in yazısını okuman gerekiyor Tony."

Tony duydukları üzerine dergiye baktığında içini bir ürperti kapladığını hissetti. Birkaç saat önce devasa ekranda gördüğü dergi şimdi elinin altında duruyordu ve Scarlett'in kelimelerine hiç olmadığı kadar yakındı. Sayfayı açtığı anda aralarında geçen her şeyi onun gözünden görebilirdi. Birkaç saniyelik tereddütten sonra bunu yapmak istemediğine karar verdiğinde dergiyi zararlı bir maddeymiş gibi kendinden uzağa itti. "Hiçbir şey okumam gerekmiyor Rogers, o iş bitti."

Steve bunun olacağını tahmin ediyordu, yine de bir umut arkadaşının yazıya bir şans verebileceğini düşünmüştü. Tony bu umudu da yıktığında derin bir nefes verdi ve dergiyi alıp önceden işaretlediği sayfayı açtı. "O zaman beni dinleyeceksin. Bu işi sizin için ben berbat ettim ve ben düzelteceğim."

Tony kendini büyük ve rahat koltuğa atarken itiraz etmedi. Eninde sonunda o yazıyı duyacağını biliyordu ve ne zaman olduğunu umursamayacak kadar yorgundu. Sadece Scarlett'i ve onun hissettirdiği iyi ya da kötü her şeyi unutmak istiyordu. Belki bu yazı ona yardımcı olurdu.

Steve karşısındaki sehpaya oturup okumaya başladığında gözlerini kapattı ve her kelimeyi sabırla dinledi. Gözlerinin önündeki karanlık karşısında konuşanın Scarlett olduğunu düşünmesine yardımcı oluyordu. Son cümleye gelindiğinde bunun kadının ağzından döküldüğüne inanmasının nedeni de buydu. "Seni seviyorum. Scarlett Viola Anderson."

Gözlerini açmadan önce bir süre bekledi ve duyduklarını sindirmeye çalıştı. Scarlett, aralarındaki şeyin sadece bir oyun olmadığını kabul etmiş ve kendisini barda beklediğini söylemişti. Şu anda orada olmalıydı.

"İsmimi kullanmış." dedi gözlerini açtığında. Yüzbaşı merakla arkadaşını izliyor ve tepkisini ölçmeye çalışıyordu. Tony'nin ilk cümlesinin bu olması onu şaşırtmıştı. "Evet." dedi kısaca ve asıl soruyu sordu. "Bahsettiği buluşmaya gidecek misin Stark?"

how to lose Tony Stark in ten days?Место, где живут истории. Откройте их для себя